Bölüm 11

539 72 51
                                    

1 hafta sonra~~

Olayların durulmasının ardından, sıcak yatağımdan kalkıp aynadan kendime bakmıştım, 1 haftadır doğru düzgün bir şey yiyemediğim için vücudum erimiş, yüzüm çökmüş durumdaydı, şuan kendimi çok kötü hissediyordum bu olanların hiç birini hak etmemiştim. Sevgilim dediğim çocuk beni düşmanım bildiğim kişiyle aldatmışti, tamam onu deliler gibi sevmiyordum ve ayrılacaktım ama yinede bu olanlar olması doğru değildi, gözlerimi yorgunca kaşıyıp beni merak eden gruptakilere mesaj attıktan sonra, elimi yüzümü yıkayıp gündelik kıyafetlerimi giydiğim gibi evden çıkmıştım.

Bugün hava alıp kendime gelmek istiyordum, şuan biraz sahil havası almak fena olmayacaktı, ama ondan önce 1 haftadır yemek yemediğim için bir kaç şey atıştıracaktım, yoksa sahilde yürümeden bünyemin zayıflığından dolayı bayılabilirdim.

Arabama binip gördüğüm ilk restorantın önünde durup, arabayı park ettiğim gibi kendimi dışarıya atmış, soğuk havayı ciğerlerime çekerek içeriye girmiştim, neyse ki şuan içerisi kalabalık değildi, zaten sabahın 7 sinde kim gelmek isterdi ki buraya? tabi ben dışında, kafamı sallayıp köşede duran masalardan birine oturduğum gibi önüme menü konulmasıyla, kafamı kaldırıp gülümseyerek teşekkür etmiştim.

Adam gülerek uzaklaştığında, menüyü açıp güzel bir yemek seçip içindekilere bakmadan siparişimi verdiğim gibi, düşünceli bir şekilde oturmaya devam ettim.

Taehyung bu hafta beni çok kırmıştı, ondan özür dilememe rağmen beni hiçe sayıp, beni mahvetmişti, oysaki ben onun beni dövmesine bile razı gelmiştim, onun için çok üzüldüm vicdan azabından kendime gelememiştim bile, ama o beni isteyerek yaralamıştı, hemde kalbimden yapmıştı, bunu unutamayacaktım, ondan intikam falanda almayacaktım, çünkü bitirmişti beni.

Önüme koyulan yemekle gülerek teşekkür ettikten sonra, çekinmeden ufak ufak yemeğe başladım, sıcak yemek midemle buluştuğu için şuan kendimi mutlu hissediyordum.

Taehyung'tan.

Arkadaşlarımın eğlenmek için beni götürdükleri mekânın arından şimdide yemek diye tuturmuşlardı, hepsini boğmamak için debeleşmemin ardından, sinirle oflayip beni sürükledikleri restoranta girip oturtukları gibi menüyü elime sıkıştırıp, kahkaha atarak sipariş vermeye başladılar.

"Bu hafta en sevdiğim hafta olarak kayıtlara geçecek"

"Jungkook'u rezil ettiğimiz için değil mi "

Hyunjin ve jimin'in konuşmalarına kulak asıp bakışlarımı onlardan başka yöne çevirmiştim. Ondan intikam aldığım günden beri rahat bir şekilde uyuyamıyordum, bana olan kırılmış bakışları gözlerimin önünden gitmiyordu, ama yinede pişmanlık duymuyordum beni karanlığa hapsettiği günden beri neler çektiğimi bilmiyordu bu yüzden hiç çekinmeden böyle bir intikam almıştım ve değmişti de.

"Lan bu jungkook değil mi "

"Siktir ta kendisi" kulaklarıma doluşan konuşmalarla beraber, kafamı kaldırıp parmakla gösterdikleri yere bakmıştım, bu gerçekten jeon jungkook'tu, ama eski jungkook'tan eser yoktu yüzü resmen çökmüştü ve fazlasıyla zayıflamış görünüyordu.

"Buna nolmuş böyle"

"Yakışmış ama hahaha" bakışlarımı ondan ayıramıyorken, birden bire şiddetli öksürmesiyle, kaşlarımı çatıp dikkatlice bakmaya devam etmiştim. Boğazını tutmuş şekilde öksürmeye devam ederken birden yere düşmesiyle, gözlerim aniden büyüyüp sandalyemi geriye fırlattıgım gibi yanına koşmuştum.

"Taehyung noluyor o iyimi "

"Siktir bayıldı çocuk" kendimi yere attığım gibi bayılmış olan bedenini kucaklarıma alıp, yüzüne bir kaç kere hafifçe vurduğumda, kızaran yüzü ile siktiri çekip hiç çekinmeden kucakladığım gibi, kapıdan çıkıp arabama nazikçe bindirip, hızla ön koltuğa geçip gaza basmıştım. Çalan telefonumu yok sayarak arada arkama bakmayı ihmal etmeyip hastaneye vardığımda, dışarıda olan hemşirelere bağırıp sedye getirmelerini istemiştim.

DÜŞMAN OKULLAR // TAEKOOKWhere stories live. Discover now