dört

3 0 0
                                    



sevgilim:
en başa geri döndük galiba
beş yıl öncesine yani
yine baktığın yerdeyim.
ve senin gözlerin yine üzerimde geziniyor usulca
lakin görmüyorsun beni yeniden.
(İletildi.)

ben hep baktığın yerde olurum Jeongguk
ama görmek en başından beri sana kalmıştı.
bir kere yaptın
gördün beni, en içimi.
(İletildi.)

bu yüzden mi gittin?
(İletildi.)

kütüphanedeki rafların arasında oynadığımız saklambaca benzemiyor bu
biliyorsun değil mi?
(İletildi.)

geri dönmeyecekmişsin gibi bir his kapladı geçen gün içimi?
en azından şimdi
aptal söylentilerin yalan olduğunu biliyorum.
sen oradasın Jeongguk
(İletildi.)

beni bıraktığın yerde.
(İletildi.)

üzülsem mi sevinsem mi bilemiyorum?
(İletildi.)

iki yüzüncü gündeyiz.
gidişinin iki yüzüncü günü bana bir şeyler ifade etmeli mi?
bu bahar geri dönüşünün habercisi olamaz mı?
(İletildi.)

iletilmedi yazısındansa
iletildi yazısıyla bakışmak daha zor
neden biliyor musun?
(İletildi.)

senin baktığın yerde olduğum halde
beni görmediğini bilmek
görmek istemeyeceğin değersiz bir varlık gibi hissettiriyor.
bunun ne kadar acı verdiğini tahmin bile edemezsin.
(İletildi.)

evet, sevgilim
seni yaşamak için kelimelere ihtiyacım var
ve seninde yaşamak için bana.
başlangıcımızdan çok uzaktayız yani.
birbirimize muhtacız.
(İletildi.)

acımızda biziz, ilacımızda.
tüm bunlara rağmen gitmemeliydin
nasıl gidebildin?
aklım almıyor.
(İletildi.)

seni nefret edercesine seviyorum artık
içimdeki öyle bir ateş ki
yakar canımı.
bir kor düştü içime
sen diye.
kimsenin ne gücü ne de takati yeter
söndürmeye.
(İletildi.)

seni seviyorum, aşkım.
(İletildi.)
(Görüldü 15.27)

gel ya da gitDonde viven las historias. Descúbrelo ahora