Kelebek etkisi toplumda hafife alınan ancak büyük sonuçlar doğuran bir kavramdır. Bir küçük hareketin domino taşları gibi başka şeylere sebep olabileceği, sonunda da büyük felaketlere yol açabileceği anlamına gelir. İnsan düşünmeden yaşar genelde, atacağı adımın birkaç saniye sonra başına getireceklerini tahmin etmek istemez çünkü bunun özgürlüğünü kısıtladığını öne sürer. "Bir kez geliyoruz hayata, dilediğimizi yapmalıyız." Peki ya yaptığımız şey, dilediğimiz, ise bize sonu getirecek? O zaman da bir kez dünyaya gelmek teriminin mi arkasına saklanacağız?
İstediğiniz kadar kaçın, istediğiniz kadar saklanmaya çalışın her şeyden. Eğer bir lekeniz varsa sizi mutlaka bir gün bulacaktır. Kaçışın serbest olduğu, ancak çıkışın olmadığı bir dünyada yaşıyoruz. Bugün attığınız dengesiz adımlar yarın sizi çalıların arasına yuvarlayabilir. Ayağınızın kayması çok kolaydır, ne kadar süreceği fark etmez. Düşünmeden yaşamak bu yüzden saçmadır.
_
20 Ekim 2022, günlerden salı. Televizyonlarda her zamanki saatlerinde haber programları yayınlanıyor. Kimi evde yemek masasında o haberler açık, kimi bir koltuk başında kimi ise arabasının radyosunda eve giderken dinliyor. Hepsinin dikkatini kanal fark etmeksizin bir anda sunucuların 'bir son dakika gelişmesi' diyerek başladığı haber çekiyor.
"Bir son dakika gelişmesi ile yayına kısa bir süreliğine ara veriyoruz. İstanbul Sancaktepe'de kökü 1970'lere dayanan bir binanın asansöründen, 17 yaşında bir kız cesedi çıkartıldı. Polis ekipleri inceleme için binadayken ekip arkadaşlarımız olayı daha detaylı öğrenebilmek adına sizler için oradalar." Kadın durdu, sol tarafındaki kameraya döndü ağır adımlarla önündeki masanın etrafında yürürken. "Tankut, şu anda kameraman arkadaşımız ile birliktesin. Bize neler olduğunu anlatabilir misin?"
Kısa bir sessizlik. Ekrandaki adam sunucunun sözlerini duydukça başını sallıyor. Sıra ona geldiğinde ise hararetli bir şekilde arkasındaki binayı gösteriyor ve konuşmaya başlıyor. "Şu andan yaklaşık yirmi dakika önce öldüğü düşünülen genç kızın kimliği kamera kayıtları sayesinde dairesi bulunarak ortaya çıkarıldı. Lise öğrencisi Aylin Yerlikuyu bugün öğlen saatlerinde kendisi ile aynı binada yaşayan sınıf arkadaşı Ceyda Demir'i ziyarete gitmişti. İki kız saatler boyu oturduktan sonra saat altıyı bulurken Aylin, arkadaşının evinden ayrılıp 23. kattaki dairesine gitmek üzere asansöre biniyor. Bu andan sonrası ile sır perdesi.
Apartman sakinlerinin ifadelerine göre asansörün durduğuna dair bir ses geliyor önce, sonrasında bir gürültü kopuyor. Ardından genç kızın çığlıkları duyuluyor ve sonrası ise sessizlik. Asansör 20 ve 21. kat arasındaki boşluktayken bulunuyor." Adamın sözleri kızın ağlayan ailesi ile kesiliyor, çabuk bir hareketle kameramana dönmesini işaret ediyor. "Ekiplerden aldığımız bilgiye göre kurbanın bacakları kırık, boynu ise kesilmiş bir vaziyette bulundu asansörde. Daha fazla bilgiye eriştiğimizde, sizinle paylayaşacağız."
Sözlerinin bitişine dair bir baş sallama ile son defa ekrana bakıyor genç adam, sonrasında görüntünün yerini stüdyo alıyor. Yeniden sunucu kadın var ekranda. Yüzünde durgun bir ifadeyle iç çekiyor acı acı. "Gerçekten büyük bir vahşet. Yakınlarına baş sağlığı ve sabır diliyoruz."
O andan sonra bütün haber kanalları kesiyor konuyla ilgili konuşmayı. Bir anlık bir üzüntü olarak yansıtılıyor izleyiciye. Bir daha o kızı ailesi hariç kimse konuşmayacak muhtemelen. Bir iki iç çekildi, sonra unutuldu. Ama neden denmedi. Asıl nedeni bulması gereken polisler bile gerçekten sormadı sebebini. Sadece işlerini yaptılar. Neden peki? Kız neden öldürülmüştü? Aylin, bu ölümü hak etti mi?
_
"Hak ettin. Sen de ettin, diğerleri de edecek. Her biriniz kolayca sıyrılabileceğinizi sandınız ama benim oyunum sizinle yeni başlıyor. Zamanı geldiğinde hepiniz canınızı almam için yalvaracaksınız. Aylin'in durumuna gelmek isteyeceksiniz. Yaşanan hiçbir şeyin hesabı sorulmadan kurtuluş yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇANI KOVALA
Teen FictionKarmanın gerçekliği inanca bağlıdır. Yaptığımız her şeyin bir geri dönüşü olduğu söylenir. Peki gerçekten davranışlarımızın sonuçlarını düşünmezsek başımıza en fazla ne gelebilir? Kendimizinkiyle beraber kaç tane daha hayatı mahvedebiliriz? Sıradan...