Alaca: bugün bir programım yok aslında 0541***:tamam o zaman *** kafede buluşalım,saat kaç gibi uygun olur size? Alaca:1 saat sonra 0541***: tamamdır orada görüşürüz Alaca:görüşürüz
telefonu kapattım ve yemeğimi hızlıca yiyip odama girdim ve üzerimi değiştirdim
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
saçlarımı taradım ve sadece kırmızı ruj sürüp odadan çıktım "şirkete mi gidiyorsun? bende gelicem"dedi Yener "hayır şirkete gitmiyorum" "nereye gidiyorsun?" "boşver" "hadi ama aramızda gizli saklı olmaz" "Allah Allah?" "çok merak ettim valla ya!" "boşver diyorum Yener ısrar etme" "of Alaca ya!" "geç kalıcam senin yüzünden"dedim ve kapıyı açtım "nereye?"diye soran kişi bu sefer Arhan'dı "ne zamandan beri hayatıma da karışır oldun?" "şuandan itibaren" "benim nereye gittiğim seni ilgilendirmez, hayatıma da karışabiliceğini sanabilirsin ama sadece sanmakla kalırsın Arhan,ben kimsenin kontrol edebiliceği kumandalı bir oyuncak değilim,yerini bil" kapıyı çarptım ve arabanın kapısını açtım Okan yine buraya doğru geliyordu "kendim gidicem"diyip arabaya bindim ve lanet evden ayrıldım kafe buraya yakındı 5-10 dakika sürmüştü gelmem gelince arabadan indim ve kafeye girdim oradaydı beni görünce el salladı ve ayağa kalktı yanına gittim "merhaba"dedi "merhaba" elimi kibarca öptü ve sandalyemi çekti gülümseyip sandalyeye oturdum,o da karşıma geçti "şimdi bu adam niye beni buraya çağırdı diyebilirsin" "yani evet düşünmedim değil" "sadece özür dilemek istiyorum" "ne için?" "sizin emeğiniz olan tasarımı almaya çalıştığım için" "bu konuyu aştığımızı düşünüyordum"dedim "o günden beri aklıma takılıyor,neden böyle bir şey yaptım bilmiyorum ama o tasarım,sadece çok güzeldi" "bu ilk defa başıma gelen bir olay değil,tek sen değilsin yani bunu yapan rahat ol"dedim gülerek sen derken? "yani siz demek istedim pardon" "bence buna gerek yok bana Efkan diyebilirsin" "peki o zaman sende bana Alaca diyebilirsin" o sırada garson yanımıza geldi "hoşgeldiniz"diyip menüleri bırakıp gitti "aramızdaki meseleyi halletmemize çok sevindim, günlerdir ne yapsam diye düşünüp durdum" "fazla büyütülecek bir olay değildi aslında"dedim "benim için öyleydi" "kafana daha fazla takma bence düşündükçe fazlası gelir ve sen en sonunda delirirsin"dedim "sen mi delirdin yoksa bir tanıdık mı?"dedi "delirmek üzereyim"dedim "bende öyle"dedi gülümsedim ve menüye göz attım sadece sufle söyleyecektim "karar verdin mi?"diye sordu "evet verdim" "tamamdır"garsona el etti garson yanımıza geldi "ben sufle istiyorum"dedim "bende sert bir kahve alayım"dedi "peki başka bir isteğiniz var mıydı?" "yok teşekkürler"dedik aynı anda garson menüleri alıp gitti "bir daha görüşür müyüz?"diye sordu "görüşürüz tabi" kesin kesin "süper o zaman" "bu arada numaramı nereden bulmuştun?" "Çağla hanımdan istedim,vermemekte ısrarcıydı ama bende istemekte ısrarcıydım ve istediğimi de alırım" "ama benim tasarımımı alamadın"dedim gülerek "evet öyle oldu biraz"dedi ve güldü bir süre ikimizde konuşmadık "bu arada hakkında çok fazla haber duyuyorum şu aralar mesela geçen gün bir kaza yaşamışsın" "evet öyle oldu" "geçmiş olsun" "teşekkür ederim" gülümsedi "eee birde sanırım eskiden evliymişsin biriyle doğru mu bilmiyorum" "evet ama fazla sürmedi" "o zaman çocuğunuz olduğu haberi de yalan" "eee aslında değil"dedim "çocuğun mu var?"diye sordu "evet yani vardı" "bir dakika o zaman o haber de doğru yani- her neyse doğru değildir herhalde" "ne haberi?" "çocuğunun öldüğünü söylüyorlardı hemde ikisinin de,bu millet gerçekten saçmalıyorlar ne haberi yapıcaklarını şaşırdıla-" "evet ikiside öldü" biri erken doğumdan diğeri babasının düşmanı tarafından masanın üzerindeki elimi tuttu "başın sağolsun"dedi hemen sonra elini çekti "ben çok özür dilerim gerçekten bilmiyordum seni üzmek istemedim" "sorun değil" o sırada garson gelip siparişleirmizi getirip gitti "konuyu değiştiriyorum,işler nasıl gidiyor? Gerçi geçen geldiğimde kolun sakatlandı diye uzun bir süre gelmeyeceğini söylediler ama" "aslında dün şirketteydim"dedim gülerek "kolun iyileşti mi?" "yok hayır, sadece evde biraz canım sıkıldı" "bir kadın olarak çok büyük işler başarıyorsun ve seni çok az tanımama rağmen seninle gurur duyuyorum"dedi "teşekkür ederim"dedim "yani daha önce senin gibi bir kadın tanımadım sen koskoca bir şirketi yönetip üstüne koskoca markaların tasarımlarını yapıyorsun gerçekten çok başarılısın" gülümsedim "bunları duymak bana iyi geldi,uzun zamandır kimse söylemiyordu" en son Arhan söylemişti,hep söylerdi benim çok başarılı bir kadın olduğumu bu benim aklıma niye geldi ki? "bunları sana yaranmak, gözüne girmek için söylemiyorum kesinlikle,bunlar gerçekler" "teşekkürler"dedim suflem bitmişti "ben kalksam iyi olur"dedim "peki,tekrar görüşürüz umarım" "görüşürüz"dedim ve kafeden çıkıp arabama bindim Efkan hiç de sandığım gibi yavşak biri değildi onu sevmiştim
eve gelince arabadan indim ve zile bastım Yener kapıyı açtı "Alaca,bence eve gelmesen daha iyi olur" "ne oldu ki?" "Arhan senin bir adamla kafeye gittiğini gördü"