Bölüm 5

95 11 10
                                    

Dudakları dudaklarıma deydiği anda içimi Çağatay'ın müthiş kokusu sardı. Ellerini belime doladığında istemsizce ellerimi ensesinde hissettim. Birbirimizden ayrıldığımızda bize bakan görevlileri gördüm. Yanaklarımın kızardığını hissedebiliyordum. Kısa ama güzel bir geceydi. Arabada hiç konuşmamıştık. Evin önüne geldiğimizde ise beni belimden tutup kendine doğru çekip tekrar o muhteşem dudaklarıyla buluşturdu. Annemin ve Mert'in evde olmadığı için pencereden bakarlar diye bir korkum yoktu ve rahattım. Göz göze geldiğimizde tam sırası olduğunu düşünüp "Evet." Dedim. Şaşkın bir şekilde "Ne!"dedi. Gülümseyip "Çıkma teklifini kabul ediyorum."dedim. Çağatay dişlerini göstererek gülümsedi ve beni belimden kavrayarak kendine çekti ve tekrar öptü. Bir günde üç öpücük , bu bana bir hafta yeterdi.

ÇAĞATAY'IN ağazından
Onu öptüğümdeki duygularım dile getirilemiyordu. "Evet."dedi. Neye cevap verdiğini unutup "Ne!"dedim. Bana gülümseyip "Çıkma teklifini kabul ediyorum."dedi. Ona gülümsedim belinden kavrayıp kendime çektim ve onu tekar öptüm. Dudaklarımız ayrılıp göz göze geldiğimizde "Ben eve gireyim."dedi. Ona gülümseyip tam ağazımı açıp bir şey söyleyecektim ki "Hoşçakal SEVGİLİM."dedi. "Sevgilim? Buna alışsam iyi olucak."dedim gülümsiyerek. Eve girene kadar bekleyecektim , anahtarları çevirdiğinde bahçelerinden tam evime geçecekken Miray yere yığıldı. Hemen yanına gittim , yere eğildim "Miray , Miray aç gözünü Miray."derken Mert ve Miray'ın annesi Derya Hanım geldi. Mert "Ne - oluyor burada?"derken Miray'ı yerde baygın olarak gördü. Derya Hanım "Miray."diyerek elindeki çantasının kenara fırlattı.

MİRAY'IN ağazından
Gözlerimi açtığımda her yer bulanıktı. Bulanıklık yavaş yavaş düzeliyordu. Karşımda Mert,annem,Çağatay ve doktor olarak tahmin ettiğim beyaz önlüklü bir bayan duruyordu. Tam konuşmak için ağazımı açmıştım ki doktor "Kendini yorma lütfen."dedi. Ama ben "Neredeyiz? Neden buradayız."sorarken Çağatay'ın gözlerinin kızarık olduğunu gördüm "Atak geçirdin."dedi. Anlamamış gibi bir yüz ifadesiyle Çağatay'a baktım sözüne devam edip "Yani bayıldın."diyerek düzeltti. Annem yanıma gelip tekrar ağlamaya başladı "Anne ne - oluyor sadece bayıldım tansiyonum felan düşmüştür."dedim. Mert ve Çağatay doktorla konuşmak için odadan çıktıklarında annem de arkalarından gitti. Bende annemin dışarı çıktığını görüp üstümdeki örtüyü kenara attım. Kapıya gittim konuştuklarını duymak için kapıyı araladım. Çağatay'ın sesini duydum "Nasıl yani kafasında avm var derken?"diye sordu. Doktor "Beyninde tümör var ve bayağa ilerlemiş."dedi. Çağatay'ın odaya yaklaştığını görüp yatağa geri döndüm. Kenara fırlattığım örtüyü üstüme geri çektim ve ellerimi yüzüme koyup ağlamaya başladım. Çağatay ağladığımı görünce adımları hızlandı ve yanıma geldi "Neden ağlıyorsun canım?"dedi. Ellerimi çekip ona baktığımda ellerimin ıslandığını görüp Çağatay'ın sorusuna karşılık verdim "Doltorla konuştuklarınızı duydum."dedim. Tekrar ellerimi yüzüme doğru getirip ağlamaya devam ettim. Çağatay bir şey söylememişti annem ve Mert geldiğinde Çağatay "Biliyor."dedi. Mert Çağatay'a yaklaşıp yakasına yapıştı "Sen söyledin."dedi. Ayağa kalktım "Hayır."dedim. "Siz doktorşa konuşurken kendim duydum hem benden saklamayı mı düşünüyoduz?"diyerek bağırdım. Mert ellerini Çağatay'ın yakasından çekti ve dışarı gitti annem de Mert'in arkasından gitti. Çağatay bana yaklaşıp yanağımdan süzülen yaşları eliyle sildi. "Biraz uyumak istiyorum."dedim. "Tamam ben dışardayım."diyerek dışarı çıktı. Kafamda olan o şey tümör onunla savaşabilecekmiyim diye düşünürken uyuya kalmışım...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 02, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MED CEZİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin