- Ya bekler misin Ceyhun?
Arkamdan koşturan Mustafayı umursamayarak yürümeye devam ettim.
- Ceyhun kime diyorum, baksana bana.
Onu affedeceğimi mi düşünüyordu?Arkamı dönüp baktım :
- Efendim Mustafa abi?
Abi dediğimde yüzü ifadesiz kalmıştı. Kısa bir an durmanın ardından :
- Neden dönüp gidiyorsun? Ne bu sinirin?
Öfkeme hakim olamayarak bağırarak konuşmaya başladım.
- Ya çocuktan özür dilettin bana. Benim ne suçum vardı? Gelmiş bana bir şeyler yapmış, benim oturmam mı gerekirdi? Neden küçük düşürdün beni onun önünde?!
Mustafa son sözüme kadar beni dinledi ve söze girdi :
- Bak Ceyhun. Birisine özür diletip diğerine diletmemek olmaz. Sana ayrıcalık uyguladığımı düşünürler.
Daha sonra aklına bir şey gelmiş gibi o da bağırdı :
- Ayrıca ne o lan arkandan koşturuyorsun beni?!
- Bana bağırma!
- Asıl sen bana bağırma!
İkimiz de bir durduk. Nefeslendik.
- Bak Ceyhun, senin peşinden koşamam.
Pardon? Ne diyor lan bu.
- Öyle dönüp gitmeler falan, sen kimsin de senin peşinden geleceğim lan ben?
Susmazsa kırılan gururum biraz daha kırılacaktı.
- Sende herkes gibi bu mahalledensin ve diğerlerinden bir farkın yok. Öyle dönüp gitmeler falan ne? Arkandan geleceğimi sanma.
Evet. Sağ olsun. Kalbimi çok fena kırmıştı.
- Bu mahalleden olduğun için seni korudum. Zaten ben sana demiştim, bana bundan dolayı güvenirler, onlara sahip çıkarım diye. Sen de öylesin. Ne fazlası ne eksiği.
Sayılan sayılmayan her yerim kırılmıştı. İçimde oturan öküz ağırlığını daha çok veriyordu sanki. Midem kasılıyor, başım dönüyor, nefesim kesiliyor gibiydi.
Bunları demesi gerekir miydi gerçekten? Az çok anlamamış mıydı benim ona hislerim olduğunu? Beni neden herkes gibi görüyordu? Neden bu derece kalbimi kırmıştı? Bildiğin çabalamıştı sanki.
- Bu mahalledeki insanlar benim için neyse, sende benim için osun. Fazlası olamazsın.
İşte bunlar son sözleri olmuştu. "Fazlası olamazsın"
Bu sözü beynimde yankılanıyordu. Ben fazlası olmak istememiştim ki. Sadece yanında olmak ve beni sevmesini istemiştim. Neden ona zor gelmişti?İçimdeki kırgınlık ile son bir kez gözlerine bakıp arkamı döndüm. O gözlere birdaha bakmayı özleyecektim.
Tek bir söz söylemeden bir hışım yürüyüp eve vardım.
Kimseyle konuşmadan yatağıma yattım. İçinden çıkılamaz anlarda yatağımda, üstümdeki örtü ile saklanırdım bu acılarımın geçmesini umarak. Şimdi ise tekrar o halde kendimi uykuya bırakmıştım.
Ne yaptın Mıstafam?

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahalle Abisi [b×b]
Teen FictionSevdicek : Lan çocuk, defol başımdan. Çocuk : Çocuk lafını yersin ama. Sevdicek : Dayağımı yemeden uza. Çocuk :Uzatsana sıkıyorsa. Sevdicek :Sıkmaz ama ben senin bir yerini sıkacağım. Çocuk :Yakalarsan hayatım, muah. Sevdicek: Bak hala...