3. bölüm

981 51 48
                                    

Uzatmadan başlayalım<3

...

Melissa'ya baktığımda kimseyle sohbet etmeden telefonuyla ilgileniyordu.

Kime yazıyorsa artık.

Ebrar kolumdan çekiştirerek "Şimdi olan bütün olayları unutup keyfimize bakıyoruz. Anlaştık mı?" dedi, bir yandan da gülümsüyordu.

Kafamı dağıtmak istediğim için kabul ettim ve alkollü bir kokteyl alıp kızların yanına geçtik.

Mümkün olduğunca ona bakmamaya çalışıyordum çünkü bakışırsak bütün enerjimin düşeceğini biliyordum.

Saat biraz daha ilerledikten sonra sanırım herkesin başı çok ağrıdığı için suspus olmuşlardı.

Ben çok içmemiştim bu yüzden kendimi iyi hissediyordum ve Ebrar da aynı şekildeydi.

Onlar sohbet ederken bende telefonumda geziniyordum. Kızlar ne kadar ısrar etseler de eğlenecek halim yoktu.

Kendimi Melissa'yı unutmaya hazır olduğumu düşündüğüm için galerimde olan fotoğraflarımızı siliyordum. Yukarıdan bir mesaj gelmişti.

Evet. Melissa'dan

Melissa:)
Biraz konuşalım mı güzelim?

Siz
Yesli'ye yazacaktın herhalde

Melissa:)
Hangi Yesli? Yesli diye biri benim hayatımda yok

Siz
Anlamadım Melissa şaka falan mı yapıyorsun???üzgünüm ben bu şakaların için geride kaldım

Melissa:)
Emma ben artık Yesli ile birlikte değilim :))

Siz
Şimdi mi aklına geldi gerçekten ayrıca ben artık yokum Melissa. Sen benim için sadece bir takım arkadaşısın.
                                                            00.24        ✔️✔️

Ve maalesef konuşma "görüldü" ile sonlanmıştı. Tam karşımdaydı. Bi anda yüzü düşmüştü.

Ben son mesajımı yazıp telefonumu sessize almıştım ve masaya koymuştum.

Gözü sürekli üstümdeydi. Arada bende ne yaptığını merak edip kafamı kaldırıyordum ve göz göze geliyorduk.

O gözlerini çekmemekte ısrarcıydı. Son yazdığım şeyden sonra üzülmeyip sinirlendiğini yumruk yaptığı ellerinden anlıyordum.

Saat gece 1'i geçince hep birlikte kalkmaya karar verdik.

İlk antrenmanımız yarından sonraki gündü o yüzden o kadar geçe kalmıştık.

Ebrar'la birlikte çıkışa doğru ilerlerken arkadamdaki Melissa bir anda kolumdan tuttu ve Ebrarla ikimiz şaşkın bir ifadeyle arkamızı döndük.

Sessizce fısıldadı kulağıma "konuşabilir miyiz?"

"Sana söyledim. Konuşulacak bir konu yok. Anlamadıysan yazdığım mesajları bir kere daha okuyabilirsin."

"Emma. Konuşmamız lazım."

Ebrar araya girerek "Melissa, daha fazla konuşursanız işi daha da batırıcaksınız ve birbirinizi yine üzeceksiniz. Başka zaman"

Kolumu sonunda bıraktı.

Bakışların üzerimizde olduğunu anlamak çok zor değildi.

Ebrarla arabaya binip eve geldik ve yol boyunca hiç konuşmamıştık.

"Ya sanırım ben Meli-"

"Hayır hayır hayır. Şu an bunları konuşmak doğru değil. Yatalım daha fazla geç olmadan. Yarın güzel güzel konuşuruz ve antrenmana kadar Melissa ile iletişime geçmeyeceksin. Tamam mı?"

"Ama... Tamam sen bilirsin."

"Hadi yatalım artık. Yorucu bir gündü ama kızlar seni çok sevdi"dedi gülümseyerek.

Bende gülümsemeye çalışarak "Peki. İyi geceler aşkım" dedim ve yatak odama gidip üstümü değiştirdim ardından da uyumuşum hemen.

~ilk antrenman günü~

Sabah 8 gibi uyanmıştım. Bugün ilk antrenmanımız vardı ve çift antrenman günüydü. Sabah antrenmanı 9 da diğer antrenman ise öğleden sonra 4'de olacaktı.

"Ebraar"

"Hmhm"

"Hadi uyanman lazım artık"

Boğuk bir sesle "Neden"

"Kızım antrenman var bugün hadi kalk 1 saat kaldı çabuk"

"Nerde adalet be"

"Kahvaltımız hazır olana kadar kalkmazsan seni almadan giderim bak"

"Oo ne yiyeceğiz ki"

"Yulaf ve granola."

"Offf of!"

Ebrarı ayılması için kendi haline bıraktım ve yulaflarımızı pişirmeye gittim. Maalesef yulaf yemek zorundaydık.

Yulaflarımızı hazırladım ve masaya koydum. Ebrar da gelmişti ve hızlıca yiyip hazırlanıp evden çıktık.

...

Evet karşınızda dünyanın en sıkıcı ve kısa bölümü;((

Normalde daha yazardım ama aklıma hiç bir şey gelmedi

Ama merak etmeyin bugün en az bir bölüm daha atıcamm

Aklınızda fikir varsa ve paylaşmak isterseniz lütfen dmden gönderinn

<33

beautiful liar | melissa vargasTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang