ɪɪ

1.2K 149 131
                                    

Vampir, Atsushi ile burun buruna geldiği zaman ona sırıttı, ismini sanki onun yüzüne hava olarak üflermişçesine söyledi. "Akutagawa Ryunosuke."

Chuuya bunlar olurken, diğer vampirin peşinden gitmişti. Köşede sıkıştırmayı başarmıştı onu.

"Oy Chuuya! Tekrar görüştük." dedi vampir gülümseyerek. Anlaşılan Chuuya ve vampir tanışıyorlardı önceden.

"Ne o? Bu kez çömezini de mi yanında getirdin Dazai?"

"Çömez diyip geçme, o iyi bir çırak." dedi Dazai. Yıkılmış duvarın üzerine oturdu. "Sahi, senin de yanında birisini gördüm sanki Chuuya? O da senin çömez mi?"

"Çömez olabilir. Ama onun içinde bir ışık görüyorum." dedi Chuuya. Atsushi'ye bunu söylemiyordu hiç, ama içinden geçenler buydu.

"Özür dilerim." dedi Dazai, oturduğu duvardan aşağıya, Chuuya'nın önüne atladı. Bunu yapması ile Chuuya birkaç adım geriledi. "Benim çömezim seninkini ham yapar." diye devam etti Dazai.

"Çok büyük konuşuyorsun Dazai."

"Olacakları söylüyorum. Senin çömezin korkudan titriyordur şimdi!"

"Titrese bile, toparlayacaktır. Çünkü ona güveniyorum."

"Sen de çok kesin konuştun ama!" diye bağırdı Dazai, sivrileşmiş olan tırnakları ile saldırdı karşısındakine.

Chuuya geriye doğru zıpladı, kaçındı o saldırıdan. "Yeni numaralar öğren gel de öyle saldır artık Dazai. Yıllardır aynı şey." dedi ve tırpanını ona doğru savurdu.

"Senin de kaçış tarzın hala aynı!"

"İğrenç bir varlıksın bunu biliyorsun değil mi Dazai?"

"Bunu iltifat olarak alıyorum. Teşekkürler Chuuya!" dedi ve Chuuya'nın arkasından saldırdı.

Chuuya ise arkasına doğru dönüp tırpanı ile karşılık verdi ona. "Yavaşsın Chuuya!" dedi Dazai.

"Yavaş olan sensin bir kere!"

Her zaman böyleydi onların savaşları. Birbirleri hakkında yalan yanlış atıp tutar, hakaret eder, öyle bitirirlerdi savaşı. Ve sonunda kimse kazanamazdı. Hep berabere biterdi. Fakat ikisi de, bir gün kazanacağım umudu ile hareket etmeye devam ediyorlardı.

"Senin çömez öldü galiba!"

Dazai bunu söyledikten sonra bir kahkaha attı. "Gelmedi hala yanına! Akutagawa onu çoktan öldürmüş kanının tadına bakıyordur!"

"Atsushi'yi hafife alıyorsun!" diye karşılık verdi Chuuya.

Vampirin ismi ve ismini söyleyiş şekli Atsushi'nin beyninde yankılandı.

Kendine gelebilmeyi başardığında durumun farkına vardı, burun buruna geldiği vampirden geriye doğru zıplayarak uzaklaştı. "Fazla yaklaştın!" dedi ona.

"İstediğim şekilde yaklaşabilirim!" dedi Akutagawa. "Sonuçta sen benim avımsın! Seni yakaladıktan sonra sana her türlü güzelliği yapabilirim."

"Güzellik?" Atsushi karşısındaki vampirin bu sözlerine bir anlam verememişti. İşkenceden falan mı bahsediyordu ki?

"Bana işkence etmene izin vereceğimi mi düşündün? Ayrıca buradaki av sensin Ryu-" Sustu Atsushi. Sonra devam etti. "Akutagawa. Sen bana soyadımla hitap ettin, aramızdaki resmiliği gösterir bu. Sana isminle seslenmem samimi olduğumu gösterir. Ama seninle samimi değilim!" diyerek öne atıldı Atsushi, kılıcını savurdu. Birkaç ilahi söz ile, kılıç parladı.

ᴀᴠᴄɪ || shin soukokuWhere stories live. Discover now