AŞK SINAVI

kampa doğru

Işınçağı kolejinde güneş parlamaktaydı. Havaların ısınmasıyla okulun döner sermayesinin işlemesi gerekiyordu. Okul müdürünün emriyle bir okul gezisi yapılmasına karar verildi. Ama kamp kuracak orman kalmamıştı. Hepsi maden ve fabrika yapılmak için kesilerek kurutulmuştu. O yüzden çok fazla yer kalmadığı için Sapanca'ya kampa gezi düzenlendi. 

Muhafakar bungalov gezisinin ilanı panoya asılmıştı.

Panoya bakan öğrenciler kendi aralarınd akonuşuyordu.

Özgür: Oleyy be bayılırım kampa. İzci kulubundeyken az ateş yakmamıştım.

Ahuse: Kamp mı? Köye gitcez yani?

Özgür: Hayır ya öyle değil gidiyoruz işte çadırda kalıyoruz. Ateş yakıyoruz. Doğada yaşamayı öğreniyoruz.

Ahuse: heee inek minek yağıyoruz yani

Özgür: hayır inek yok da ne bileyim

o sırada sarp konuya dahil oldu

Sarp: AHAHAHAH Ahuse sen seversin sizin mersindeki köydeki çiftlikten alışkınsındır.

Ahuse kızarmıştı bir erkekle diyaloğa girince domat gibi kızarıyordu işte nar gibi. 

Ahuse: Şeyy evet evet at varsa bineriz yani. İyi olur çok özledim.

Sarp: Ee ahuse sen kimle kalcaksın çadırda benim 50m2 çadır boş bil yani

Ahuse artık utancından pişik olmuştu. Bunlar ne edepsiz laflardı böyle.

Ahuse: Ya sıkışırız öyle küçük baya.

Songül lafa daldı

Songül: AYYY KAMPP ÇOK SEVERİM KIZZZ GİDELİM VALLA. Ay ne dicem tuvaleiyetimizi felan nere yapcaz.

Pars: Heh yarmagül ben de saçma bişey söyle diye bekliyorum.

Songül: Ay ne var be sorduk işte. sanki her gün kampa gidiyoruz. ben yazları köye gidiyorum max. orda da tuvalet dışarda. hani öyle mi anlamında söyledim

Pars: ya yarmagül senin için fark eder mi ya

Songül: ee uğraşma be benle

Sahil İpek: Songül birlikte kalırız dime. Ayy bende çadır da var. 

Songül: tamam ben de yemelik salça ekmek neyim getireyim.

Sahil : ya kızım ne salçası... taşıma boşuna

Songül: ee şey dicem sahil. şimdik benim anamgiller izin vermez de ben sizde kalıyorum diyebilir miyim onlara

Sahil: neden izin alıyosunki

Songül: ya yokluğumu fark ederler diye gerçi... farketmezler de yine işte

Sahil: alla alla ne kadar garip. ve konuşmayı denesen

Songül: hmmm doğru diyosun ya valla 17 yıllık ailemle konuşmak hiç aklıma gelmemişti kız ne zehirsin he valla çok tatlısın sağol bu fikri alayım bu fikir benim lazım olur bana

Sahil: bişey değil hayat hakkında eğer tavsiye öneri almak istersen burdayım. Ya bişey dicem. e cevdet'e ne dicem ya. ya kızarsa... 

Songül: kızımö sen de anandna babandan izin almıyon cevdetden mi alcan. olum cevdet kim ki?

Sahil: ee sevgilim sonuçta. hem son buluşmamızda malum rezil oldu. restoranın ortasında soyunmak durumund a kaldı. don atlet çıktı. ama peşinden koştum göremedim.

Songül: AAAAA ne diyosunnnn cevooomm yaa... kıyamaamm... alla alallaaa... niye kiii

Sahil: sorma ya... ama yine deonu bi ariyim yada dükkana gidip bakiyim.