3

929 154 30
                                    

*İyi okumalar 🖤

Birkaç kadeh kırmızı şarap içtikten sonra Büşra mekana gelmişti. Yalnız olmadığını görünce bozulmuş hissettim. Biriyle gelecekse önce bana söylemeliydi.

Bunu düşünürken, yanıma geldiğinde söylediği sözler utanmamı sağladı.

"Nergis, Akça'yla mekanın önünde karşılaştık. Sana da selam vermek istedi."

Girdiğim düşüncelerden çıkıp rengarenk saçları olan Akça'ya elimi uzattım.

"Selam, Akça."

İsmi oldukça hoşuma gitti. Ak akçe kara gün içindir sözü zihnimde dönerken kırmızı şarabın beni mizah yönünden zayıflattığını düşündüm.

Akça elimi sıkıp "Selam, Nergis." dedikten sonra tatlı şekilde gülümsedi.

Elini bırakırken parmağıyla avcumu okşaması kaşlarımı kaldırmama neden oldu. Akça, birkaç kez gördüğüm ama tam olarak tanışmadığım biriydi. İsmini akçe, ayça, aksa diye saçma şekillerde duymuş ve tam olarak öğrenmemiştim.

"Sizinle oturmam sorun olur mu?"

Bana bakarak sorduğu için "Keyfin bilir." dedim.

Keyfi, yanımızda olmak istiyordu. Akça yanıma otururken, Büşra'da karşımıza geçti.

"Son hastan, nasıldı?"

Büşra iş hakkında konuşmamı beklemiyor olmalı ki biraz şaşırmış gibi baktı. Hiçbirimiz, işten çıktıktan sonra bunla ilgili konuşmazdık. Bu çalışmaktan bıktığımız zaman kendi aramızda aldığımız kararlardandı.

"Nasıl sorusunu tanımla."

"Benim kadar dağıtılmış mıydı?"

Büşra yaptığım tanıma gülerken bir yandan da garsonu çağırıp sipariş verdi. Akça'da siparişini verdikten sonra garsonun gitmesini bekleyip cevapladı.

"Sen dağıtılmış değil dağılmışsın. Kendine eziyet etmeyi bırak."

Akça ilgiyle "Kim, kime eziyet ediyor?" diye sorduğunda kendimi işaret ettim.

"Bu aralar acınasıyım."

Büşra "Daha acınası olanları gördüm, inan bana." deyip beni rahatlatmaya çalışınca kahkaha attım.

Akça dudak büküp "Herkes biraz acınası değil midir?" dediğinde, bilmişliğine kaşlarımı kaldırdım.

"Felsefe mi okudun?"

Dalgasına sorduğum soruyu "Evet." diyerek cevapladı.

Gelen siparişler ardından şaraplarımızı yudumlarken Akça kafasını eline yaslayıp bana bakmayı kesmeden konuştu.

"Son zamanlarda buraya gelmeme nedenin, dağıtılmış olman mıydı?"

Büşra'yla göz göze geldik. Büşra gözleriyle 'kız senle ilgili.' diye işaret yaparak konuşmaya devam et der gibi baktı. Beni tanıyordu bu yüzden şu an bana kim gelirse gelsin tersleyeceğimi biliyordu.

Tavsiyesi belliydi ve ben uymaya karar verip Akça'ya doğru vücudumu çevirdim.

"Öyleydi ama toparlanmak istiyorum."

"Harika!"

Akça bana doğru kadehini kaldırınca, kadehin kulpunu kavrayıp tokuşturdum. Akça acı sıvıyı hızla mideye indirirken ben yudumlamayı tercih ettim.

"Nergis, senin Salmar için çalıştığını duymuştum. İşin, keyifli mi?"

"Hayır ama maaşı keyifli. Sen ne işle uğraşıyorsun?"

SIR (gxg)Where stories live. Discover now