14

20 8 6
                                    

İyi okumalar!

7.12.2022, 17:52

🐣

Gözlerimi diktiğim manzara bana bir şey anlatmıyordu. Yanımda oturan genç bir kadın daha vardı, o da manzarayı izliyordu. Diğer yanında da genç bir adam.

"Gökyüzüne uçacağız biz." Kadın bir an da bana dönünce söyledikleri ile birlikte şaşırdım. Ne yapacağımı bilmezken bana gülümseyen kadın adama dönerek sarıldı. Onların arkasından, ileriden gelen Korer'le birlikte gülümsedim. Ayağa kalkıp koşa koşa onun yanına gittiğimde beni durdurdu.

"Bak," dedi. "Nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum, Leyya ama ben," konuşamadı. Öylece yüzüne baktım. Gülümsedim ve kollarımı açıp ona doladım. Başım onun göğsüne denk geliyordu. Kalp atışları benim kalbimin çarpma sesinden dahi yavaştı. Normal hızında atıyordu. Kaşlarımı çatıp geri çekildim. Yüzüne baktım. "Senin yanına bundan sonra bir daha gelmeyeceğim." Söyledikleri donmama sebep olurken, kaşlarımı iyice çattım ve kollarımı yine ona doladım.

"Gitmene izin vermem ki!" Diye bağırdım. Biliyorum ki bırakmazdı beni. "Hastalığın giderek kötüleşti. Beni değil artık etrafında olup biteni bir kabus gibi göreceksin. Beni tanıyamayacaksın." Ellerini kollarıma koydu ve beni geri çekmeye çalıştı. Kollarımı çözmesine izin vermedim.

"Biliyorum, canın yanacak Leyya. Biliyorum, beni yine kaybediyorsun. Biliyorum ama artık ben yanına gelemeyeceğim. Sen iyileştikten sonra belki dışarıda buluşuruz. Bu hastaneden uzakta, sen beni illa ki bulursun." Başımı iki yana salladım. Başım montuna sürtündü ama geriye çekilmedim.

"Sen beni bul ya da benimle birlikte bu hastanede kal." Başımın üzerine bir öpücük kondurdu. Veda öpücüğü mü derlerdi bunun adına?

Kollarımın arasında bir boşluk hissettim o boşluğu başka biri kolumdan tutup beni uçurumun kıyısından çekince fark ettim. Boran?

Gözlerimin doluluğuyla ona baktım. Başımı iki yana sallayarak demin olduğum kısma baktım. Az kalsın bu çatıdan aşağıya yuvarlanacaktım.

"Kızım delirdin mi sen?"

"Delirmedim ama Korer gitti." Kaşlarını çatıp bana bakan Boran'a gözlerimden birer yaş akarken baktım yine. "Onu geri getir!"

"Korer diye biri hiç olmadı yanında Leyya. Kendine gel lütfen, yine hayal görmeye başladın." Beni kendine çekip sarıldı. O ne demekti? Ben mi uydurmuştum her şeyi?

Hayır!

Hayır!

Korer hayatta ve güzel bir hayat yaşıyor. Beni burada unuttu ama almaya gelecek biliyorum. Biliyorum beni sevdiği için almaya gelecek.

Boran'ı ittirdim ve deminden olduğum kısma baktım.

"Korer-" diyerekten bir adım atmıştım ki arkamdan Boran'ın kolumu tutması geri sendelememe sebep oldu. Onun, kollarını beni sımsıkı tutmak istermiş gibi belime geçirdi.

"İçeriye giriyoruz ve odana dönüyorsun Leyya İz!" Başımı iki yana sallayarak çırpındım. Ayaklarım yerden kesildi. Beni kucağına aldı ve hiçbir şekilde çırpınmama izin vermedi.

"Korer gitmez ki!"

"Korer diye bir doktor yok artık burada! Kes artık, kes artık eski hayallerine geri dön."

"Onsuz şarkı söylemek istemiyorum!" Çığlık attım. Kulaklarını sağır ettim. Beni yine de bırakmadı. Bir sedyenin üzerine yatırıldım. O an bir başkasının elinde gördüğüm iğne ile sakinleşip başımı iki yana salladım yine ve yine.

"Lütfen yapma bunu bana. Korer neredesin!?"

🖤
434 kelimelik bir bölüm. Ağlattım ama sizi burada. Özür dilerim, diğer bölüm güldürmeye çalışacağım. Bir kaç bölüm sonra final olacağından dolayı pek fazla bölüm yazmama isteğim var. Lütfen kusura bakmayınnn🥰

Kokunun İzi/TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin