Çakma Potter/Kerem Aktürkoğlu

Allah Topluca Belamızı Versin

Elimdeki kavanozun yere düşmesiyle pekte kibar olmayan bir şekilde içeride miray'ın doğum günü için hazırlık yapan arkadaşlarıma bağırdım

"Biriniz buraya bakın çıldırmak üzereyim"

Her dakika mezdeke açıp oynayan yunus, barış ve onlara alkış tutan Yusufu yok sayarsak sadece Kerem ve ben uğraşıyorduk kerem'de artık yorgunluktan yüz parçaya ayrıldığı için geriye tek sağ ben kalmıştım bende tüm hücrelerimle sinir krizi geçirme aşamasındaydım

Mutfağa apar topar gelen kereme bakıp dudaklarımı büzerek mutsuzca yeri gösterdim

"Ağlamak üzereyim artık Kerem"

Koşturmaktan kızaran yüzüme bakıp ardından bileğimdeki tokayı alıp saçlarımı toplamaya çalıştı

Bana fazlasıyla yakın olması anlık utandırsada çaktırmadan kıpırdamamaya çalışarak konuştum

"Ben sana yeri gösterdim sen saçımı topluyorsun kerem"

Saçımı toplamayı bitirince eserine bakan usta gibi saçlarıma bakıp üzerindeki gömleği çıkarıp sandalyeye astı

"Rahatsız etmesin diye topladım burayı da hallederiz şimdi canını sıkma zaten kıpkırmızı olmuşsun"

Minnettar bir gülümseme sunup ardından kavanozun kırılan parçalarını toplamak için yere eğildim

"Nilay dokunma süpürge alıp geliyorum"

Tabiki salak bir dizi karakteri olmadığım için dediğini yaptım ve süpürgeyi getirmesini bekledim(Kamu spotu da vereyim kırık camlara ve kırık kalplere dokunmayın keser)

Süpürgeyi getirdikten sonra yerdeki kırıkları alırken bende vakit kaybetmemek adına ocaktaki sütü karıştırmaya devam etti allahtan dibi tutmamıştı

Pastayı hazır almak kadar mükemmel ötesi bir çare varken neyimize güvenip kendimiz yapıyorduk bir sorun lütfen, gelirken pasta alın dediğim arkadaşlarım mal gibi süs olsun diye şekilli şekilli şeyler aldıkları halde pastayı unutmuşlardı çünkü sonra da üşendikleri için tekrar çıkmamışlardı

Sütü karıştırırken cam kırıklarını temizleyip çöpe attıktan sonra yanıma gelen kerem'e bakıp derin bir iç çektim

"Bu salakların salonu süsleyebileceklerini düşünüyormusun sen kerem"

Yanımda duran krem şantinin ambalajını açarken kahkaha attı

"Biliyormusun Miray alışkın geçen sene doğum gününde kafe kapatmıştık barış garson miraya baktı diye kavga çıkarmıştı, birinci yıllarındada yemek yapayım derken elini yaktığı için hastanede geçirmişlerdi yani kızın itinayla her özel günü mahvoluyor"

Miray barış'a gerçekten iyi dayanıyordu ben olsam çoktan kafasını kırıp katil olmuştum

Fazladan bile fazla hiperaktifti yunus' la ikisi evi birbirine katıyorlardı her geldiklerinde

Sütü karıştırmaya devam ederken gülümseyerek cevap verdim Kerem'e

"Yazık kıza"

Kerem'in birden sessizleşmesiyle birşeyler olduğunu anlayıp kolunu dürttüm

"Yine dalgınsın noluyor"

"Yok dalgınlık değilde bayadır seni ege'yle birlikte görmüyorum merak ettim"

Kerem'in cümlesi içimde birçok yere dokunurken gülümsemeye çalıştım

"Bir sorun yok okul falan vaktimiz yok gezemiyoruz öyle"