SERENDİPÇE

0.15

Ada kahraman'dan

Bugün günlerden büyük gündü dersin bitmesine beş dakikadan az bir süre kalmıştı. " Off çalmadı gitti bu zil de çalsa da çıksak ya." Baran isyan bayraklarını çektiği sırada Caner karşı sıradan Baran'a ters bir bakış atmıştı.

Zil çalmış bahçede Alyeska'ların gelmesini bekliyorduk. Bir kaç dakika bekledikten sonra Aspar'ın yanında Alyeska geliyordu. yavaş adımlarla yanımıza yaklaştıktan sonra "Brocum kızların işi varmış gel biz beraber gidelim." Aspar konuşmaya başladığında Baran doğum gününü unuttuğumuzu düşünüyor olacak ki lafı ikiletmeden ilerlemeye başladı.

Sahile oldukça yakın bir yerde metrodan inmiş ilerliyorduk. "Ayy kızım ben çok heyecanlıyım ya hem Derin' de geliyor." Alyeska heyecanla konuşurken bende onun kadar heyecanlıydım. "Bende çok heyecanlıyım ya hep Baran'ın doğum gününü kutladık ama bu sefer çok farklı." Dedim.

Yaklaşık bir saat süren bir uğraştan sonra mekanı ayarlamış sıra abimi arayıp Derin'i almasını söylemekti. Rehbere girip abimi aradım ve Derin'i alması gerektiğini söyledim. Alyeska'yla birlikte eve gitmek için metroyu beklemeye başladık. Evlerimizin oraya geldiğimiz de Alyeska'yla vedalaşıp apartmana girdim. Abimlerin gelmesine az bir süre kalmıştı, eşyalarımı odama bırakıp duşa girdim. 15 - 20 dakikanın ardından çıkıp kendime bakım yaptım odama geçicekken Derin gelmişti " Hoş geldinn" diyip sıkıca sarıldım çok özlemiştim. " Hoş buldum, nasıl özledim seni ya." Bir daha sarılıp " Ben de ya üzerimi giyineyim ben, sen de eşyalarını alıp yanıma gel çabuk." Onaylayıp çantasını alıp yanıma geldi dolaptan elbisemi çıkarıp yatağa bıraktım. " Yani bana söylemedin ne yapacağımızı bir tek ben mi bilmiyorum yoksa kimse bilmiyor mu?." Diyip yüzme baktı. "Abinle senin haberin yok diğerleri biliyor yoksa hem sen hazırlansana ne bekliyorsun?" Dedim ve hazırlanmaya başladım.

Ne kadardır hazırlanmaya çalışıyorduk bilmiyorum ama zaman epeyce geçmişti. Derin hazırlığını bitirmiş şekilde otururken bende işimi bitirmek üzereydim. Tamamen işim bittiğine artık gitmek için hazırdık. Telefonu alıp Alyeska'yı aradım ve Baran'ı onların getirmesini istedim.

Baran Demir'den

Hâlâ doğum günümü unuttuklarına inanamıyordum normalde her sene kutlardık ilk Ada'nın aklına gelirdi hatta. Şimdi unutmuş olmaları garip gelmişti. Olsun kaç yaşına adam oldum yeter ya ne doğum günü. Aspar'la evlere gittikten sonra mesaj bildirimi geldi telefonuma. 

Aspar: Yarım saatte hazırlan şık giyin annemle yemeğe çıkıcaz. 

