İskambil Kağıtları

233 12 1
                                    

Büyük ve pahalı bir villa, villa demek yetersiz kalır sanırım, kocaman bir malikane, bahçesinde değişik şekillerde kesilmiş çalılar, büyük bir süs şelalesi, büyük havuz vb. Ve malikanenin önünde bekleyen takım elbiseli gardiyanlar. Bu tüm varlığın sahibi ise ülkenin en zenginlerinden biri olan Matteo Ferrero'ya aitti.

Dayak yiyen adamlar züppe patronlarının yanına zar zor gelmişlerdi daha doğrusu getirilmişlerdi, pansuman yapıldıktan sonra patronlarının karşısına geçtiler. Matteo sandalyesi ile onlara doğru döndü ve baktı

Matteo: ne oldu size?

Adam: patron, anlatsak da inanır mısın ki

Matteo: anlamadım?

Adam(2): üç çocuk tarafından dövüldük

Matteo bunu duyunca gülmeye başlar

Matteo: başka bir bahane bulamadınız mı

Adam: patron bahane veya şaka değil, lütfen haberleri açın

Matteo gülerek bilgisayarından haberleri açar ve paylaşılan görüntüleri görür ve o anki anları izler, izledikçe ağzı açık kalır ve gözlerine inanamaz

Matteo: bu gerçek olamaz buda ne böyle

Adam: o çocuklar normal olamaz patron

Matteo: kim bunlar böyle

Adam(2): Fredo'nun çocukları sanırım patron

Matteo: fredo mu, iyi de nasıl olur o ahmak tek değil mi

Adam: belki de evlatlıktır, çocuklar ona baba diyor.

Matteo derin derin çocuklara bakmaya başlar ve sırıtır

Matteo: o çocukları istiyorum...

.......

Fredo'nun evinde;

Çocuklar yere oturmuş kartlarla oynuyorlardı, Fredo ise perdeleri kapamış, perdenin arasından dışarıyı izliyordu. İçinde kötü bir his vardı, ardından perdeyi kapatıp çocuklara döndü.

Fredo: o kadar olaydan sonra bu kadar rahat olmanız çok tuhaf çocuklar

Enric: biz sadece çocuğuz baba.

Fredo: işinize gelince çocuk olduğunuzu belirtirsiniz tabi, her neyse siz ne oynuyorsunuz

Esta: iskambil kağıtlarıyla oynuyoruz

Fredo: ne? Fredo güler ve koltuğa oturup onları izler

Fredo: ne o, yoksa aynı renk ve sayıda olanları atan kazanıyor mu

Enric: sanırım oynamayı bilmiyorsun baba

Fredo: hah

Fredo onları daha dikkatli izlemeye başlar ve ciddi anlamda oyunu bildiklerini fark eder.

Fredo: siz bunu oynamayı biliyorsunuz

Esta: doğamızda var babacım

Emilio: bizi kolay kolay kimse yenemez babacık

Fredo: hadi oradan haylaz. 

Esta: o zaman oyna bizimle babacım

Fredo: hah

Enric: güzel fikir

Emilio: benle oyna babacık benle!

Fredo: eeee madem bu kadar ısrar ediyorsunuz tamam

Fredo onların yanlarına oturur ve onlarla oynamaya başlar, oyunun sonunda Enric kazanır, zaferini sırıtarak belli ediyordu. Fredo gözlerine inanamıyordu, sürekli şaşkın duruma düşmek onu yormuştu. Çocuklarla bir kaç kez daha oynadı ama sonuç aynıydı sürekli onlardan biri kazanıyordu özellikle Enric. 

Esta: bu kadar yeter ben sıkıldım

Emilio: çok gıcıksın Enric

Enric: zaferimin sizi kudurtması umurumda değil

Fredo: vay be, siz çocuklar gerçekten de harikasınız

Emilio: sende öylesin babacık

Fredo bunu duyunca içi ısınmıştı, Emilioya gülümsedi ve başını okşadı.

Fredo kalkıp televizyonu açtı ve haberleri gördü ve birden kapı çaldı. Esta kalkıp kapıyı açtı, bunlar Matteo ve adamlarıydı.





.....


PowerPight Kids - GAMBLERS / PPG Paralel Evren Where stories live. Discover now