23- Çirkin olmuşsun

563 53 26
                                    


"Nasıl istersen"

Derin bir iç çekip karşımda duran kıza birkaç adım daha yaklaşmıştım. Amacım ona tam olarak istediğini vermeden bu durumun içinden Selen'i de kendimi de sıyırmaktı. Gözlerimi kapayıp parmak uçlarıma yükseldiğim sırada Gece'nin nefesini suratımda hissediyorken bıyık altından güldüğünün de oldukça farkındaydım. Beklediğimden daha yumuşak hissettiren dudağına küçük bir kelebek öpücüğü kondurduktan sonra çekileceğim sırada enseme dolanan eller geri çekilmemi engellemişti. Yeniden dudaklarımız birleştiğinde kafamı var gücümle çekmeye çalışsam da kendimi toparlayamıyordum. En sonunda yüzümü yana çevirip ellerinin arasında kurtulduğumda anın siniriyle elimden gelebilecek en sert tokatı karşımdaki kızın yüzüne geçirmiştim.

"Siktir git"

Yaşadığım ve yaptığım şeyin farkında vardığımda gözlerimin istemsiz olarak titremeye başladığını fark etmiştim. Karşımdaki kız da en az benim kadar şaşkınken tepki vermeyişini fırsat bilerek arkamı dönmüş ve bilmediğim ara sokak boyunca koşturmaya başlamıştım.

"Buse yanlış anladın!"

Arkamdan yankılanan sesle daha da hızlanıp geniş caddeye çıkacağını düşündüğüm bir ara sokağa yönelmiştim. Arkama bakmamaya özen göstererek yol boyu koşuşturuyorken bu kadar hızlı koşmamı göt korkusuna bağlamıştım. Her ne kadar var gücümle koşmaya çalışsam da 15 dakikalık maratonun sonunda tıkandığımda yakınımda duran binalardan birisine yaslanmış soluklanırken etrafa bakınmıştım. Tanıdık hiçbir iz göremediğim ara sokakta kalbim kulaklarımda atıyorken dolan gözlerimi daha fazla tutamamıştım.

"Sikeyim, neden hep ben?"

İsyan edercesine konuşurken sesimin yankılanmasından rahatsızlık duyup sırtımı yasladığım binadan çekilerek yeniden yürümeye koyulmuştum. Ara sokaklarda geçen irkaç dakikalık yürüyüşle beraber gözlerimi silmekten kollarımın sırılsıklam olmuştu. Bu görüntü beni daha da ağlatırken çıkmaz bir ara sokağın içine girerek sırtımı yeniden başka bir binaya dayayıp yere oturmuştum. Annem şu an burada olsa "Kızım yere oturma çocuğun olmaz bak" derdi kesinlikle. Ama ben hiçbir zaman bir çocuğa sahip olamayacağımı söyleyemezdim ona. Başımı kollarımın arasına alıp otururken bu yerden nasıl eve gideceğimi düşünmeyi sonraya bırakmış ve sakinleşmeyi beklemiştim. Ana sokaktan geçen her motor sesinde irkilsem de yakalanmamak için başımı kollarımın arasında sakladığım yerden çıkarmıyordum. O kız hatalı olabilirdi fakat ben de büyük batırmıştım. Selen'in anlattıklarına bakılırsa o tokatın hesabı benden sorulmadan hayatıma bakamayacaktım. Sonunda motor sesleri silikleştiğinde oturduğum betondan kalkmayı düşünüyorken saçlarımı okşayan elle duraksamıştım.

"Siktir başka bir sapık mı?"

Saçlarımı yavaşça seven parmaklara karşılık bunun bir sapık olmadığını ümit etmekten başka çarem kalmamıştı. Belki hareket etmezsem öldüğümü düşünüp bırakır gider diye düşünsem de bir yanım kalkıp sapık var diye çığırarak kaçmamı söylüyordu.

"Şşh bir şey yok, geçti"
(sapık olduğunu düşündüğün kişi cidden sapık çıkınca nasıl da bir şeye benzemiyor insan)

Tanıdık sesi duyduğumda rahatlamam gerekse de yaptığım şey yüzünden daha da gerilmiştim. Sonrasında korkunun ecele bir faydası olmadığını hatırlayıp en fazla cezasını dayak olarak çeker sonrasında evime bırakılırım diye düşünerek başımı kaldırmış ve Gece'ye bakmıştım. Kafamı kaldırdığım anda gözlerindeki endişeyi yakaladığımda onun düşündüğüm kadar kötü bir insan olmadığını hissetmiş gibiydim.

"Ağlayınca ne de çirkin olmuşsun öyle"

"Hayır hayır, o kesinlikle kötü birisi"

Her ne kadar yalancı gülüşünü sunsa da gözlerindeki endişeyi saklayamıyordu. Avuçlarını yanaklarıma yerleştirip göz yaşlarımı silerken attığım tokat için pişmanlık duymuştum fakat karşılığının kötü olacağı düşüncesinden değildi artık bu pişmanlık.

"Üzgünüm"

Ellerini koluma sarıp kalkmam için bana destek verdiğinde tokatımın karşılığını almamak için ona uymuştum. Arkamda olabilecek herhangi bir toza karşılık kalçamı temizlediğimde arkama bakmadan deminki ana caddeye çıkmış ve yol boyu yürümeye devam etmiştim.

"Evine baya uzaktayız"

Arkamda duyduğum sesle sanki yanlış yöne gidiyormuş gibi saniyesinde yolumu değiştirerek yeniden çıkmaz sokağa girmiş ve Gece'ye bakmamaya özen göstererek motorun üzerinde duran kaskı kafama geçirmiştim.

"Uslu kız"

Söylediği şey beni fazlasıyla utandırsa da kaskın kafamda oluşu bunu gizlememe yardımcı olmuştu. Gece'de kendi kaskını kafasına geçirip motoruna atladığında ellerimi onun beline sararak ben de arkasında yerimi almıştım.

_______________________________

If I Really Love u  | gxg |Where stories live. Discover now