*⁠.◍. -11- .◍.*

2.4K 141 11
                                    

Tarihsiz! Bölümleri görüntü olarak düzenliyorum :') Metinlere hiç dokunasım gelmiyor...

On birinci bölüm;
'Alkol mu aldınız amına koyim?'

ᕙ 🍁 ᕗ

Elimdeki poşetler ile beraber Mert'in kapısını çalarak beklemeye başladım. Ailesi memlekete, tatile gittikleri için eniştesi de olmak şartı ile erkek gecesi yapmaya karar vermişti. Ablası sağolsun yarım saat başımızın etini yemişti. En sonunda enişteyi Hâle ablanın üstüne salarak kandırmıştık.

"Kapıyı sök gir amına koyim! Patlama!" Sonunda kapı açıldığında Mert'e kısa ve sinirli bir bakış attıktan sonra elimdeki poşetleri tabiri caizse bok gibi kapının önüne bıraktım. "Boş yapmada bir işe yara!" diye mırıldandım içeriye doğru ilerlerken.

Mert arkamdan küfür ede ede poşetleri alırken salona giriş yaptım. Kemal enişte, Arda ve Görkem vardı. Kaşlarım çatılırken kısa bir an etrafa bakındım. Hakan yoktu?

Kendi kendime homurdanarak Arda'nın yanına oturdum. Saçma sapan bir şekilde Hakan'ın neden olmadığını sorguluyordum...

Midem kasılırken Kemal eniştenin konuşmasını dinlemeye başladım. "Çok durmam ben, haberiniz olsun da sonra dır dır etmeyin" dedi, hemen ardından kumandayı alarak "Yemek yer kalkarım" diyerek devam etti sözüne.

"Tamam da?" diye mırıldandı Arda ve ekledi. "Eve gidersen, Hâle yenge seni gördüğü gibi koşa koşa fuhuş baskını yapmaya gelir"

Arda'nın konuşmasının ardından kaşlarım çatılırken "Sokakta mı kalsın adam" dedim. Bakışları bana dönerken sessizce "Bir zahmet kalsın, sarhoş bir şekilde basılıp terlik yemek için çok gencim" diye fısıldadı.

Ufak bir kıkırtı döküldü dudaklarımdan. Arda değişik çocuktu, insanı her hali ile mutlu edebiliyordu mesela...

Kulağımın dibindeki, Arda'nın yüzünü iterek kolunu çimdikledim. "Alkol mu aldınız amına koyim?" dedim sessiz bir şekilde. Kemal abi muhtemelen ne boklar yiyeceğimizi anlıyordu ama sesini çıkarmamayı seçmişti. Hâle ablanın gazabı büyüktü tabii...

Arda ile biz mal mal bakışırken gözlerimi devirerek kafamı çevirdim. Bakışlarım anında Görkem ile birleşmişti, aklımda dönüp dolanan soruyu soracak olmak midemin kasılmasına sebep oluyordu. En sonunda dayanamayıp "Hakan nerde?" diye mırıldandım. Evet, o mallığı yaptım.

Kısa bir an ufak bir şok yaşamış gibi gözlerime takılı kaldı. Kaşlarım çatıldı, tuhaf birşey mi sormuştum? "Cem ve Murat ile beraber gelecekmiş öyle dedi" diye mırıldandı hemen ardından.

Olumlu anlamda kafamı sallayarak onayladım onu. Bakışlarımı çekmeden hemen önce kısa bir an yüzünü inceledim, sevimli duruyordu. Yani öyleydi de...

Bir dakika, ne!?

Kendi kendime iç savaş yaşarken gözlerimi pörtleterek hızlı bir şekilde kapıdan içeri giren Mert'e döndüm. Noluyor bana?

Ben kendimi anlayamaz iken Mert ile beraber Hakan, Cem ve Murat da gelmişti. "Hoş geldiniz" diye konuştu Kemal abi. Ufak tefek merhabaların ardından koyu bir sohbet dönmeye başladı.

Adapte olamıyordum. Maç konusundan bir anda Murat'ın karı muhabbetine dalmıştık, kafam çok karışıktı. Bir anda bütün keyfim uçup gitmişti resmen.

"Neden saçma şeyler düşünüyorum?" dedim sessiz bir şekilde, kendi kendime homurdanarak. Bir anda sohbetin bütün odak noktası bana yönelmişti.

"Ne?" diye mırıldandım. Herkes boş boş yüzüme bakarken şaşkın bir şekilde gözlerinin içlerine bakmaya başladım. Cem'den ufak bir kıkırtı sesi duyuldu. "Hayırdır kanka?" dedi Arda tek kaşını kaldırmaya çalışarak, başarısız olduğu için komik gözüküyordu.

Güldüm, "Asıl size hayırdır, noluyor olm" dedim ve ekledim. "Herkes beni izliyor"

"Kendi kendine konuşan sensin hergele" dedi Kemal abi. Kaşlarım çatıldı, "Kimi düşlüyorsun lan! Abov!" diyerek araya girdi Murat. Bok olasın Murat! "Karı kız varda söylemiyor musun yoksa?" diye mırıldandı Arda.

İki dakikada ortamı kadın hamamına çevirmişlerdi. Mükemmel!

Yüzüm buruşurken, karnım kasıldı. "Yoksa?" dedi Mert ve ekledi. Tamam, malca bir soru geliyor. "Suna ile devam mı? Bu aralar çok sıcak kanlısınız?"

Şaşkın bir şekilde Mert'e döndüm. "Ne alaka lan gerizekalı!" diye homurdandım. "Mal mal fikirler sokma milletin kafasına" diyerek devam ettim sözüme. Ben dahil herkesin aklını karıştıracaktı şerefsiz!

"Niye dalgınsın o zaman?" dedi Hakan, sessizliğini bozarak. Kısa bir süre bakıştık. "Artı puanlarım düştü böyle giderse sınıfta kalacağım" diye mırıldandım. Yalandı...

Sadece sorularından kaçmak için ufak bir yalandı, o kadar.

"Ne zamandan beri okulu önemsiyorsun amına koyim?" dedi Görkem. O an yalan konuştuğumu anladığına yemin edebilirdim. Gözleri yanıp tutuşan bir merakla yüzümde dolaşırken, "Babam sıkıntı" diye kısa bir yalan daha salladım.

İnanmadı! Yalanımın kuyruğunu yakalamış gibi öylece gözlerime bakarak kafasını olumlu anlamda salladı.

Farkındaydım, farkındaydı ve farkındaydık. Tedirgin oldum, ama gece boyu bunu onlara belli etmemeye çalıştım. Kısa bir süre sonra zaten konu dağılmıştı.

O an bazı şeylerden emin oldum; Görkem göründüğü gibi değildi.
Aynı şekilde, çok iyi rol yapıyordu. Üstelik çok kinciydi.

Hakan ise içindeki en ufak duyguyu bile gözlerine yansıtıyordu. Bakışlarından bile ne düşündüğü belliydi.

Garip ve anlayamadığım bazı şeylerde vardı; İkisinin de, bir anda üzerime gelip beni baskılamaya çalışması gibi...

ᕙ 🍁 ᕗ

NiaRex olarak iyi okumalar dileriz!

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

NiaRex olarak iyi okumalar dileriz!

Bölüm sonu

Ceberut Kölesi / Texting Serisi -1- [BxBxB]Where stories live. Discover now