8.bölüm

717 33 2
                                    

Hala uyuduğunu düşünerek kapısının önüne ilerledim. Elimdeki tepsiye dikkat ederek dizlerimi kırdım ve dirseğimle kapı kulbuna uzanmaya çalıştım. Aniden kapı açılınca şaşkınlıkla doğruldum.
"Günaydın doktor bey!"
Akşın bana sırıtırken gözlerimi kıstım.
"Günaydın küçük hanım. Bu saatte neden uyanıksınız?"
"Sizi duydum."
İçeriye girip tepsiyi yatağına bırakırken kapısını kapatıp peşimden geldi.
Yatağına oturup bağdaş kurduktan sonra eteğini düzeltti. Giyindiğini yeni fark ediyordum. Saçlarına da cici tokalar takmıştı.

"Bu tokaları nereden buldun?"
Yutkunduktan sonra saçlarına uzandım.
Bu tokalar yasaktı. Uçları sivri sayılırdı ve saplaması kolaydı.
Dudakları bükülürken saçlarındaki tokaları çıkartıp cebime koydum.
"Kötü mü olmuşlardı?"
Dudaklarımı ıslattım.
"Kullanmaman gerekiyordu Akşın."
Yatağa yanına oturduktan sonra tepsiyi kucağına bıraktım.
"Şimdi güzelce yemeğini ye."
"Burada olacak mısın?"
Saat yedi buçuktu. Dokuzda mesaim başlayacaktı.
"Dokuz buçuğa kadar vaktim var Akşın."
"Tamam. Benle birlikte yemek ister misin?"
Kafamı olumsuz anlamda salladım.
"Neden? Yedin mi?"
Bana soru sorarken elime aldım poğaçayı ağzına uzattım.
"Yemeğini ye Akşın."
Bunu daha naif söylemeye çalışsam da sesimi kontrol edememiştim. Elimdekini bıraktıktan sonra yüzüne uzandım.

"Hiç uyumadın mı?"
Yutkundu. Bakışlarını kaçırdı. Kafasını eğerken uzun saçları yüzünü kapattı. Saçlarını geriye doğru tararken bir kez daha kontrol ettim.
"Neden uyumadın Akşın?"
"Heyecanlandım."
"Bu sabah geleceğim için mi?"
"Hm hm."
Beni onaylarken derin bir nefes aldım.
"Akşın kahvaltıdan sonra seni uyutacağım. Anlaştık mı?"
Dudaklarını birbirine bastırırken tepsiyi kucağından indirdi ve dizlerinin üstüne oturdu.

"Bitirdim."
Hafifçe gülümseyip tepsisine baktım.
"Cidden doydun mu?"
"Hmm hmm... Karnım bile şişti."
Yalancı seni.
"Biraz daha ye."
Söylediğimi yaptıktan sonra yataktan kalktım. Tepsiyi de alıp odadan çıktım.

"Şey... dönecek misin?"
"Beş dakikaya geliyorum Akşın. Peşimden inme."
Çıplak ayağıyla peşimden koşuyordu bir de!

Tepsiyi bıraktıktan sonra yavaş yavaş yukarı çıktım.
Merdivenlerin başında yakaladığımda hızla indiği merdivenleri geri çıktı.
"Peşimden gelme dememiş miydim?"
"Ama... Ama altı dakika oldu."
Kollarımı belinden ve dizlerinin altından geçirerek kucakladım. Elini göğsüme koyup sıktı.
"Üzgünüm. Kızgın mısın?"
"Uyumadığın için kızgınım Akşın."
Odasının önünde durmadığımda kıpırdandı.
"N-Nereye gidiyoruz?"
Sesi titrerken odamın kapısını açıp girdim.

"Seni burada uyutacağım. "
"Odanda mı?"
"Evet."
Kucağımdan indirdiğimde odamın ortasına doğru ilerledi. Cebimdeki anahtarımı çıkarttım.
"Şimdi kapıyı kilitleyeceğim Akşın."
Akşın kafasını hızla bana çevirirken dudakları aralandı.
"Benden korkuyor musun?"
Kafasını olumsuz anlamda sallarken kapıyı kilitledim.

"Sadece biri girmesin diye yaptım."
"T-Tamam."
Korkmadığını söylese de kapıya odaklanmıştı. Elimdeki anahtara bakıyordu.
"Korkmadığına emin misin?"
Derin ve titrek nefesler alırken ona doğru bir adım attım. Panikle geriye adımlarken kanepeye düştü. Hızla kapıyı açtıktan sonra yanına yaklaştım. Elleriyle yüzünü kapatmıştı.
"Üzgünüm. Korkmuyordum. Korkmuyorum."
Fısıldarken yanına yaklaştım.
"Sana zarar vermemden mi korktun Akşın?"
"Hayır!"
Resmen çığlık atarken titreyen ellerini tuttum.
"B-Ben korkmadım!"
Hızla doğrularak koltuktan kalktı. Elimdeki anahtara uzanacakken kolumu geri çektim.
"Neyden korktun Akşın?"
"Aklıma... Aklıma o günler geldi. "
Yüzü kızarırken bana bakmadı.
"Üzgünüm."
"Bunu üzülmen için söylemiyorum Akşın."

Ellerinin titremesi şiddetlenirken bana yaklaştı.
"Senden korkmuyorum."
Bana sarıldı. Ellerimi nazikçe sırtına koydum. Okşadım. Sakinleşti.
"Senden korkmuyorum. Beni öpsen de korkmazdım."

Ruh Tedavisi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin