thirty one

1K 106 25
                                    

"Yuh çok iyi olmuş!"

Hyunjin yakın arkadaşının ilk defa yapmayı denediği yemeğe biraz fazla tepki verdiğinden çevresindeki aç kurtların ilgisini çekmişti. Elinde tuttuğu kase bir anda çekiştirilmeye başladığında ise yeni kendine gelerek savunmaya geçti.

"Bir sürü şey taşıdım, çok acıktım. Senin yaptığın tek iş ise herkese laf atmak, bu yüzden bu tabak benimdir."

Gencin sözlerine aldırış etmedi omega, parmakları arasındaki kaseye sıkıca sarılırken her zamanki savunmalarını sıralıyordu. Ancak öngöremediği şey bir başka avcının yiyeceğine saldırmış olmasıydı. İkili kaseyi çekiştirirken Minho aniden belirerek kaşığını daldırmıştı bile.

"Ya yürü git sen, vatan hainisin. Sırf bahane olsun diye Jisung'un doğumunun yakın olduğunu söyleyerek onu kontrol etmeye gittin ama gelmedin. Şerefsizsin sen oğlum!"

"Kes sesini hamileyiz biz, bu oyunda her şey mübah."

Changbin yakın arkadaşına sövmeye devam ederken alfanın bir kaşık daha alacağını farkedip erken davrandı. Aynı anda Hyunjin de Minho'nun diğer kolunu yakalamış olduğundan birbirine bakan 3 spiderman gibiydiler.

"Çocuklar..."

Üçlünün savaşını bölen çekingen ses hepsinin dikkatini çekmişti. Aynı anda onlara yaklaşan Seungmin'e baktıklarında ise Minho "Sikerlar ya..." diye küfrünü mırıldanarak oradan uzaklaşırken diğer ikili hala meraklı gözlerle gencin ne diyeceğine bakıyordu. Cevap ise pek de şaşırtıcı değil ancak kırıcıydı.

"Şey ben acıktım da..."

Hyunjin kalbinden gelen kırılma sesine karşılık yaşlı gözlerle son kez çorbasına baktı. Uğruna iki alfayı karşısına aldığı bu yemek ona yar olamamıştı. Changbin ise kazançta olduğunu düşündüğünden kaseyi kolayca diğerinin parmakları arasından çekip eşi için koltuğa oturana kadar taşıdı. Devamında ise arada eşine şirinlikler yaparak yemiş ve çoğunluğunu Seungmin'e yedirmişti.

"Lix-ah sonraki sefere bir kazan yap lütfen, kan dökülsün istemiyorum."

Alfasına yardım etmeye çalışan sarışın duyduğu sözlere karşılık kıkırdarken Hyunjin yeni geldiği ortamı inceliyordu. Her şeyde iyi olup ateş yakmayı beceremeyen lider çift oldukça komik görünüyordu. Özellikle elini farketmeden yüzüne süren Felix yanağına kir bulaştırmıştı.

"Chan yeter anacım, yazarın düzenli bölüm atmaya çalışmaları gibi her seferinde başarısız oluyorsun. Bari bir işe yarayıp omeganın yüzünü sil."

Duyduklarına karşılık bir cevap vermeden ellerini silkeleyerek doğruldu alfa, bu iş sandığından daha zordu. Bakışları "Yüzümde bir şey mi var?" diyen eşine kaydığında gülümseyerek ona yaklaştı. Tişörtünün temiz ucunu kullanarak Felix'in kir bulaşan yanağını sildi ve dudaklarını minik bir öpücük bırakmayı unutmadan geri çekildi. Beklemediği hamleye karşılık utanan omega da hafifçe kızaran yanaklarıyla kocaman sırıtıyordu.

"Fingirdeşmeyin, burada ciddi bir iş yapıyoruz."

Ardından beklendiği gibi Hyunjin de ateşi halledemediği için işi ehline yani Minho'ya devrettiler. Boş kalan üçlüden yalnızca Felix Jeongin'e yardıma giderken diğer ikisi koltuklara yerleşmişti bile. Elbette bunun amacı cilveleşen çifti rahatsız etmekti.

"Bebek doğunca Seungmin'in bu hallerini özleyeceğim. Çünkü kesin uykusuz geçecek gecelerinin acısını bizden çıkartır, bebiş nasıl ağlarsa o da öyle ağlar."

Bunu duyan omega çok rahat bir şekilde karşılık vermeyi planlıyordu. Ancak eğer uyku sorunu olan bir bebekleri olursa kesinlikle sonu böyle olurdu. Changbin bebek ağlamalarının hiç birine uyanamaz, o uyumaya devam ederken Seungmin sinir krizleri geçirirdi. Kimi zaman genç, sese uyanmayan eşine olan öfkesini alfanın tatlı uykusunu bölüp bebeği bırakarak çıkartabilirdi. Bir sürü ihtimal vardı böyle ve Seungmin bunları şimdiden sorun ettiğinden ağlamaya başlamıştı. Bu ani duygu değişimi ise diğerlerini biraz da olsa şaşırttı.

"Bebeğim niye ağlıyorsun? Miniğimiz huysuz olsa bile birlikte üstesinden geliriz, ağlama."

"Changbin siktir git, bilmiyoruz sanki seni."

Bu sözcükler sanılanın aksine ağlayan hamile omegadan gelmişti. Eşine nadiren küfreden genç ona yaklaşmaya çalışan bedeni ittirmeye devam etti.

"Küstüm sana Changbin, konuşma benle! Git başımdan! Ağlamak istiyorum."

Alfa hamilelik dönemindeki eşine karşı davranışlarında normalin aksinde, fazla dikkat ettiğinden geri çekildi. Birkaç dakika sonra ona sırnaşacak olan omegasını biraz daha ağlatmak istemiyordu. Bu nedenle Jeongin ve Felix'in yanına adımladı. İkilinin konuşmasına dahil olabilirdi.

"Şapşal bebe, dışarıdan çok iyiymiş gibi davranırken içinde çok fazla şey yaşıyor. Eşi dışında da yakın olduğu biri olmalı. Onunla daha yakın olmaya çalışacağım, en azından sorunlarında akıl danışabileceği biri olmak istiyorum."

Felix'in iyi niyetli düşüncesine karşı gülümsedi Jeongin. Lider omegayla eşi hakkında konuşmak iyi olmuştu. Üyeler az çok Hyunjin'in palyaço rolünü bilse de onu maskesi yokken görmemişlerdi. Yalnız birkaç istisna dışında omega sorunlarında fazla içe kapanıktı. Eşi dışında birinin de böyle zamanlarda yanında olması çok daha iyi olabilirdi.

"Hyunjin ne kadar güçlü dursa da içindeki kırılganlığı hepimiz görebiliyoruz. Endişelenme Jeongin, bizleyken rahat hissetmesi için her şeyimizi veririz."

Changbin sonradan gelmiş olsa da konuyu çabucak kavramıştı. Onun sözlerine karşılık da bir teşekkür sunan Jeongin devamında ağırlaşan havayı değiştirmek adına gündelik şeyler sormaya başladı. Böylece hepsi kendi yağında kavruluyor, klasik haftasonlarından birini geçiriyorlardı. Ta ki...

"Ah, Jisung sonunda gelmek istemiş."

Tüm sürü üyeleri koltuklarda iken en küçük alfanın cümlesi nedeniyle bakışlar tek yerde toplanırken hepsinin kaşları aynı anda endişeyle çatıldı. Acı çektiği yüz ifadesinden fazlasıyla anlaşılabilen Jisung, bacak arasından sızıp yeri ıslatan sıvı ile birlikte büyük karnını tutuyordu.

"Çocuklar sanırım Saera geliyor."

Ayaklanan bedenlerden en hızlısı olan Minho çabucak yetişip eşini dikkatlice kucaklarken onun endişesini farkeden şifacı lider, alfayı yönlendirdi. Hyunjin, Felix, Minho ve bir adet doğurmak üzere olan Jisung çabucak önceden ayarladıkları kulübeye geldiler.

Hepsi planlanmış olduğu için herkes ne yapacağını biliyordu ve lider omeganın yönetimi altında hareket ediyorlardı. Hyunjin gencin ıslanan elbisesini sıyırıp poziyonu almasına yardımcı olurken Felix eksikleri kontrol ediyor ve kendini doğuma hazırlıyordu. Minho ise eşine destek oluyor, kendi kadar stresli olan bedeni sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Harikasın bebeğim! Hadi nefes al, nefes ver. Hiçbir sorun yok, bir bakmışsın bebeğimiz kucağında. Çok iyisin, böyle devam."

Terini sildiği omegasına nefes egzersizi yaptırmaya devam ederken her şey hazır olmuş ve doğum onlar farkedemeden başlamıştı bile. Bol çığlıklı, terli ve stresli dakikalar hemen önlerindeydi.

Erkek omegalarda rahim ağzı anüse bakıyordu ve doğum yaklaştıkça dışkı kanalı kapanıp, rahim ağzı genişliyordu. Doğum sonrası ise yeniden eski haline geliyordu. Rahim ağzına bağlanan bu kanal ise tahrik olma, kızışma vs. gibi durumlarda genişliyordu.

Bebeği besleme ise genelde bir süt anne bularak oluyordu. Ancak bazı erkek omegalarda da gebelikte göğüsler sütle doluyordu ve eğer bu omega bir sürüye üye ise sürüde doğan her bir yavru için süt üretiyordu. Jisung da tüm yavruların süt annesi olacak o omegaydı ve besleyeceği ilk bebeği doğuruyordu.

Saere tüm üyelerin ilkiydi.

________

Selammm

Biraz aciklama yapmak istedim dogum hakkinda umarim anlamissinizdir sorunuz varsa alabilirim

Iy nedense bolumu hic begenmedim

Gorusmek uzeree

Fam' // Skz ✓Where stories live. Discover now