8 - Sen İyi Ol Yeter

11.5K 1.4K 1.5K
                                    

Gök gürültüsü dinene dek, Taehyung beni bırakmadı. Boynunun bana bir sığınak olmasına müsaade etti.

Sırtımı sıvazlayıp hafif hafif vurarak kulağıma şarkı mırıldandı. Böyle böyle dinginleşebildim. Gözyaşlarım dindi, hıçkırıklarım sakinleşebildi.

Başımı, gömülüp kaldığım o rahat noktadan ayırıp yüzünü görebileceğim ölçüde boynumu geriye çektim.

"İyi misin, tavşan çocuk?" Kısık sesi kulaklarımı doldururken, parlak irislerine bakarak başımı olumlu anlamda salladım.

Boynunu ve kıyafetinin yakasını gözyaşlarım sebebiyle sırılsıklam etmiştim. Bakışlarımın düştüğü noktaya doğru bakmaya yeltendiğinde, "Üzgünüm..." diye fısıldadım.

"Hiç sorun değil, kurur gider, önemli olan senin iyi olman." diyerek tek eliyle belimden tutmaya devam ederken, diğer eli yüzüme tırmandı. Parmak boğumlarıyla yüzümde kurumaya başlayıp cildimin gerilmesine yol açan gözyaşlarımı sildi.

"Sen iyi ol, yeter tavşan çocuk."

"Yanıma gelmek zorunda değildin... Üstelik sen de benim gibi dersin ortasındaydın." Ufak tefek kesintiler yaşadı kelimeler dudaklarımdan dökülürken. Ağlamam kesilmiş olsa dahi, hıçkırıklarım tam anlamıyla dinmiş sayılmazdı.

"Yalnız kalmanı istemedim. Kötü hissettiğini bile bile derste kalmaya devam edemezdim. Seni bulabildiğim için gerçekten sevindim."

Dudaklarım titrerken gözlerimi kırpıştırarak ona baktım. "Ben de geldiğin için çok sevindim..." diye fısıldadım ve duraksadım.

"Beni yalnız bırakmadığın, bulmak için çabaladığın için çok teşekkür ederim." Bana şu zor anımda tek iyi gelen, travmama ilaç olan tek kişi sensin Taehyung...

"Rica ederim güzeli- güzel gözlü tavşan çocuk." diyerek kucağında benimle birlikte oturduğu klozetin üstünde kıpırdandı.

Bitkin bir şekilde gülümsedim. Travmam çok fazla tetiklenmeden Taehyung beni bulmuştu.

"Ben... Kucağından kalkayım." dediğimde ensesini sıvazladı. Yanağımın içini kemirerek kucağından kalkarken, hızla ellerimden yakalayarak bana yardımcı oldu.

"Gerçekten iyisin değil mi?" diye sordu kendisi de peşimden ayağa kalkarken. "Şimdilik." dedim fısıltıyla karışık bir şekilde.

"Bir sonraki gök gürültülü sağanak yağışına kadar iyiyim." diye ekledim. Kabinin kapısını açıp dışarıya çıktık.

Keşke her gök gürültüsünde yanımda olabilse diye geçirdim içimden. Taehyung, bana gerçekten iyi geliyordu.

"O zaman da yanında olurum. Ne zaman gök gürlemeye başlarsa, bir şekilde yanında biterim." diyerek bana göz kırptığında, kendimi frenleyemeyeceğim kadar garip bir hisle sarsıldım.

Vücuduma saldıran o cesaretle, uzanıp Taehyung'un dudaklarına minicik bir öpücük kondurdum, lakin ne yaptığım gerçeğiyle yüzleşince utanç içinde hızla geri çekildim.

Taehyung'un yüzü şokla çarpılmış ve iki parmağı onu öpen dudaklarına kapanmıştı.

"Ö-özür dilerim." diye panikle fısıldayıp koşarak tuvaletten çıkarken, "Tavşan çocuk, dur." diye arkamdan seslenmesini işittim.

Ama durmadım. Saç diplerimden ayak parmak uçlarıma dek uzanan o sıcaklık bedenimi büsbütün ele geçirmişti.

Gerçekte sevgili değildik ki... Formaliteden sevgili olmuştuk ve ben... Aniden vücudumu sarsan deli cesaretiyle onu öpmüştüm.

VAGRANT REPAIRMAN • TAEKOOK ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin