"Selam," dedim Gonca'nın yanına otururken. Dersim erken bitmişti ve Gonca da kendi dersine girmemişti. Aşırı üzgün görünüyordu. Karton kahve bardağımı masanın üzerine bıraktım.
"Selam."
"İyi misin?"
"Eh işte."
"Neden derse girmedin sen? Şeyda ile mi tartıştınız yine?"
Sıkıntıyla ofladı.
"Yok ya tartışmadık. Hatta aramız hiç olmadığı kadar iyi. Tek sorunumuz sevgilisi."
Kaşlarımı yukarı kaldırıp indirdim. Gonca için hiç kolay bir durum değildi bu.
"Yavrum elimizden bir şey gelmiyor malesef."
Kafasını kaldırıp bana baktı.
"Gelmiyor. Ama ben artık yoruldum. Bak benimle dalga geçiyor sanıyorum bazen. Yani sanki iki sevgilisi var biri ben biri de o çocuk. Ne yapmaya çalışıyor bu? Kadınlardan hoşlanmıyor ama bana farklı davranıyor bazen."
"Bunu o mu söyledi?"
"Neyi?"
"Kadınlardan hoşlanmadığını."
"Aslında söylemedi. Ama öyle olsaydı eğer lezbiyen bir çift gördüğünde tuhaf tuhaf bakmazdı."
Dudağımı aşağı doğru kıvırdım. Tuhaf bir durumdu bu.
"Aman neyse boşver şimdi onu. Kendi derdimle seni boğuyorum."
"Hayır be, saçmalama," dedim. Gonca sırıtmaya başladı.
"Ee yengem nerede?" dediğinde ben de aynı şekilde sırıttım.
"Yenge deme. Daha bir şey yok ortada."
Aslında yenge demesi hoşuma gidiyordu ama Gonca bu, Rüya'nın yanında da ağzından kaçırabilirdi bu kelimeyi.
"Nasıl bir şey yok ortada? Kızım öpüştünüz siz!" dediğinde sesi yüksek çıkmıştı.
"Şş! Biri duyacak!" deyip etrafa bakındığımda Tuğçe'yi yanımızdan geçerken gördüm. Bana kısa bir bakış atıp hafifçe gülümsedi. Anlamsızca ona bakıp kafamı çevirdim.
"Özür dilerim," dedi Gonca. "Umarım Tuğçe duymamıştır."
"Duymadı sanırım. Öyle olsa gülümsemezdi."
Kafeteryadan çıkarken karşıdan Rüya'nın geldiğini gördük. Kalbim yine bağımsızlığını ilan etmişti. Rüya bizi fark edince kocaman gülümsedi.
"Selam," dedim yanımıza geldiğinde.
"Selam."
"Naber?" dedi Gonca sırıtırken. Rüya ona baktı.
"Çok iyi Gonca. Senden?"
"Ben de iyi. Hadi siz takılın. Ben derse gidiyorum," deyip yanımızdan gitti. Rüya ile birbirimize baktık.
"Dersin bitti mi?"
"Evet. Senin?" deyip gözlerine baktım.
"Daha bitmedi. Mola verdik. Ben de bir kahve alayım dedim."
"Beraber oturabiliriz eğer istersen."
"Olur," deyip gülümsedi. Kafeteryaya geri girip Rüya için bir kahve aldık ve oturduk. Ne konuşacağımı bilmiyordum açıkçası. Sadece onu izliyordum.
"Resmin kurudu. Mükemmel görünüyor ayrıca."
"Teşekkür ederim. Kuruduysa artık istediğin yere asabilirsin," deyip gülümsedim ben de.
