1-

3K 181 98
                                    

Şuan oturuyordum. Tek başıma. Ellerim zincirlere bağlı bir şekilde. Hiç mi önemi kalmamış omegaların? Bir gün önce, dün. Ailem öldürüldü. Evet gözümün önünde. 

Flashback

"Felix!"

"Efendim Baba!"

"Yanıma gel bakalım"

Babamın yanına gittim. Bir kutudan kelebek şeklinde beyaz ve mavi renklerinde bir kolye çıkardı.

"Bunu her zaman tak tamam mı? Senin omeganı sakin tutacaktır. Omegana lafım yok ama çok hırçın bir omegan var bebeğim."

"Biliyorum baba." dedim gülerek. Yanına yaklaştım. Boynuma kolyeyi taktı ve konuştu.

"Bunu taktığın zamanlar beni de hatırla tamam mı bebeğim? Her zaman yanında olacağımı hatırla" dedi saçlarımı okşadı.

O sırada içeriye bir alfanın dalmasıyla konuşmamız sonlandı. Alfa kurt feromonundaydı. Babama doğru yaklaşırken babam bağırdı.

"Kaç Felix! Arkana bakma ve hızlı ol!"

flashback end.

Babamdan duyduğum son söz. Ondan sonra kaçmıştım ama en sonunda yakalanmıştım. Burada benden başka omega ve vitalar vardı. İçeriden büyük bir gürültü gelince başımı kaldırdım. Muhafızlar ve İmparator baskın yapmıştı. Sonunda. Sonunda kurtuluyorum buradan. Bir muhafız beni çıkardı ve bacağımdaki yaralara bakarak konuştu.

"İmparatorum! Bu omeganın yaraları var!" dedi. İmparator buraya döndü. Bakışlarımı kaçırdım fakat İmparatorun bana baktığını hissedebiliyorum. Yanımıza geldi. 

"Sen diğer tutsaklara bak. Ben ilgilenirim." dedi sert ses tonuyla. Ben bile korktum. Vermeyin beni bu adama!

Muhafız kafasını salladı ve gitti. İmparator eğildi ve yaralarıma bakmaya başladı.

"Ne ile yaptılar bu yaraları?" diye sordum. Bıçakla galiba. O olaydan sonra bayıldığım için pek bir şey hatırlamıyordum.

"B-bıçakla" dedim titrek bir sesle. Çok fazla ağlayıp çığlık atmıştım. Sesim gitmişti sanırım.

"Tamam. Seni saraydaki hekime götürsünler. Daha kötüleşebilir. Sonrada bir iş verirler." 

Kafamı sallamakla yetindim. Ayağa kalktı. Bir süre bekledi sonra tekrar eğilip beni kucağına aldı. Ellerimi kucağıma koydum. Boynuna saracak halim yok ya.

Bir süre yürüdükten sonra saraya vardık. Fazla büyüktü. Hala İmparatorun kucağındaydım. Bıraksana beni be adam. Merdivenlerden çıkarken omuzuna tutunmak zorunda kaldım. Bir odaya girdik. İmparator beni oradaki yataklardan birine bıraktı ve konuştu.

"Hekim Jungkook, bu omeganın bacakları yaralanmış. Bakar mısın?"

"Tabii ki İmparatorum." dedi hekim ve yanıma yaklaştı. İmparator saate baktı ve çıktı.

Neredeyse yarım saat sonra bana bir iş verdiler. Şuan bahçedeki çiçekleri suluyordum. Bir süre sonra yanımda bir hışırtı duyunca o tarafa döndüm. Bu Prens ve Prenses'ti! Önlerinde eğilecektim ki prens beni durdurdu.

"Eğilmene gerek yok güzel omega. Bize ismini bahşeder misin?" dedi gülümseyerek. Çok tatlılar öleceğim galiba tatlılıktan.

"Felix prensim." dedim. Hay ses tonuma s-

"Çok güzel ve tatlısın Felix. Ben Nayeon ve buda kardeşim Jisung."dedi. İsimlerini şimdi öğrenmişitm. Çok güzel isimleri vardı. Ve benimle konuşmaya daldılar. Buraya alışacaktım galiba..

...

SELAMİSKOO baska bir fic ile benn. Nasılsınızz. Bu fici Soul Mate'e benzetebilirsiniz. Ondan esinlendim.

Gorusuruz askokuskomiskopillalarimm.

Felix ve omegası bu arada hosuma gitti diye sectim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Felix ve omegası bu arada hosuma gitti diye sectim. Omegası Felixten bin kat güclü ve intikamcıı

 Omegası Felixten bin kat güclü ve intikamcıı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

HUNCİN AUUUU







'Cemrw

omegaWhere stories live. Discover now