Bl.9

12.6K 770 169
                                    

Selin ve Mehmet haberi alır almaz, Anıl'a destek olmak için hastaneye gelmişlerdi. Gence telaşla sarılan Selin "Ne oldu ameliyata aldılar mı Nazlı'yı?" diye sordu.

"Yok henüz almadılar."

Mehmet dudaklarını sıkarak "Umarım kurtulur Nazlı bu hastalıktan" diyerek omzunu sıktı.

Annesine bakan Selin "Melahat teyze üzme kendini göreceksin sağlığına kavuşacak Nazlı" diyerek ağlayan kadına da sarılarak teselli olmaya çalıştı.

Doktorla birlikte koridorda görünen Doğukan yanlarına geldikten sonra "Siz hiç merak etmeyin. Ben ameliyat için gerekli olan her şeyi hallettim. Biraz sonra kardeşini ameliyata alacaklar. Orhan Bey, beyin ameliyatları konusunda oldukça deneyimli bir hoca. Ona güvenebilirsiniz" derken elini uzatan doktorla tokalaştı Anıl.

"Doktorunuzun gönderdiği bütün sonuçları inceledim. Tümör oldukça riskli bir bölgede. Ama umuyorum ki başarılı bir operasyonla kızımızı beynindeki tümörden kurtaracağız."

"Hadi inşallah" dedi annesi ağlamaktan yorgun düşmüş bir yüz ifadesiyle.

Doktor yanlarından ayrılırken Doğukan'a bakan genç "Çok teşekkür ederim. Sana olan borcumu en kısa sürede çalışıp ödeyeceğim" dedi.

"Ne borcu? Çıkar aklından bunu!"

Anıl "Olmaz. Sana borçlu kalmam istemiyorum" diye ısrarcı olurken "Neyse bunu sonra konuşuruz. Önce kardeşin ameliyattan çıksın" diyerek omzunu sıktı.

Bu sırada yanlarına gelen genç bir kadın "Doğukan! Aşkım ben telefonu araba unutmuşum sanırım. Arabanın anahtarlarını verir misin?" diyerek gülümsedi.

"Tabiki!" dedikten sonra cebinden çıkardığı anahtarı ona uzattıktan sonra "Arabayı nereye parkettiğimizi bulursun değil mi bebeğim?" diye sordu kadına.

"Merak etme bulurum."

Anıl kalbinde büyük bir sızı hissetti arkasından bakarken giden kadının. Aralarındaki bu samimiyet onu aşırı derecede yaralamıştı. Onun günlerdir niye duygularıyla oynadığını anlamaya çalıştı. Bir kez daha babası haklı çıkmasına üzülmüştü istemsiz bir şekilde.

Telefonu çalınca ekrana baktıktan sonra "Şirketten arıyorlar. Bunu açmam gerekiyor. Kusura bakmayın" diyerek telefonla konuşmak için biraz uzaklaştı Doğukan.

Annesi "O mu ödedi şimdi Nazlı'nın ameliyat masrafını?" diye sordu kısık sesle Doğukan'a bakarak.

"Evet. Ama geri ödeyeceğim hepsini!"

"Bu hastane onların mıymış? Nereden tanıyorsun sen onu?" diye sordu bu defa merakla.

"Taksiden müşterim" derken kolundan çeken Selin kulağına yaklaşarak "Az önce gelen kadın aşkım mı dedi ona. Yoksa ben mi yanlış anladım?" diyerek baktı.

Mehmet "O da kadına bebeğim dedi" diye atıldı.

"Benim için önemli olan Nazlı'nın ameliyatı için yardımcı olması. Aralarındaki ilişkinin hiç önemi yok. Bence sizde takmayın bu kadar" derken umursamaz bir yüz ifadesi takınmaya çalıştı. Ama içten içe yaşadığı büyük bir hayalkırıklığıydı Anıl'ın.

Bu sırada hemşireler sedyeyle birlikte yoğun bakımdan çıkardılar küçük kızı. Anıl, annesi ve oradakiler heyecanla baktılar sedyenin yanına gelerek. Kadın "Allah'ım sen kızımı bana bağışla" diyerek tekrar gözyaşlarına boğuldu. Arkadaşları onları teselli etmeye çalışırken ameliyathaneye girip kapıyı kapattılar.

Çaresizce beklemeye koyuldular. Telefonla konuşması biten Doğukan, Anıl'ın yanına oturdu. Bu sırada elinde telefonla gelen kadın koridorda göründü.

TAKSİCİ //BxB//Final Yaptı Where stories live. Discover now