12. Bölüm 🎭

17 3 2
                                    

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn

Jisung derse girememişti. Aslında herhangi bir şey olduğundan dolayı değildi ancak hocanın herkesin önünde onu azarlamasındansa sonra girmeyi tercih ederdi.

Kimseyi bulamayınca kantinde oturup telefonuna bakmaya başladı. Eli kendiliğinden Minho'yla olan mesajlaşmalara girmiş duruyordu.

Telefonu kapayıp çantasının üstüne koyup başını masanın üstüne koydu.
" İyi misin pek iyi gözükmüyorsun?"
Jisung duyduğu sesle başını kaldırdı.

Önüne Minho oturmuş ona bakıyordu. Tam da ne zaman onu düşünse nasıl yanında beliriyordu?

" Bir şeyim yok. Sadece kafam karışık. Bir de derse geç kaldım işte girmedim sonra da hoca azarlar diye."

" Sanki çocuğuz gibi azarlamaları yok mu? Dersine gelen sanki çok dinliyor da."

"Neyse kafa dinlemiş oldum sen neden geldin?"

" Gelmeyim mi?"

" Hayır o yüzden demedim biliyorsun. Yani ders ortası ya o yüzden dedim."
Masanın yanına koyduğu tuvali göstererek " Hocaya göstermem gerekti. Ama dediğin gibi dersi varmış bende dolaşmaya başlamıştım"

" A bakabilir miyim acaba?" Diyerek Jisung başını eğip masaya dayanmış büyük poşete baktı.

" Aslında daha bitmedi ama bakabilirsin." Minho tuvali poşetinden çıkarıp masanın üzerine çıkardı. Gazete kağıtlarından yapılmış bir resim vardı.

" Daha bu kompozisyon bitmedi ama geri dönüştürülebilir şeyler kullanıyoruz asıl amaç o." Minho etrafa dağılmış bir kaç gazete parçasını da toplayıp her şeyi geri yerine koydu.

" Siz neler yapıyorsunuz peki derslerde?"

"Teori dersleri filan oluyor. Eğlenceli aslında ama idare eder. Bu arada sen partiyi hatırlıyor musun sen son neler olduğunu yani?"

Minho birazcık gerilmiş yanlış bir şey mi diye düşünürken tedirgin bir şekilde cevap verdi. " Hayır bir şey mi oldu yoksa?"

" Yok canım bende pek hatırlamıyorum sonlarını. En son Seungmin'le seni taşıyorduk gerisi yok." Minho rahatlamış bir şekilde derin bir nefes verdi ve " Bir ara biz ikimiz çıkalım böyle parti vesilesiyle değil de takılmak amacıyla."

Minho bunu dedikten sonra Jisung durmuş ve " Elbette yapalım. Dersi bir daha kaçırmadan hemen erkenden çıkayım ben." Minho ayağa kalkmış görüşürüz diye el sallarken. "Jeongin' i unutma iki güne buluşuyoruz yine baş başa değil ama olsun."

"Tamam o iş bende merak etme." Diye seslendi Jisung yürürken.

Neden böyle utandığını anlamamıştı. Resmen bahane uydurup kaçmıştı çocuk gibi. Minho' nun ona söyledikleri gayet açıktı değil mi? Baş başa buluşmak istemek. Jisung bir anda sanki koşacakmış gibi hızlı yürüdüğünü fark etmiş durup derin bir nefes verirken zilin çalmasıyla sınıfa girmişti.

Ders çıkışı eve giderken planı anlatmak için Felix'i arayıp ulaşamayınca Changbin' i aradı.

"Alo Jisung neden arayıp duruyorsun." dedi Felix fısıldayarak.

" Felix sana ulaşmaya çalışıyorum kaç saattir asıl sen neden açmıyorsun telefonunu?"

" Ya sinemadaydık film izliyorduk di mi Changbin? Changbin? Ya filmin ortasında uyunur mu yazıklar olsun.

Daha film başlamadı ki reklam var ayrıca sinemada telefonla konuşulur mu sana yazıklar olsun asıl ?

Film başlamadı daha kendin dedinn"

Wanna Bet? // Minsung ✓Where stories live. Discover now