1.Bölüm

2.1K 65 12
                                    

"İzlemez olur muyum babacım? İzledim tabii ki!" Diye sitem ettim babama. Beşiktaşın teknik direktörü Özgür Yıldız'ın TRT'deki röportajdan bahsediyordu.

"Özgür gelmiş gördün mü?" Özgür hoca sadece Beşiktaşın teknik direktörü değildi. Aynı zamanda babamın çok eskilerden bir dostuydu. Babam da daha önce futbolcuydu. Beşiktaşta oynamıştı uzunca bir süre. Fakat sakatlanınca bırakmak zorunda kalmıştı. Devam edememişti sonra da. O zamanlar ben küçüktüm tabii ama Özgür hocayı net bir şekilde hatırlıyordum.

"Gördüm gördüm. Aradın mı?" Dediğimde cevabı biliyordum.

"Aradım tabii hemen. Nasıl mutluydu var ya!" Babamın söyledikleriyle tebessüm ettim.

"Özgür hoca iyidir ya! Seviyorum onu!" Kıkırdadı.

"E herhalde. Neyse kızım, hadi ben de yatmaya gidiyorum. Annen gitti yine beni yalnız bıraktı!" Dediğinde kahkaha attım.

"İyi geceler babacım!" Dediğimde beni tekrarladı ve telefonu kapattı. O telefonu kapattığında ben de biraz sosyal medyada takıldım.

Canlı yayın açmaya karar verdiğimde odaya geçtim ve üzerimdeki tişörtü çıkartıp, salaş sade bir tişört giydim. Saçımı başımı da düzelttikten sonra tripodu ayarladım ve telefonumu yerleştirip yayını açtım.

Kısa sürede yayına gelmeye başlayanlarla kısa bir sohbet etmiştik. Yayın dolduğunda sorulan sorulara cevap veriyordum. Yani yetişebildiklerime.

"Hangi kokuları kullanıyorsun?" Sorulan soruyla tebessüm ettim.

"Yani çok fazla koku değiştiren bir insan değilim. Sabit koku bence daha iyi." Ekranda sürekli değişen yorumları okuyup, yakaladığım soruları cevaplıyordum.

"Tarzın çok iyi yalnız!" Okuduğum yorumla tebessüm ettim. "Teşekkür ederim."

"Bu işlere nasıl başladın?" Soruyu okuduktan sonra kısa bir an düşündüm.

"Önceden de istiyordum bu sektörlere girmeyi. Ama çok cesaret edemiyordum açıkçası. Sonra üniversiteye başladım. O sıralar da sosyal medyayı aktif kullanmaya başlamıştım. Sonra bir şekilde tanındım." Dedim ve durup yorumları okumaya devam ettim.

"İnfluencer olmak isteyenlere be söylemek istersin?" Soruyu okuduktan sonra cevapladım.

"Her işin getirdiği bir sorumluluk var. Bu işi öylesine yapanlar da var, profesyonelce yapanlar da var. Ben ikisi de değilim. Ama yapabildiğimin en iyisini yapmaya gayret ediyorum. Sadece bir ciddiyeti olduğunu bilmenizi isterim. Bir de hemen pes etmeyin. Sabır önemli bir şeydir." Cevaplayıp geçtikten sonra okuduğum soruyla derin bir nefes aldım.

"Özgür Yıldız tekrar geldi. Nasıl hissediyorsun?" Soruyu okuduktan sonra yüzümde ister istemez bir tebessüm oluştu.

"Özgür Yıldız'a ayrı bir hayranlığım var ya. Çok kral adam. Babamla tanışıyorlardı, ben de o zamanlar küçüktüm görmüştüm. Hâlâ daha babamla görüşürler ara ara. Zamanında az sözlerini paylaşmamıştım. Tekrar Beşiktaş'a gelmesi çok iyi oldu. Gerçekten en karanlık gecenin sabahında güneş doğuyordu. O da bizim güneşimiz cidden. Tepemize yeniden doğdu ve gözümüzü açtı. Sözleri beni her zaman etkilemiştir. Hatta story olarak atmıştım lisedeyken sözlerini!" Diyip kendime güldüm.

"Ne zaman Beşiktaş'lı oldun?" Okuduğum sorunun ardından gülümsedim. "Beşiktaşlı olmadım, doğdum. Yani ben doğduğum andan itibaren evin içinde başka bir takımın adını duymadım. Sonra da tabii bir yerden sonra merak ettim. Araştırmaya başlayınca da beni cezbetti. Sonrası felaket ama. Her maçta babama yalvarma seansım oluyordu. Yani benim için tek bir takım var gibi bir şey. Herkes Beşiktaş'lı olmasın, ben Beşiktaşlı doğduğum için gayet mutluyum!" Birden yine sevdam kabarmıştı. Konunun ne ara bu kadar futbola girdiğini anlamaya çalışıyordum. Konuyu değiştirmek için diğer soruları okumaya başladım.

TRANSFER 6 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin