Yol Kenarı

513 26 1
                                    

Şu an ben gol atınca yaptığım sevinci yapıyordu.

Olayı kavramaya çalışırken göz göze de gelmiştik.

Hani bana bakmasaydı şu an bayılırdım, gerçekten.

Hemen oturduğumda çantamdaki sudan içmiştim.

Çok mutlu olmuştum aslında. Hatta o kadar mutluydum ki heyecanım geçmesine rağmen hala gülümsüyordum.

On dört dakika sonra Neymar'ın pası sonrası Veratti çok şık bir gol atmıştı.

Ardından yine Mbappe atmıştı ama bu sefer gol sevinçlerini Neymar ile yapmıştı.

İkinci yarı ise sadece Neymar gol atmıştı ve maçı 4-1 yenmiştik.

Fakat benim odaklanabildiğim tek şey gol sevinciydi.

Onun bir an önce o soyunma odasından çıkmasını ve bana bir açıklama yapmasını istiyordum.

Onu beklediğime dair bir mesaj gönderip haber vermiştim.

Kısa bir süre sonra üstüme gelen karanlıkla kafamı kaldırdım.

Aslında Mbappe'yi görmeyi planlıyordum ama kim Neymar Junior'a hayır derdi ki.

_Naber küçük şey?
_Küçük şey mi? A yapma ama Neymar, biraz yaratıcı ol.
_Seninki içeriden çıkıyordu. Birazdan burada olur.
_O benimki değil
_Sen öyle san, dediğinde çoktan otoparka girmişti.

Gerçekten de hemen arkasından Mbappe geliyordu.

Onu görmem ile ayağa kalkıp derin bir nefes aldım.

O arabaya giderken ben de peşinden yürüyordum.

Arabasına giderken Neymar çıkmak üzereydi ama arabasının içini görmek pek mümkün değildi.

İkimiz de arabaya yerleştikten sonra hareketsizce kaldık.

Ne arabayı çalıştırmıştı ne kontağı çevirmişti. Kontağı çevirmeyi bırak anahtarı bile sokmamıştı.

O gol atan çocuk kaybolmuş, hatta direk neredeyse Mbappe, direkt olarak başka biri gelmişti yerine.

Bir şeyler yapmam gerektiğini fark ettiğimde ona dönüp omzuna dokundum.

Bana dönmesiyle ona sarılmıştım. Bana geri sarıldığında kendimi kollarının arasına bırakmıştım.

_Benim sevincimi yaptın. Onu hatırlaman mümkün bile değil, demiştin.

Hatırlaması mümkün bile değildi. O kadar eksiydi ki gözlerim dolu bir şekilde ona bakıyordum.

_İnan bana senin hakkında her şeyi hatırlamaya çalışıyorum El, inan bana.

Tebessüm edip arkama yaslandım.

Arabanın kontağını çevirip açtığında "Yemek yiyelim mi çok açım?" diye sormuştu.

_Aslında içerdeyken yedim o kadar da aç değilim fakat yine de sana eşlik edebilirim.
_Tamam o zaman seni çok güzel ve özel bir yere götürüyorum, demişti.

Aslında böyle dediğinde bir restauranta falan getirir diye düşünmüştüm ama bizi Burger King'e getirmesini bilmiyordum.

Bundan şikayetçi değildim ama şaşırtmıştı.

O kendine Texas Smokehouse Burger menü söylerken ben de Rodeo Whopper menü söylemiştim.

O sprite içerken ben kola istemiştim.

_Kola söylemediğine inanmıyorum, demiştim kafamı sallarken.

O ise "Gerçekten kola ile kafayı bozduğunu düşüneceğim" demişti.

Hearts Adore / Kylian MbappeWhere stories live. Discover now