20

249 29 27
                                    

.
.
.
"Dediğin şekilde dizdim, şimdi ne yapmam gerekiyor?"

Dokuz tanrının mini heykellerini bir çember şekli alacak şekilde dizmiş, ve ortasına kalan üç heykeli -senin, büyükbabanın ve Hoori'ninkileri- koymuştun.

"Bilemiyorum, bu heykellerin gerçek dünyada bile olmamaları gerekirdi!" (Hoori)

Tanrılar bu dünyaya gerçekciliğinden ötürü 'gerçek dünya' derlerdi. Ancak ilk yaratılan dünya seninki değildi.

"Tanrıların heykelleri insan dünyalarına inemez, görünüşlerinin tasvir edilmesi yasaktır! O çok sevdikleri tanrıların insan vücuduna sahip olduğunu fark eden insanlar kendilerinden bir farkları olmadığını düşünür ve ibadetini keser!" (Hoori)

Hoori bir kaç saniyeliğine bir hata yaptığını ve cezalandırılacağını düşünmüştü, ancak bir anda korkusu uçup gitmişti. Neden korkuyordu ki? Dokuz tanrıdan mı? Düşen dokuz tanrıdan mı? Onlar artık yoktu bile.

"Büyükbaban, o kaç yaşındaydı?" (Hoori)

"Ne? Bu ne alaka şimdi?"

"Cevap ver Haru." (Hoori)

"En fazla 70'lerindeydi!"

"Imkansız." (Hoori)

Büyükbabanın heykeline eğilip inceledi.

"Bu taşları onun onun oyduğunu farz edersek, büyük baban yüzyıllarca yaşamış olmalı." (Hoori)

Kendi heykelini tuttuğu anda heykelin gözlerindeki yakut mücevher parlamaya başlamıştı.

"Şifre: - - - -?"

"Şifre mi??" (Monoma)

Hoori artık emindi, gerçek dünyada sihir yoktu. Bu teknoloji başka bir dünyaya aitti.

"Şifrenin ne olduğunu bilmiyorum!"

"Büyükbabanın adı ne demiştin?" (Hoori)

"Ha? Adı mı?

Adı Haruto Suzuki'ydi, ancak evdekiler genelde ona kısaca Haru derdi..."

"Yani sana kendi ismini vermiş, ipucu olarak...

Şifre: H-A-R-U!" (Hoori)

"Şifre doğru!

Kayıt oynatılıyor..."

"Bu şey nasıl çalışıyor?" (Haruto)

"Aptal! Kenara çekil bu hafıza taşları en az iki insan dünyasına bedel!" (Hachiman)

"Beni bir daha göremeyecek olmandan değil de bu taşların fiyatından mı endişeleniyorsun!" (Haruto)

Büyükbabanı ve Hachiman'ı görebiliyordun, aynı benliğini öğrenmek için kullandığın ekranda olduğu gibiydi.

Büyükbaban fazlasıyla genç duruyordu, bir ona bir de Hachiman'a baktın. Hachiman hiç hâyal ettiğin gibi değildi, omuzlarına gelen gelişi güzel kesilmiş sarı saçları ve seninki gibi yeşil gözleri vardı.

Ve en önemlisi, Hachiman gülümsüyordu. Hoori gözlerine inanamamıştı, Hachiman genelde kavga çıkarmaya hazır, oldukça sinirli birisiydi; bu kayıtta olduğu gibi arkadaşlarıyla eğlencesine dalga falan geçmezdi yani.

Monoma Neito x Reader - My Hero AcademiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin