4.Bölüm (Genç Simma)

627 82 121
                                    


   Görmek için gözlerini kapatmalısın bazen. Sırf gözlerin açık diye her şeyi gördüğünü mü sanıyorsun?

     43, 44, 45...

Bir öncekinden daha karanlık bir koridor..

57, 58, 59..

Belirsizlik, en kötü ihtimalden daha korkutucuydu.

64, 65,66..

Kim söylemişti bunu? Dostoyevksi? Çehov? Tolstoy?

Haklıydı.

78,79,80..

Ufak bir sendeleme..

Boş koridorda rahatsız edici bir çınlama.

Toparlan.

86,87,88..

Tüm binayı aydınlatan meşalelerin kızıl alevleri aksine gecenin koyu mavi ışıklarının yansımasıyla aydınlanmış loş bir koridor.

102,103,104..

Güzel bir renkti mavi.

Picasso, mavi döneminde çocukluk yıllarından beri en sevdiği renk olan, gökyüzünün ve denizin temsili, huzur verici maviyi; ölümü, yaşlılığı, fakirliği en gerçek haliyle ifade edebilmek için kullanmış.

Picasso’nun kederli ‘Mavi Dönemi’nin nedeni en yakın arkadaşı Casagemas'ın bir gün şarap içmek için gittiği dükkanının arka odasında intihar etmesiydi.

123,124,125..

  Keder bazen en huzurlu anların arasına gizlenmiştir.

Bu yüzden keder ve kader kelimeleri benzerdirler.

Kader, tüm yaşamın içinde, perdenin arkasında, sahneye çıkacağı günü sabırla bekler.

141,142,143..

"Geldik."

   Tam 143 adım ve 15 dakika gibi bir sürenin sonunda Bay Kim'in sesiyle gözlerini kalenin yol boyunca izlediği zemininden çekti Seungmin.

    Loş ve koyu mavi ışık hüzmelerinin dans ettiği koridorda, daha önce görmediği bir kapının önünde duruyorlardı.

   "Hazır mısın Seungmin?"

Büyük olanın şefkatli sesini duyduğunda boş bakışlarını ona çevirdi.

   Suç üstü yakalandığı gece - ki bu 2 gece öncesine tekabül ediyordu- Bay Oh'un anlamsız cümlesinden sonra her şey çok hızlı gelişmişti.

   Simmalar bir kaç dakikalık sessizliğin ardından hararetle büyük olana dönmüş ve açıklamasını istemişlerdi.

   Seungmin de bunu istiyordu. Fakat Bay Kim onu kolundan tutup, tartışmaya başlayan Bay Oh ve Simmalar'ın yanından uzaklaştırmıştı.

    İkili bahçeye çıktığında Seungmin'in nedensizce duymak istemediği cümleleri ardı ardına sıraladı büyük olan.

    Seungmin bir Simma'ydı.
En azından Jongin'in bu yönde şüpheleri vardı.

Nedenini merak etti küçük olan. Bunun mümkün olmayacağını öğrenmişti gördüğü bir kaç derste. Aniden neyin değiştiğini, onunla alay edip etmediğini sormak istedi.

   Buraya geleli daha 1 ay bile olmamıştı. Henüz her şeyi kavrayamamıştı bile.

   Yine de bir şey demedi genç olan. Diyemedi. Fazla karışıktı her şey. Tüm bu yaşananlar, kafası, duyguları, düşünceleri.. Hepsi karmakarışıktı.

Yûgen (Hyunmin) Where stories live. Discover now