30.Yıl

311 23 19
                                    

Bu bölüm GulsumCelik195 isteği üzerine yazılmıştır. Keyifli okumalar.

Not: Alanur ve Ziya yıllar önce ayrılmadılar.

Sabah
Ilk gözlerini açan Alanur oldu. Aklına ilk gelen şeyle gülümsedi. Bu gün onların evliliğinin 30.yıldönümüydü. Evet,şuan göğsüne başını koyup kalp atışlarını dinlediği adamla geçirdiği 30.yıl. Neler neler yaşanmıştı bu 30 yılda ama onlar hem iyi hem de kötü günleri birlikte geçirmeyi, bir-birlerinin elini hiç bırakmamayı başarmıştı.
Ziya bu güne çok önem verirdi. Her yıl uyanır-uyanmaz Alanur'a sarılıp öper,iş yerini çiçek bahçesine çevirir,akşam onu ya romantik bir yemeğe ya da sinemaya götürürdü. 
Hissettiği kıpırtıyla adamın uyandığını anladı. Başını biraz kaldırıp
A: Günaydın
Dedi ve adamın yanağına küçük bir buse kondurdu.
Z: Günaydın
Dedi Ziya da uykulu sesle.
Z: Saat kaç?
A: 7:15
Z: Benim işe gitmem lazım. 8:30'da toplantım var.
Diyip ayaklanıp banyoya girdi Ziya ve Alanur'u yatakta yalnız bıraktı. Alanur kendi-kendine "Uykusu var hala. Kendine gelince hatırlar. Unutması imkansız" dedi ve o da kalktı yataktan.

Alanur aşağı inip güzel bir sofra hazırladı. Çayları doldururken Ziya'nın merdivenlerden indiğini görüp gülümsedi.
Z: Benim çıkmam lazım
A: Kahvaltı etmeyecek misin?
Z: Vaktim yok,sana afiyet olsun. Görüşürüz.
Neredeyse kaçar gibi çıkmıştı adam evden. Bu günü unutması bir kenara, çıkmadan önce Alanur'u öpmemişti bile. Alanur'un bir şey yemeğe hevesi olmadığı için kahvaltı sofrasını toplamaya başladı

Evde fazla durmamış hemen galeriye gelmek istemişti. Ziya'nın sabahki tavrı kırmıştı onu. Tamam,son zamanlarda yoğun olduğu için unutabilirdi evlilik yıldönümünü Alanur bunu anlayışla karşılardı. Sonuçta çocuk değillerdi ya. Ama sabah Ziya onun yüzüne bile bakmamıştı. "Acaba istemeden kalbini mi kırdım?" Diye düşündü Alanur ama son zamanlarda kavga bile etmemişlerdi ki. Bunları düşünürken Ziya aradı. Alanur gülümseyip "Kesin takvime baktı ve hatırladı" dedi kendi kendine. Fazla beklemeden açtı telefonu
A: Efendim,Ziya
Z: Alanur,ben bu gün eve geç geleceğim çok işim var şirkette. Sen beni bekleme akşam, uyu tamam mı?
A: Tamam...
Z: Senin sesin niye tuhaf?
A: Ziya,ben istemeden seni kırdım mı?
Z: Hayır,o nereden çıktı?
A: Öylesine sordum,boşver. Görüşürüz
Z: Görüşürüz.
Telefonu kapatıp kenara bıraktı. Yüzü daha fazla düşmüştü. Aklındakileri bir kenara bırakıp işine odaklandı. 

Akşam 20:30
Alanur eve erken gelmek istemediğinden biraz fazla oyalanmıştı galeride. Katy arayıp izin istemişti bugünlük,yani evde yalnız olacaktı. Elini çantasına götürüp anahtarını çıkardı. Kapıyı açmak istediğinde zaten açık olduğunu görüp şaşırdı. Yavaşca içeri girip Ziya'yı sesledi.
A: Ziya,evde misin?
Cevap gelmedi. Biraz daha ilerleyip neredeyse merdivenlerin yanına geldi
A: Ziya,evde misin?
Diye tekrar etti ama yine ses gelmedi. Alanur korkmaya başlamıştı. Tam o anda arkadan beline sarılan eller ufak bir çığlık atmasına sebep oldu. Ziya ona arkadan sarılmış,başını omzuna koymuştu. Alanur kimin olduğunu farkedip derin nefes alırken Ziya onun açık omzuna minik bir öpücük kondurdu.
A: Ödümü kopardın,Ziya
Z: 30.yılımız kutlu olsun,sevgilim...iyiki sen...
Kadın gülümsedi. Adamın karnında birleştirdiği ellerinin üstüne ellerini koydu ve kendini biraz daha ona yasladı
A: Unuttun sandım...
Z: Dünden beri bunun için hazırlanıyorum. Katy bile bu yüzden izin aldı senden,ben konuştum onunla. Hiç unutur muyum? 30 yıl önce bu gün benim ilk en mutlu günümdü ve senin sayende asla son olmadı. Şansım olsa her gün kutlarım evliliğimizi...
Alanur yüzünü ona çevirdi ve ellerini boynunda birleştirdi. Ziya'nın elleri de hemen onun belini kavradı
A: Seni çok seviyorum...Hala ilk günki gibi aşığım sana...
Ziya yüzünü onun yüzüne yaklaştırdı,artık burunları bir-birine değiyordu. Ziya aşkla baktı kadının gözlerine
Z: Senin adını çağırır kuşlar,
    Yıldızlar senin simanı yansıtır.
    Seninle başladı milat,asırlar...
    Geleceği bize çağırır.

Akıl mı Kalp mi?Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu