10. bölüm

550 36 31
                                    

Aralarda yorumları unutmayıınn

...

"Neden bana soğuk yapıyorsun?"

"Çok belli değil mi emma"

"Söyler misin artık sorun ne?"

"Ebrar!"

"Ne!? Sen ciddi değilsin sanırım Melissa. O benim en yakın arkadaşım. Kardeş dediğim insan ya! Sen nasıl olurda böyle düşünebiliyorsun?!"

"Her saniye dibindesin kızın! Fotoğraf çekilirken kolunu üstüne atmalar falan? Ne oldu kızım sana sen eskisi gibi değilsin!"

"Ebrar hakkında tartışmaya kapalıyım Melissa çünkü ortada tartışılacak bir konu yok! Bir yanda kardeşim bir yanda sevgilim! Sence karşılaştırmak mantıklı mı?!"

"Eğer bu seviyede bir kardeşlikse evet! Mantıklı!"

"O zaman sen ve zehradan bahsedelim birazda! Ha? Ne dersin?! Hoşuna gider mi!?"

"Zehra ile konunun hiçbir alakası yok Emma!"

"ULAN EBRARLA NE ALAKASI VAR?!"

"EBRAR FARKLI! BEN EBRAR GİBİ DAVRANMIYORUM ZEHRAYA!"

"O YÜZDEN BENİM DEĞİL DE ZEHRANIN YANINDASIN DEĞİL Mİ!?"

"EMMA SENİNLE DAHA FAZLA TARTIŞMAYACAĞIM BEN GİDİYORUM VE DÜŞÜNMEK İÇİN 1 HAFTAN VAR! NEDEN BÖYLE YAPTIĞIMI DÜŞÜN DAHA SONRA TEKRAR KONUŞALIM!"

Bu sözleri gözümü doldurmuştu. Söylemeye çalıştığı şey tamamiyle iğrençti. Zehra ile yakınlığının farkında değil sanırım. Şu an o kadar haksız ki...

Gözümün dolduğunu görünce "emma öyle demek isteme-" diyecekken sözünü kestim.

"Melissa çık git şu odadan."

"Ne?!"

"BENİ DUYDUN ÇIK GİT ŞU LANET ODADAN!" Sesim yükselmişti ve daha sözüm bitmeden hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştım.

Daha sonrada sessizce gitti odadan. İlk başta onu kırdığımı düşünsemde bahsettiği şey akıl alır derecede değildi. Ve umarım... umarım bu ilişkimizin sonu değildir. Onu seviyorum ama beni çok kırdı bu bir gerçekti. Gerçekle yüzleşip pişman olması, benim için yeterliydi.

~

1 saat boyunca odamdan çıkmamıştım. Sanırım onlar da villanın karşısındaki beache gitmişlerdi çünkü zehra sürekli melissayla fotoğraf paylaşıyordu.

Dış kapının açılma sesini duymuştum. Sanırım bana bakmaya ebrar gelmişti. Çünkü 'emmaaamm prensesim çık artık odandan bebeğin geldiiiiiiihh' diye bağırmıştı. Onların 1 saattir odamda ağladığımdan haberleri yoktu tabi. Grubumuza ben uyuyup dinleneceğim yazmıştım.

Daha sonra ebrar kapımı tıkladı.

"Emma aşkım açsana şu kapını. Güzel yüzünü esirgeme benden."

Daha nereye kadar burada kalacağım diye düiünüp kapıyı açmaya yöneldim.

Açtığımda saatlerdir ağladığım her yerimden belli oluyordu. Kıpkırmızı gözlerim, şişmiş göz altlarım ile berbat bir uyum sağlıyordu.

"Laaannn kim üzdü bebeğimi!!!!!!" Dedi düşen yüzüyle ve ben bunu duyunca daha çok ağlamaya başladım. Daha fazla dayanamayıp ona sarıldım. Sanırım bu bana iyi gelecekti.

Ağlayarak konuşmaya çalışıyordum.

"E-ebrar" diyebildim ve hüngür hüngür ağlamaya devam ettim.

"Şş şimdi anlatmak zorunda değilsin güzelim. Sakin ol ben buradayım." Sesi huzur veriyordu. Onu KARDEŞİM gibi seviyordum gerçekten.

Elimden tutup yatağa oturttu.

"Sakin ol. Hepsi geçecek."

...

E bide bayıl istersen feriha

Çok içime sinmeyen bir bölüm oldu yine:((

Bugünkü maç için de konuşmak gerekirse ders çıkarmamız geren bir maç oldu. Ha bu arada handanımı korkutan pislik yakalanmış çok mutluyum ama hala korkuyorum nedense.

Oylamayı unutmayın bebişleriiimm

Sevgilerimle...

beautiful liar | melissa vargasWhere stories live. Discover now