çiftkale valeybol maçı

2.6K 84 36
                                    



Yeşil iki göz tam üzerimde bana bakıyordu. Aman tanrım neredeydim ben? ölmüştüm ve karşımdaki bir Nuri miydi?

''iyi misin?'' dedi.. tam cevap verecektim ki bir gürültü koptu

''LAAAAAN ÇEKİL KIZIN ÜSTÜNDEN SEN KİMSİN OLUMMM NE İŞİN VAR LAN ARKADAŞIMIN ÜSTÜNDE IRZ DÜŞMANI ''

Songül çocuğun ensesinden tuttuğu gibi kenara fırlattı. Yeşil gözlü zargana Songül'den gelen tekmelerden kaçıyordu.

-Songül dur napıyorsun?

-Naptı he sana söyle Ahuse ne yaptı bu şerefsizz neden senin üstünde

-Yanlış anladın öyle bir şey değil

Zargana birden lafa girdi '' hanımlar açıklayayım bi bırakın..''

Ayağa kalkıp Songül'ü tuttum. Zargana konuşmaya devam etti

''Sanırım sen de sigaradan dönüyorsun? ben de duvarın arkasında sigara içiyordum sonra içeri girmek için duvardan atlayınca arkadaşının üstüne düştüm. '' dedi.

Songül sakinlemişti ''Öyle desene... ödüm koptu...'' Songül ne yapıp edip yine beni utandırmayı başarmıştı. zarganaya dönerek ''Ben Ahuse, bu okulda yeniyizi. Biraz gergin bir gündü bizim için, songül adına özür dilerim''

Çocuk songül'den kaçarken nefes nefese kalmıştı doğruldu PİÇ bir şekilde sırıttı ''Bak kızım gününüz nasıldı gergin miydi diye sormadım zaten. Benim günümü de mahvetmeye hakkınız yok. Songül denen arkadaşın kendi özrünü kendisi dilesin''

Songül birden hırçınlandı ''ulan kelaynak sen kime terso yapıyosun''

Çocuk birden kahkaha atmaya başladı ''TAMAM YARMAGÜL sakin ol'' dedi göz kırptı ve koşarak uzaklaştı.

Neydi bu şimdi? Serseri duruşu ve bizi küçük düşürücü konuşmasıyla kendine aşık etmişti. 

**DERS ZİLİ ÇALAR**

Spor salonu kapısında Özgür bizi bekliyordu ''Kızlar noldu neden gelmediniz yakalandınız sandım''

''SEN KORKAK gibi hemen gidince kurtlar indi onlarla uğraştık canım'' dedi songül 

-Ne ne diyosun ya

-Of yok bi şey özgür. Tırsak birisiysen seninle arki olmam bilmiş ol özgür!

-Nerden çıktı o ya kantine nuget sandviç almaya gitmiştim sadece

-tamam özgür!

Özgür bana bakıp noluyo ya şeklinde kafasını salladı. Yok bişey der gibi kafamı salladım.

Bu ders bedendi. 

Soyunma odasında eşortmanlarımızı değiştiriyorduk. Songul çiçekli tayt üzerine penye bir badi getirmişti. Spor ayakkabı olarak neon çizgili abidasları vardı. Çantasından çıkardığı She sexy deodorantı sıkarken bana dönüp ''ayy inş erkeklerle valeybol oynarız da kaynaşırız'' dedi ve göz kırptı. O sırada Sahil İpek soyunma odasına girdi ve bize doğru ilerledi.

''OOO bayırgülü spor buradaymış. Ee çift kale maç diyordun noldu?'' dedi üstten bakışıyla.

Songül: Şşşşttt sakin ol naylon barbiee geri bass

Sahil İpek: Bana baakkk...

Ben (Ahuse): Kes sesini ya 

O sırada beden eğitimi hocası içeri girdi. Lale hoca bir komutan gibi gür sesiyle ''NOLUYORR KIZLAR'' diye bağırdı.

Sahil İpek: Hozam... aklıma süperSonic bir fikir geldi. Neden iki takıma ayrılık çift kale voleybol oynamıyoruz.

Lale hoca bunu çok iyi bir fikir olarak buldu. Hayatımda hiç fileli basketbol oynamayan beni ve sahil ipeki iki farklı takım olarak ayırdı. 

Top gelince nasıl vuracağımı bilmediğim için üst üste sayı yiyordum. Bizim takım zaten ben, songül, özgür ve sınıftaki diğer pısırık iki kişiden oluşuyordu. Onların takım ise orijinal ayakkabılar ve terleyince kötü kokmayan koltuk altlarından. 

Üst üste sayı yemekten artık hareket edemiyordum. Ve daha kötüsü ayakkabılarım kayıyordu. Üstüne üstlük zaten bir beden küçük olan eşofmanım yırtılacak diye korkuyordum.  Adil bir maç olmadığı için yenilmek de çok umrumda değildi. Ama en azından Sarp'ın attığın smaçlar kafamıza çarpıp son kalan beyin hücrelerimizi öldürmeseydi daha iyiydi. Sanki bir lunaparkta hedef vurma oyuncağındaki hedeflermişiz gibi patır patır vuruyorlardı bizi. 

Setin sonlarına yaklaşırken Özgür gözlüğünü düşürdü ve kırıldı. Zaten adil olmayan maçta daha da beter hale geldik. Lale hoca ''EVETT bir kişi eksildi kim bu takıma geçmek ister'' diye seslendi. Oynamayan ve bizi izleyen herkes sırıtıyordu.

O sırada bir ses yükseldi ''HOCAM BEN GEÇEYİM''

Dönüp baktığımda o yeşil zeytin gözlü soluk benizli zargananın elini kaldırdığını gördüm. OMG bizim sınıfta olduğunu bilmiyordum. ''Hocam ben Pars, Pars Yakıcı. Geç kaldım derse kusura bakmayın geçebilir miyim?'' 

Songül ile birbirimize döndük ve ''OMG WTFFF NEEE'' dedik

Pars sayesinde maçın seyri değişti. Artık kafamıza top yemiyorduk. Son sette berabere kaldığımızı ve tek bir sayı farka kaldığımızı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz.

Karşı taraf yenmişti. Sahil İpek kahkahlarla ve kolunda Sarp ile çıktı salondan. 

Ama her yenilgi kötü bir sonuç değildir değil mi? :)




AŞK SINAVIWhere stories live. Discover now