Ben ne alaka lan mesajına cevap verip hazrılanmaya başladım. Siyah bir gömlek ve siyah kot pantolon giyinip aynanın karşısına geçip saçlarımı düzeltim. Tam o esna da babamla annem odaya girdi '' Doğum günün kutlu olsun oğlum iyi ki doğmuşsun'' diyip sarıldılar o an aklıma Derin geldi o da yanımızda olsaydı ama çook az kaldı kısa bir süre sonra yanımıza o da gelicekti. '' Teşekkür ederim siz unutmamışsınız:'' annem kaşlarını çatıp '' Kim unuttu ki?'' diye sordu '' Ada ve ekiptekiler bu kadar zaman kutladılar ilk defa kutlanmayınca kötü oldum bir an. Hem Derin' i de özledim ben.'' diyip saçlarımı tekrar düzeltmek için aynaya döndüm '' Eee nereye gidiyosun böyle hazırlanmış peki?'' dedi babam '' Aspar annesiyle yemeğe çkıcakmış beni de çağırdı ben de gidiyorum.'' dedim. Babam elini omzuma koyup cebinden kutu çıkarıp bana uzattı. '' Bu da bizden sana küçük bir hediye.'' kutuyu açıp anahtar çıktı içinden hemde motorsiklet '' Hadi canım şaka bu ya teşekkür ederim.'' diyip boyunlarına sarıldım. ''Çok hızlı kullanmamak suretiyle her yere gide bilirsin.'' dedi annem o esna da telefonum çaldı Aspar arıyodu ve beni aşağıda bekleyip ağaç oldukalrını söylediler. Hızlıca ayakkabılarımı giyip aşağı indim. '' Çok şükür be oğlum hadi gidelim geç kalıcaz.'' Aleyska' ya bakıp ''Brocum sen de geliyosun demek he annnen nerde Aspar?'' arbanın koltuğuna oturup '' Annem gitti bekliyor bizi. '' tamam dercesine kafamı salladım. Aleyeska arkadan uzanıp uzanıp radyoyu değişip dururken '' Aley yeter kafam çorba oldu ya.'' son birkez daha değişip '' Yaa napiyim güzel şarkı yok aaaa:'' 10- 15 dakika sonra arkadan gözlerim bağlandı ''Aley yapma  yine o kötü şakalarından çıkar şunu.'' gülerek '' Sanane be böyle kal biraz açarsan küserim senden bir şey yapcaz senle.'' dedi. Oflayarak ''Küçük çocuk gibisin lan gelmedik mi daha nereye gidiyoruz beni mi öldürüceksiniz iki piskopat.'' Alyeska kahkaha atmaya başladı Aspar kafama vurarak '' Olum seni öldürüp napıcam başıma iş mi alıyım yani.'' gülerek kafamı salladım 5 dakika sonra araba durduğunda kapımın olduğu taraf açıldı " Elimi tut lan." Aspar' in elini tutup " Kim bilir ne bok yiyorsunuz he." Dedim " Basamak var şimdi üç tane yavaş çık" ayağım takılır gibi oldu " Basamaktan çıkarken ayağım kayıyordu", " Dikkat et bebeğim", " Aynen yaaa" diyip gülmeye başladık. Aspar'ın durduğunu hissettiğimde ben de durdum birden bandana açıldığında" İyi ki doğdunuzzzzz" diye bir bağırış oldu doğdunuzzzzz mu? Kafamı sola çevirdiğim de Derin yanım da benim gibi şaşkın bir şekilde bakıyordu. Hemen gidip sarıldım " Güzelim çok özledim seni iyi ki doğdun." Dedim. " İyi ki doğdun canımın içi." Diyip sıkıca sarıldık. Sonra herkes teker teker gelip doğum gününüzü kutladı ve en son her şeyim gelip " Doğum günün kutlu olsun bitanem iyi ki doğdun iyi ki hayatımdasın yeni yaşın  sana uğur getirsin, hep yanında olucam her yaşında her günün de seni çok seviyorum." Diyip sarıldı ve yanağımdan öptü. Hep beraber uzun masaya oturduk Derin ve beni yan yana oturtup Ada elinde pastayla beraber geldi. Pastanın bir tarafı Galatasaraylıydı diğer tarafı da makyaj malzemeleri olan figürler vardı tam da Derin' e göreydi. Hep bir ağızdan tekrar 'iyi ki doğdunuz' diyorlardı. Ada gelip belime sarılıp "Dilek dile ve öyle üfle." Ben de ona bakarak " En büyük dileğim sendin ve kabul oldu." Dedim gülerek elini hafifçe vurarak " Kroluk yapma bee." Dedi saçlarından öpüp mumları üfledik. Herkes bir aradaydı çok güzeldi çok mutluydum en sevdiğim insanlarla birlikteydim. "Evet şimdi hediye zamanı" ellerini vurarak Alyeska yanıma geldi " İyi ki doğdun brocum." Diyip hediyesini verdi. Şaka mı yapıyordu bu son çıkan Galatasaray formasıydı ve aşırı güzeldi. Teşekkür edip sarıldığım zaman  Aspar yanıma gelip "Tamam tamam lan ahtapot gibi yapıştın sevgilime bırak." Dedikten sonra o da hediyesini uzattı Açtığım sırada gözlerime inanamıyordum. Gerçekten elimde tuttuğum şey FİFA 2023 müydü yoksa hayal mi görüyordum? Aspar'a sarıldım ve konuşmaya başladım. "Oğlum çok teşekkür ederim ya aşırı mutlu oldum, bunu tutuyorum çünkü elimde şuan." Dediğimde herkes kahkaha atmaya başlamıştı. Ada yanıma geldi ve konuşmaya başladı " O zaman bende uyumlu bir hediye vereyim." Dedi ve elinde zorla taşıdığı hediye paketini uzattı. Açtığımda bu sefer ben dahil herkes şok olmuştu çünkü şuan önümüzde PlayStation 5 duruyordu. "Hadi canım sen şaka yapıyorsun." Dediğimde Ada kahkaha atarak başını salladı hayır kesinlikle şaka yapmıyordu bu Annemlerin hediyesinden sonra aldığım sen iyi hediyeydi. Onu kolumun altına alıp sarıldığımda Ayaz'ın kıpkırmızı suratıyla karşı karşıya kalmıştım. O da daha fazla bu duruma karşı gelemeyeceğini anlamış olacak ki o da orta boy bir paketi önüme koymuş ve gerçek bir abi gibi omzumu sıvazlayarak doğum günümü kutladığı sırada paketi açtım. Abi herkes şaka mı yapıyordu çünkü şuan önümde orta boy çanta şeklinde bir gramafon duruyordu teşekkür edip sarıldıktan sonra sıra Yaman'a gelmişti göz ucuyla önce Derin'e baktı ve sonra hediye paketini uzatıp " İyi ki bizimlesin kardeşim." Dedi ve sarıldı. Paketi açtığımda bir senedir istediğim saat beni karşılamıştı. Duru elindeki paketle tam karşıma durdu "Aslına bakarsan ne alacağımı bilemedim o yüzden ilk tanıştığımız güne gitti kafam. Umarım beğenirsin nice yıllara." Dedi ve elini uzattı belli hâlâ Ada'dan çekiniyordu kolumu onun omzuna atarak "Sen artık benim kardeşim sayılırsın Ada'dan çekinmene gerek yok." Dedim. Gülümseyerek Ayaz'ın yanındaki yerini buldu. Sıra güzelime gelmişti. Derin'ime. Elindeki paketi bana uzattı " İyi ki doğdun canımın içi." Dediğinde gözlerimin gerçekten dolduğu ikinci ana şahit olmuştum. Sarıldıktan sonra paketi açtım o da Ayaz'la bağlantılı bir hediye almıştı. Bir Sezen Aksu plağı.

Sıra sıra herkesin hediye Faslı bittikten sonra sıra Derin'in hediyelerine gelmişti. Alyeska bir makyaj seti almıştı ve bu tam Derinlik bir hediyeydi. Aspar bir kitap almıştı dün Derin gelir gelmez bu kitaptan bahsetmiş o da kulak misafiri olarak bunu almıştı. Ada oldukça Derin'e yakışan bir seyahat çantası almıştı çünkü onun bırak şehir değişikliğini ülke değişikliği yapmaya bayıldığını en iyi o bilirdi. Her şeyi bildiği gibi. Ayaz tam Derin'e uygun bir elbise aldığında Duru'dan yardım aldığı aşikardı. Yaman'ın onca olaydan sonra Derin'e bir hediye almasını beklemiyordum ama o Derin'e içinde bir gezegenin tam ortasında yanlız başına kitap okuyan bir kız olan bir kar küresi almıştı. Elbette hediye anlamı olan bir hediyeydi. Duru kelebekli bir kolye almıştı. Derin henüz Duru'nun varlığına alışmaya çalışıyordu ama ona çok içten sarılmıştı. Benim kardeşimdi işte. Sıra bana gelmişti. " Küçükken annemin telefonunu kaçırır zorla fotoğraflarımızı çekerdin. Artık annemin telefonunu kaçırmana gerek yok elbette ama onun o minicik ekranda kalmasını istemiyorum. O yüzden bunu almak istedim. İstediğin her anı kaydet. Anı yaşa ve bir şeyleri erteleme ne olursa olsun." Dediğimde bana sarıldı ve fotoğraf makinesini alıp hepimizin fotoğrafını çekti.

Uzun zamandır geçirdiğim en iyi doğum günüydü ve ben çok mutluydum. Hoş geldin yeni yaşım, yeni yaşanacaklarım ,yeni başarılarım , yeni dostum, devam eden eski dostluklarım ve hoş geldin yeni aşkım.