45.BÖLÜM

5.7K 197 6
                                    

Tamam kızım o zaman her şeyi sana anlatacağım dedikten sonra herkese dönerek biraz daha bekleyin oturun hep beraber bu konuyu konuşacağız çünkü artık her şeyin ortaya çıkması gerekiyor dediğinde Miran sanki her şeyi biliyor gibi daha çok öfkelenmeye başlamıştı oturduğumuz sıra babam.






derin bir nefes alarak ellerini ellerimin üzerine koyup avuçlarının arasına koydi şimdi kızım bundan kaç yıl önce hatırlarsanız hepinizi bağ evine gönderip kurmalarla birlikte orada günlerce bekletilmiştik çünkü o zaman Cemal amcan maalesef Mira'nın amcası Mustafa'yı vurmuştu ve Mustafa şu anda yurt dışında tedavi görüyor ayakları sakat oldu onlar onunla uğraşırken ben de Cemal amcanı reddettim çünkü her seferinde boşu boşuna başımızı belaya sokmaktan asla vazgeçmiyordu ben mahmut'la aynı sene aynı yerde askerlik yaptık Mahmut benim için kardeşten öteydi bunu bilmesine rağmen hiç bir şey ortada yokken gidip cemal'i vurması çok saçmaydı ve bunu defalarca onu uyarmama rağmen yapmıştı Mahmut iyiyi merhametli yüreğiyle karşıma dikilip eğer kızlarından birini benim oğluma verirsen bu kan davası kesinlikle sürülmeyecek ve dinlenilmeyecek kimse de ondan bahsetmeyecek dedi ve ben bunu yapmak zorundaydım eğer buna karşı çıksaydım ne Ramazan ağabeyini kimse tutardı ne miranı kimse tutardı Miran amcasının intikamını almak için elinden geleni yapardı dediğinde Miran başını kaldırıp bana bakarak evet anlamında başını salladgida ve bana gelince seni vermek gibi bir şey aklımın ucundan bile geçmiyordu Mahmut bir gün ansızın beni aradı seni benden istedi bundan 3 yıl önceydi o yüzden Suna ablanı nişanlandım çünk bu değil seni istiyordu ne kadar vermek istemesem de kan yerine kızımı asla vermek istemiyorum dediğimde o kan yerine gelmeyecek benim evime benim kızım olarak gelecek dedi ve baktığım kadarıyla da sana çok iyi sahip çıkıyor dediğinde hüzünle ikisinin gözlerine baktm içimdekileri artık dökmek istemiyordum çünkü artık bunun hiçbir önemi yoktu babama bakarak evet Mahmut Baba bana çok iyi bir baba oldu beni gayet iyi de savundu elinden gelinceye kadar kayın babalık değil babalık yaptı bana ama biliyorsun Baba koma olarak giden kadının ne kadar ezildiğini ve ne kadar gurur kırıcı olduğunu sen bunları hepsini bana yaşattın baba

Ellerini omuzuma koyarak mecburdum kızım diyorum ya sana evlatlarımdan vazgeçmek istemiyordum eğer Ramazan abinin benim yüzümden ölseydi kendimi asla affetmezdim senin yerinin en azından iyi olduğunu yaşadığını bilmem bile bana yetiyordu ama onu mezara gömmek Allah hiç kimseye bunu göstermesin bu çok büyük bir acı olurdu kızım beni anla ve beni affet dediğinde babama bakarak galiba o da haklıydı derin bir nefes alıp babama ihtiyacım vardı ona sımsıkı sarılmama ihtiyacım vardı ellerimi avuçlarının arasına çekerek babama öyle bir sarıldım ki hıçkıra hıçkıra ağladim sesim o kadar yüksek çıkıyordu ki öbür taraftan oturan miran ayağa kalkarak yanımıza gelip beni babamdan ayırıp lütfen artık ağlama tansiyonun yine düşecek yine hasta olacaksın dediğinde ona baktığımda öyle bir gözleri kara bir şekilde bakıyordu ki sanki yüreğindeki her şeyi görebiliyordum koluma girerek eve gitme zamanımız geldi dediğinde beni kendinle birlikte kunagin kapısından çıkararak arabaya   oturduğumda halen ağlıyordum hem de sesim yüksek çıkacak bir şekilde ağlıyordum kimseyle vedalaşmamıştım Ramazan abim her ne kadar bana sarılmak istese de Suna ablam elini Ramazan abimin ellerinin üstüne koyup bana gelmesini engellemişti şimdi sırası değil diye sesi geldiğinde anladığım kadarıyla Suna Ablam benim çok yıprandığımı farkındaydı

Arabaya binen Miran hızlı bir şekilde sürmeye başladı yüksek  bir tepeye geldiğimizde Arabanın kapısını açıp beni dışarıya çıkararak ellerini omuzlarıma koyup kendine doğru çekerek sımsıkı sarılmaya başladı derin derin nefesler alıp vermeye başladığında dudaklarını ayırıp konuşmaya başladı senden ilk başta o yüzden nefret etmiştim senin çirkin olup güzel olup beni hiç ilgilendirmiyordu çünkü ben sana nefretle doluydum ailene nefretle doluydum amcamı ben öyle bir seviyordum ki onun sevgisi yüreğimde dağ gibiydi ama senin amcan onu bacağında vurarak sakat bıraktı şu anda yurt dışında 3 yıldır tedavi görüyor ve halen tedaviyi karşılık vermiyor biliyor musun ne kadar acı bir şey insanın en çok sevdiği Yaralı ve ona yardım edemiyorsun amcamın psikolojisi tamamıyla bozulmuş bir şekilde her konuştuğumda telefonun üzerinde ben yine yürüyecek miyim demesi benim yüreğimi paramparça ediyor



Kara Peçeli Sultan Kuma Töre. +)18.Where stories live. Discover now