10 YARATIK

418 20 9
                                    

Tony ile koltuğa uzanmıştık bende onun göğsüne yatmıştım. Hareket olduğunda yüzümü onun yüzüne çevirdim.
"Neden gülüyosun"
"Bizi tekrar hatırladığın zamanı düşünüyorum"
Bende hatırlayınca gülümsedim.

Flashback

"Konulara Fransız kalmak hiç hoşuma gitmiyordu"
Strange gülümsedi.
"Artık Fransız kalmayacaksın"

Duygu değişimimi merak ediyordum acaba büyüden önce onları sevmişmiydim yoksa umrumda değiller miydi gibi sorular kafamı yoruyordu.
Hepsi ümitle toplanmıştı ve bekliyordu
Demek insanlar üzerinde güzel bir etki bırakabiliyordum muhteşemsin Asteria.

Strange hazırlanmıştı.
"Hazırmısın bu canını yakacak"
"Ben her zaman hazırım tatlım"

Nefes alıp işine başladı beynim zonkluyordu gözlerim karıncalandı görüntüler gidip geliyordu daha da hızlandı baş ağrım daha beter oldu.

Hayır tekrar bayılmayacaktım her saniye bayılamazdım diye geçirdim içimden, acı içinde kıvranırken o an anladım ki yavaş yavaş hatırlıyordum. ilk tanıştığımız günü, ilk günden onlarla savaşıp bayıldığım günü. Herşey daha anlamlı geliyordu.

Büyüyü tamamladı anılarım eski yerini aldığında, bir kaç saniye bekledim, büyü etkisindeyken onları sevdiğimi bile hatırlıyordum kalbim onlardan yanaydı ama yaptıklarım ve söylediklerim bunu göstermiyordu bende zaten bunu engelleyemiyordum.
Tony, ona karşı hislerim ilk günden beri vardı.

Neyse ki şoka girmeden Steve konuşmaya başladı
"İşe yaradı değil mi?"
"Tabiki yaradı büyüyü ben yapıyorum"
"Yaramadı"

Strange dehşetle dönüp bana baktı ve Tony konuştu
"Hadi ama hatırlaman gerek"
Ona baktım ve gülmemi tutamadım gülüşlerim yavaşça büyüdü.
"Merak etmeyin kesinlikle işe yaradı"
Hepsi sevinç ve rahatlama sesleri çıkardı.

Tony'e dönüp ona doğru koştum o zaten kollarını açmış beni bekliyordu ona sıkıca sarıldım.
"Artık herşey daha anlamlı, yemin ederim ki büyü altındayken bile kalbim sizi seçiyordu seni her zaman sevmiştim ama-"
Lafımı öperek böldü.
"Sakin ol sevginden şüphe etmiyorum"
Çocuk gibi yerimde tepindim ve tekrar sarıldım daha sonra diğerlerine, fazla mutlu olmuştum.

"Kardeşimi alıp gidiyorum ve size bir daha getirmiyorum size daha çok sarılıyor"
Hepimiz güldük onada sarılıp yanağından öptüm.
"Söylemesem yapacak mıydın?"
"Hayır"
Ters ters bana baktı omzuna yumruk geçirip güldüm.
aka yapıyorum"

_____________________

Anıları hatırlayınca daha çok gülümsedim. Tony bu hallerimi görünce gerilmişti bende konuştum,
"Neyse ne önümüze bakmalıyız. En önemlisi seninle birlikte olmam."
"Hmm benim çalışmam gerek hadi, bana eşlik et. Belki zırhımı giymene izin veririm?"
Gözlerim büyüdü o şeyin içinde olmak kesinlikle eğlenceli oluyordu.

**********

Tony ile her zaman ki gibi dağıtıyorduk. davetsiz misafir de yanımızdaydı.
"Kardeşim?"
Kafamı ona çevirdim.
"Sen bu ego vücut sevgilinden memnun musun?"
"Ne dedin?"
"Hiçbir şey demedi"
Alttan Loki'yi cimcikledim.
"Benim herşeyim herkesi memnun eder başta kardeşini"
Ne?
İddialı bir şekilde abime baktı.

Yanlış anlamalı mıydım?
"Eğer istediğin bir erkekse fazlası başka gezegenlerde var bunu bulmak zorunda mıydın?"
"Onca kişi arasından abisi senin gibi fesat biri olmak zorunda mıydı?"
Neydi bu şimdi?
Elimi alnıma dayadım ve onlar tartışmaya devam ediyordu.

İlerlememesi için araya girdim
"İkinizde susuyosunuz uykum var uyumak istiyorum"
Bir süre grup bakışması yaşandı sonrada ikisi göz göze geldiler tekrar başlayacaklardı ikinci defa araya girdim.
"Susmazsanız şu suda sizi boğacağım"

"Benim işlerim var Asgard'a gidiyorum"
Tek koluyla boynumdan sarıldı karşılık verdim.
Onunla vedalaşıp Tony nin elini tuttum yürümeye başladık.
"Daha çok yürüyelim"
"Sen nasıl istersen"
Deniz kenarına geldik Tony bankın ucuna oturdu bende uzanıp dizine yattım ve konuştum.

"Burayı seviyorum"
"Sevmelisin buraya benimle geliyosun"
"İtiraz etmeyeceğim, bu anlarımızı unutmak berbat olurdu"
"Neden böyle düşündün?"
"Başıma geldi falan öyle, ne bileyim"
"Ne demek istiyosun"
Saçımı okşamaya başladı.
"Tam anlamıyla farklı dünyaların insanıyız herşey çok farklı"
"Buna rağmen birlikte olacağız değilmi?"
'Sana söylemiştim seni asla bırakmam"

Aklıma bazen bir şeyler geliyordu korktuğum şeyler, yaşlanmaktan korkuyorum, sorumlulukları sevmiyorum ve bunlardan kaçıyorum, ya bir gün yollarımız ayrı düşerse? Öyle bir şey olursa gururu kenara bırakıp ona koşacağıma emindim. Ona fazla bağlıydım umarım sonumuz iyi biter sevgilim.Bunları tabiki sesli söylemedim.

"Telefonunu aç, kamerayı açıp ver"
Dediğimi yapıp bana verdi
"Bu olay aşırı hoşuma gidiyor"
Birlikte poz verip bol bol fotoğraf çektik bunu sık sık yapardım. Tony de fotoğrafları çıkartıp panomuza koyardı.
"Hadi"
Ayağa kalktı beni de kolumdan çekti elini belime yerleştirdi.

Yolda yürürken önümüze biri atladı.
"Peter Parker! Gecenin bir saati kostümünle ne yapiyorsun?"
"Üzgünüm Bay Stark başım belada acaba bana yardım eder misiniz?"
Çok telaşlıydı yatıştırmak için konuştum.
"Merak etme, kimden bahsediyorsun?"
İnsanlar bağrıyordu ve kaçışıyordu.
Aniden dev bir yaratık önümüzüde fırladı.

Aksiyon aksiyon aksiyon
Bayılırım

Tony zırhını giyinmişti.
Deniz hayvanına benzeyen yılan tipli devasa büyük ve uzun bir yaratıktı, güçlü olduğu her halinden belliydi bize doğru saldırdı. Daha doğrusu çocuğa, Bende çocuğu refleks ile arkama aldım. Hayvanı tutmuştum. Geri savurduğumda ışınlanma hızıyla tekrar dibimizdeydi hedefi Peter'dı ama Tony'ye de saldırıyordu.

Sanki beni görmüyor gibiydi aklıma bir şeyler geliyordu ama emin değildim.
Hayvan bize doğru gelirken saldıracaklardı.
"Bekleyin bir şey denemeliyim"
Hayvanı ilk başta tuttum ve saldırmadım göz göze geldik, yavaşça ellerimi serbest bıraktım.
Saldırmıyordu.
Hatta yavaşça önümde boynunu eğmişti.
Etkileyici

Bu hayvan denizden gelmişti hayır okyanustan, orasının sınırı yoktu her türlü canlı bulunabilirdi. Bu da dahil, ama buraya nasıl gelmişti?
Boynumu yana yatırıp ona bakmaya devam ettim. Ona zarar vermeden geri gönderecektim. Yanımızda ki deniz onun için küçüktü.Suya hapsedersem bir şey olmazdı ama onu okyanusa yollarken öldürebilirdim oralarda bir yeri olmalıydı ve ben bu dengeyi bozamazdım.
"Tony, büyücüye buraya gelmesini söyle"

Bir dakika sürmeden gelmişti.
"Soru sorma, okyanusun açabildiğin kadar en ilerisine doğru bir portal aç"
Başta anlamamıştı ama hayvanı görünce bir kaç saniye bekledi ve dediğimi yaptı.
Bende hayvana baktım daha sonra portala, beni anlamıştı hızla portaldan içeri girdi suya dalmasıyla burası bile ıslanmıştı. Büyücü portalı kapattı. Ve konuştu.

"Neden öldürmedin?"
"Ölmemesi gerekiyordu"
"Aslında Bayan Odins-"
"Senin peşinde değildi, sen onu gördün ve yardım etmek istedin. Onu kızdırdın ve hedefi olarak seni seçti."
"Aslında, tam olarak böyle oldu"

Olayı anlattım.
"Sorun çözüldüğüne göre gidebiliriz"
"Büyücü, çocuğuda odasına götürür müsün?"
Strange hemen bir portal açıp çocuğu içeri soktu itiraz sesleri çıkardı ama işe yaramadı.
"Yardımın için teşekkürler"
"Her zaman"

Tony ile yalnız kalınca olaylara kısa bir gülüş attık. Kolunu boynuma sardı ve yolumuza devam ettik.
"Ne gün ama"


Goddess Of Water || Tony StarkWhere stories live. Discover now