Yûgen (Hyunmin)

11.Bölüm (Gerçeklere Ve Kurtuluşa)

*Mesele göklere çıkmak değil. Yere çakılmamak..

Nosede Üstün Irklar Akademisi, şafak doğmak üzereyken her zamanki sessizliğine gömülmüş, uyuyan bir ejderha gibi tehlikeli bir huzurla kaplamıştı.

Elbette bu durum batı kanadı için geçerli değildi.
Kim Seungmin, bir yandan 1 saat kadar önce basıldığı uygunsuz durum yüzünden yerin dibine girme arzusuyla baş etmeye çalışırken bir yandan da
hiç usanmadan bu süre boyunca, karşısındaki ikiliyi azarlayan Eğitmen Kim'i dinliyordu.

"Siz kesinlikle çıldırmışsınız! Bunu bir daha yapmayacağınızı söylemiştin Minho!"

"Yalan söyledim Hyung. Yalancı olduğumu biliyorsun."

Genç olanın gevşek tavrı Jongin'i daha da sinirlendirirken ona doğru bir adım atmıştı. Fakat bu, nişanlısının sıkı kolları sayesinde beyhude bir çaba oldu.

Hoş bu odadaki herkes Jongin'in onlara zarar vermeyeceğini biliyordu.

" Hyung, bunu sonra halledelim. Onların cezasını ben vereceğim. Bana güven. Şuan daha önemli bir sorun var. Meclis Başkanı.. Ne zaman burada olacak?" diye araya girdi Chan.

Jongin ise sıkıntılı bir nefes verdi ve karşısındaki beş genci süzdü.

"Gün doğumundan sonra burada olur."

"Şu işi bir daha anlatsana. Biz akademiye döneli henüz 2 saat olmuşken nasıl fark ettiler bunu?"

Hyunjin'in sorusunu bu kez Sehun yanıtladı:

"Muhafızlar devriye gezerken çocuğu ormanda bulmuşlar. Kendinde değilmiş ama tanımışlar ve hemen başkana haber vermişler. Ormanın içinde sadece akademi olduğu için de direkt bizle iletişime geçtiler."

"Yani işin içinde bizim olduğumuzu bilmiyorlar? "

"Şimdilik Minho. Şuan tüm akademi şüpheli konumunda. Venüs'e şükür ki çocuk daha kendine gelip bir şey söyleyememiş."

"Bu bize zaman kazandırır." diye tekrar araya girdi Chan.
"Çocuğa ulaşabilirsem zihniyle oynayıp anılarını değiştirebilirim."

İç çekti Sehun.

"Çocuk Federos'ta. Yüksek korumalı bir şifahanede. Bu kolay değil."

"Yine de denemeliyiz. Başkanı bir kaç saat oyalayabilirseniz zindandaki geçitten Federos'a giderim."

"Oradaki müttefiklerimizle iletişime geçeceğim. Seni içeri sokabilirler."

Jongin'i onayladı küçük olan.

"Tek başına oraya gitmen tehlikeli, ayrıca çocuğu hiç görmedin. Seninle geleceğim hyung."

"Bu riskli Minho. Çocuk uyanmışsa seni tanıyabilir. Dikkat çekeriz. Changbin'i alacağım. Bay Seo başkan yardımcılığı yaptığı dönem epey yakınlardı. Çocuğu görmüş olmalı."

"Pekala. Şuan daha iyi bir planımız yok. Git ve hazırlan Chris.
Siz de gidip biraz dinlenin. Sabah normal rutine döneceğiz. Kahvatıdan sonra iç avluda olun."

Sehun'un talimatlarını onaylayıp toplantı odasından ayrıldı beş genç.

En büyükleri önden ilerlerken Hyunjin iç çekip Minho'ya işaret verdi.

Büyük olan da kendinden beklenmeyecek bir çekingenlikle Chan'ın yanına adımladı.

" Hyung.. Kızgın mısın?"

Loş koridorda, odalarının önüne geldiklerinde derin bir nefes verip durdu büyük olan.

"Sebebiniz en az sizin kadar beni de öfkelendirdi. Size bunun yanlış olduğu duyarını kasmayacağım bu yüzden.