The Bad Guy

24|Son derece

Taehyung ayna karşısında göğüslerini kapatan yarım atlet haricindeki çıplak üst bedenini ve sadece kısa bir şortun kapattığı belden aşağısını inceliyordu. Kolları ve bacakları kalınlaşmış , göğüsleri topladığı sütten dolayı dolgunlaşmış , pembe yanakları tombikleşmiş ve tabiki karnında artık belirli bir şişlik meydana gelmişti. Kendisi her ne kadar bu görüntüsünden memnun olmasa da sevgili kocası onu bu şekilde de çok sevdiğini dile getiriyor ve bunu belli etmekten de çekinmiyordu. Sabahları karnında ve yüzünde hissettiği öpücüklerle uyanıyor , bir saat eşinin ona ve bebeklerine iltifat etmesiyle yatakta geçiyordu. Daha sonra ise Jungkook kalkıyor ve iki bebeğinden  zar zor ayrılarak işinin başına gidiyordu.
Aklına düşen kocasıyla dudaklarını büzdü. Daha gideli yarım saat bile olmamıştı fakat şimdiden çok özlemişti. Aniden aklına düşen hınzır fikirle gözleri ışıldadı. Belki kocasına ufak bir sürpriz yapabilirdi. Heyecanlı adımlarla odalarında bulunan giyim bölümüne geçip kendi tarafından rahat bir eşofman , Jungkook pantolon giydiğinde kızıyordu çünkü bebeklerini sıkıştırdığına inanıyordu , ve sarı , tatlı bir kazak seçti. Sadece şortunu çıkartarak ayırdığı kıyafetleri giydi lavaboya geçti. Dişlerini fırçaladı , uzamış kıvırcık saçlarını öylesine tarayıp çıktı. Yanına çanta alma ihtiyacı duymadan sadece telefonunu alıp çıktı odadan. Merdivenleri es geçip , çünkü Jungkook ayağı kayıp düşme ihtimaline karşı merdivenlerden inmesini yasaklamıştı  , asansöre bindi. Sıfır tuşuna basarak giriş katına indi. Mutfaktan gelen seslerle Jennie'nin orda olduğunu fark etti ve ona gideceğini haber vermek için yanına gitti.

"Jennie ben çıkıyorum."

"Nereye gidiyorsunuz Bay Jeon?" Kızın masum sorusuna gözlerini kıstı. Ne diye soruyordu şimdi?

"Kocamın yanına!" Kollarını göğsünde birleştirerek kafasını havalı (?)  bir şekilde çevirerek  saçlarının savrulmasına neden oldu.

"Anladım efendim fakat yalnız gitmeyin , ben de sizinle geleyim lütfen." Taehyung başka zaman olsa bu isteğe kızabilirdi ama onunla uğraşmak istemiyordu çünkü kocasını görmek için oldukça sabırsızdı.

"İyi tamam gel , ama çabuk hazırlan. Ben de Bogum hyunga haber vereyim." Bogum Jungkook'un dışarı çıkmak istedikleri zaman  kendisi ve Jennie'ye göz kulak olması için tuttuğu bir korumaydı. Daha öncesinde de boks yaptığını duymuştu , ki kaslı fiziği bunu oldukça belli ediyordu , bu yüzden ona güveniyordu. Üstelik Jungkook'la da arkadaşlardı anladığı kadarıyla. Jungkook kötü insanlarla asla arkadaşlık kurmadığı için içi rahattı.

"Peki Bay Jeon , teşekkür ederim." Taehyung sadece kafa sallamakla yetinip çıktı mutfaktan. Aslında Jennie ile başka zaman diliminde kendisi tanışmış olsaydı onu sevebilirdi. Oldukça tatlı ve anlayışlı bir kızdı fakat ne yazık ki şimdiki hamilelik hormonları kıskançlığıyla birleşince bu pek mümkün olamıyordu. Yine de şuana dek eşine ve kendisine karşı yanlış bir hareketini görmemişti ve görmemeye de devam ederse eğer belki onu sevmeyi deneyebilirdi.
Kafasındaki düşünceleri dağıtarak pofidik kahverengi montunu giydi ve dışarıya çıktı. Evin etrafında biraz fazla koruma olduğu için bir süre olduğu yerde durup gözleriyle Bogum'u aradı. En nihayetinde onu bulduğunda  heyecanla seslendi:

"Bogumie hyuunngg!" Adam arkasından gelen sese dönüp küçük sevimli bedeni gördüğünde elinde sigarasını aceleci hareketlerle yere atıp üstüne bastı ve sönmesini sağladı.
Taehyung yavaş ve dikkatlice koşarak adamın yanına geldi.

"Hyung bizi Jungkook'un yanına götürebilir misin?"

"Tabiki götürürüm Bay Jeon. Fakat mm... sizi derken?"

"Ah şey yardımcım Jennie ve beni."

"Ahh... tabi" Taehyung gözlerini kaçırıp gülümseyen adama tereddütle baktı. Jennie deyince neden öyle gülmüştü ki? Yoksa ondan mı hoşlanıyordu!?
Düşüncelerini içinde tutarak sinsice gülümsedi Taehyung. Öyle bir şey varsa , ki olduğundan yaklaşık beş saniye içerisinde emin olmuştu , hyunguna yardım etmeliydi. Ama yine de ilk önce biraz daha gözlem yapmaya karar verdi.

"Bay Jeon siz arabaya geçin isterseniz hava çok soğuk üşütmeyin. Jen- ıı şey yani Bayan Kim de gelir birazdan sanırım" Taehyung kıkırdayarak kafasını sallayıp adamı onayladı ve kendisine açılan kapıdan içeriye girdi. Kemerini bağlarken ise kesinlikle aklından sinsi planlar geçmiyordu...kesinlikle!

•••

Büyük binanın önüne geldiklerinde Taehyung ve Jennie arabadan inip arkalarında Bogum ile birlikte içeriye girdiler. Güvenlikten geçip yan yana  dizilmiş asansörlerden rastgele birisine bindiler ve en üst kata çıkmak için gerekli düğmeye bastılar. Taehyung , aheste aheste çıkan asansörün camından dışarıyı gösteren büyük cama yapışmıştı adeta. Bu asansöre daha önce de binmişti fakat yine ilk gündeki gibi etkileniyordu. Harika bir manzarası vardı.
Asansör durduğunda büyük koridora çıkıp sol tarafa döndüler. Jungkook'un odası olan kapının önüne geldiklerinde ise Taehyung Jennie ile içeriye girmek için hareketlenmişti ki arkasındaki danışman kızdan gelen sesle olduğu yerde durdu.

"Efendim Bay Jeon şu anda müsait değil , içeride önemli  iş ortaklarından birinin kızı var." Danışman kız Taehyung'un Jungkook'un eşi olduğunu bildiğinden uzun uzun açıklama yapsa da Taehyung kaşlarını çattı derince. İçeride iş ortağı olsa neyse ama iş ortağının kızının kendi kocasının yanında ne işi olabilirdi ki? Anlayamamıştı fakat birazdan anlayacaktı.

"Banane be!" Jennie'nin koluna girerek kapıyı bir hışımla açtı ve arkalarındaki Bogum ile adeta içeriye daldılar. Fakat Taehyung gördüğü manzara ile adeta şok olmuştu.

Çünkü Jeon Jungkook'un karşısında son derece güzel , son derece seksi , son derece sarışın ve son derece kırmızı elbiseli bir kadın duruyordu.
Jennie dudağını ısırarak kaşı gözü seğirmeye başlayan hamile bedene baktı. Sakinleşmesi için kolundan tutan minik eli okşadı. İşte şimdi yanmışlardı...

Sizi çok beklettiğimin farkındayım ve bunun için çok özür dilerim🥺
Cidden derslerim çok yoğun ve yazmaya fırsat bulamıyorum. Bulsam da yazamıyorum anlayamadım 🤷‍♀️
Neyse kitabı elimden geldiğince hızlı bir şekilde final vereceğim sizi bu kadar bekletmeye hakkım yok en iyisi bu...
Hepinizi çok seviyorum kendinize iyi bakın hoşçakalın 🙌