MAHPERİ||ARABA YARIŞI VE KAHVALTI

85 13 50
                                    

İyi okumalar, iyi eğlenceler!

Satır arası yorumlarınızı bekliyorum.


Kumru

"Hocam bizim burada ne işimiz var?!" Diyen Beste'ye gülerek cevap verdi sayın matematikçimiz.

"Hocam demeyin burada, karizmamın çizilmesini istemem.."

İstemsizce gülerken bakışları bana döndü ve göz kırptı. "Ne oldu Kumru? Neye güldüğünü söyle beraber gülelim."

Sırıtmayı sürdürürken gürültüden dolayı sesimi yükselterek "Ama açık veriyorsunuz hocam, olmaz böyle..." dedim. Biraz kafamı yakınlaştırıp diğerine nazaran daha alçak sesle devam ettim. "..Çaktırmayın öğretmen olduğunuzu."

Cevap verecekken yanına sert görünümlü bir adam gelmiş konuşmaya başlamışlardı.

Dudağımı bükerek etrafımı izlemeye koyuldum. Çağrı ortaya öylesine araba yarışlarına gidelim demişti. Son derece efendi hocamız da anında kabul etmiş tanıdığının mekanına gidebileceğimizi söylemişti.

Hem bad boy hem öğretmen.

Pıt pıt.

Kafamı iki yana salladım. Hava kararmaya başlamıştı.

Buraya gelmeden önce evlere dağılmış üzerimizi değiştirdikten sonra bizimkilerle buluşarak Demir Asaf hocanın attığı konumla gelmiştik. Boş, terk edilmiş bir araziydi geldiğimiz yer aslında. Ormanın içerisinden çıkmıştık bu alana. Köşede içeceklerin olduğu bir bar alanı vardı. Barmenler oldukça coşkulu bir şekilde şovlarını sergiliyor kalabalığa heyecan pompalıyordu. Karanlık ortamı aydınlatmak için uzun meşaleler dikilmişti belli aralıklarla. Birkaç tane oturmak için çok temiz durmasa da daha iyi bir şeyin yakışmayacağı iki basamaklı oturaklar vardı.

Arkadan gelen Burak'lar bize yetiştiğinde konuşarak bar tarafına ilerlemeye başlamıştık. Ben içmek istemiyordum, Demir hocaya bir defa daha rezil olmamak için, Beste'ye de uyarımı yapmıştım zaten. Gerisi içerse içsindi. Çok da tın...

"Kardeşim chivas regal'le Baileys fırlat buraya. Kızlar siz? "

Beste iç çekti. "Bana alkolsüz bir şeyler söyle." Kafamı salladım. "Bana da aynısı."

Burak kafasını sallayıp barmene geri döndü.

O bizim için de bir şeyler sipariş ederken kalabalığı incelemeye devam ettim. Bizden değişik tiplerdi. Kitaplarda okuduğumuz kötü kız- erkek tipleri doluydu. Siyah giyinimli, küpeli, dövmeli ve itiraf etmeliydim ki biraz ürkütücü duruyorlardı.

Ben siyah bir yüksek bel, leğen kemiğinin orada yırtmaç bulunan pantolon ve beyaz büstiyerle klasik kombinimi yapmıştım. Saçlarımı uzun zaman sonra küçük kıvırcıklar haline getirerek koyu bir göz makyajı tercih etmiştim.

Beste benim aksime biraz daha cesur takılarak çok severek aldığı siyah mini sayılacak bir elbise ve üzerine kırmızı ceketle uyumlanmıştı. Saçlarını ise alttan bağlamış keskin yüz hatlarını çıkartmıştı ortaya.

Süzmekten sıkılıp bana renkli kadehi uzatan Çağrı'dan gülümseyerek aldım ve ilk yudumumu beklemeden içtim.

Karışık meyveli kokteyl...

Severiz.

"Bizim çılgın hoca nereye kayboldu lan? "

Burak, Çağrı'nın sorusuna omuz silkti. "Ne bileyim...Daha demin buralardaydı, gelir şimdi."

MAHPERİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin