Güneş ışınlarının ağaç dallarının arasından süzülüp yarattığı ışık hüzmeleri.
Yaşadığını hissetmek için elinden geleni yapan müzisyen Jeongguk bir gece hayatını altüst edecek dövmeci Taehyung'la tanışır.
MERHABALAR!!! uzun sürdü bu sefer gelmemiz, ama bizi affetmeniz için de uzuuun bir bölümle geldik. jeongguk ve benim için çok önemli bir bölüm bu, okuyunca anlarsınız❤️🔥
lütfenn düşüncelerinizi yorumlarda belirtin, beğenmeyi de unutmazsanız çok sevinirim. umarım beğendiğiniz bir bölüm olur.
alttaki taehyung'u da unutmayalım, bazı yerleri hayal ederken işinize yarayabilir.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
dream a little dream of me make me into something sweet turn the radio on, dancing to a pop song fuck it, i love you
Jeongguk uyandığında yalnız değildi. Yatağının sol tarafında bir yastık, gitarı ya da boş bir bira şişesi durmuyordu. Odasında sadece uyumadan önce pencereyi açık unuttuğu için içeriyi dolduran rüzgarın sesi yoktu.
Yatağının sol tarafında Taehyung vardı. Saçları dağılmıştı, havada uçuşuyordu ve birkaç tutamı gözlerinin önüne düşmüştü. Dudakları hafifçe aralıktı, Jeongguk'un kulağına nefes sesleri ulaşıyordu ve Jeongguk bunu ne kadar özlediğinin fazlasıyla farkındaydı. Esmerin uyurkenki bu güzel yüzünü izlemeye bayılıyordu, görüntülü konuşurken ya da yanındayken. Fark etmezdi, her türlü büyüleyiciydi.
Yine de Jeongguk yanında olmasını tercih ederdi.
Birkaç dakika sonra elini dağılan saçlarından geçirdi ve komodininin üstündeki tokaya uzanıp yaramaz tutamları toplamayı başardı. Siyah çarşafının altındalardı, Taehyung sadece onun tişörtlerinden birini giyiyordu ve Jeongguk'un altında gri eşofmanı vardı. Gece eve girişleri çok komikti. Taehyung'u bir türlü uyandıramamıştı, bu yüzden onu kucağına alıp apartmanların dar koridorlarından geçmeye çalışırken de yanlışlıkla esmeri uyandırmıştı.
"Jeonggukie," diyip durmuştu Taehyung. İçkinin etkisiyle sözcükleri tam olarak telafuz edemiyordu. Sesi normalde olduğundan daha derin, daha kalın çıkıyordu. Uzun parmakları beyaz gömleğini avuçlamıştı, odasına zorla girip bu fazlalık kıyafetlerden kurtulduklarındaysa esmer ona kirpiklerinin altından bir bakış atmıştı. "Bana şarkı söyler misin?"
Jeongguk da ona şarkı söylemişti. Kollarının arasında yeniden uyuyakalana kadar.
Aklına gelenler dudaklarından bir kıkırtı kaçmasına neden oldu, gülüşü sessiz odada fazlasıyla gürültülü çıktı ve Jeongguk Taehyung'u uyandırmış olmaktan korktu. Bu yüzden de yataktan kalkmak için hafifçe doğrulmuştu ki beline sarılan bir kol hissetti ve birkaç saniye sonra Taehyung onu tam anlamıyla kendisine çekti. Dudakları sırtına değiyor, sıcak nefesleri çıplak tenine çarpıyordu ve uzun parmakları çoktan belinde gezinmeye başlamıştı.
"Gitme." diye mırıldandı çatallı çıkan sesiyle. Yumuşacıktı ama hafif boğuktu, zaten kalın olan sesi şimdi daha da derinleşmişti. Jeongguk buna bayılıyordu, esmerin yeni uyandığındaki sesi çok güzeldi.
