3| KEFENSİZ RUHLAR

78 21 67
                                    

Bölüm şarkısı;Simge/Prens&Prenses

Yorum yapmayı ve lütfen oy vermeyi unutmayınız iyi okumalar<3


"KEFENSİZ RUHLAR"

Uzun uzun sohbet etmiş geçmişi çok sık yad etmiştik. Geçmişten konuşmayı fazla sevmiyordum çünkü geçmiş geçmişte kalmadığı sürece geleceğe zarar verirdi. En çokta saygı duyduğum anılarıma...

Çok yorulmuştum ve hala açtım, Ateş yine eskilerden konuşmaya başlayınca bana gına gelmişti. Gülümseyip ayağa kalktım, '' Nereye? '' Eliz'in gıcık eden sesiyle sinirle ona döndüm, ''Sana hesap vermemi gerektirdiğini düşündüren ne?'' Masada Altan Altan sürekli laf sokuşundan sonra patlama yaşamıştım, o da sanki sert çıkışımı bekliyormuş gibi sinirle ayağa kalktı tam karşımda durdu, ''Bana bir daha ses tonunu yükseltme. '' kaşlarımı kaldırıp onu baştan aşağı süzdüm. Ardından cevap vermek için alayla sırıttım tam ağzımı acıyordum ki,
'' iAkademinin tesisinde olduğumuzu unutmasan mı Eliz! ''

Ateş'in sesiyle kaşlarımı çatıp Ayaz' a baktım yanlış hatırlamıyorsam en yakın tesise gidiceğimizi söylemişti akademinin tesisine geleceğimiz değil. Akademinin tesisinden önce üç tane daha tesis vardı ama o buraya mı getirmişti bizi, yine beni hayal kırıklığına uğratmıştı bana söylediği tüm sözleri her zaman çakışmak zorunda mıydı?!Akademiye geri dönmek istemiyordum ama beyefendi yine bana sormadan kendi bildiğini okumuştu.

Sinirle ona baktığımda onunda bakışları benim üzerimdeydi. elimle tesisin arka bahçesini işaret edip ona baktım,
''Konuşalım. Ayaz bey bence konuşalım!"

Rahat bir tavırla oturduğu yerden kalktı, arkama bile bakmadan tesisin arka bahçesine ilerledim. Bahçenin en ücra köşesine vardığımda, bir kaç adımla yanımda durdu, '' Dinliyorum. ''

Rahat tavrına karşılık hüzünle karışık sesimle ona baktım, ''Hayal kırıklığısın Ayaz. Sana ne zaman güvensem beni hayal kırıklığına uğratıyorsun. Sana güvendiğim tüm zamanlara lanet ettiriyorsun! Neden geri geldin ve neden tekrar hayatımın içine ediyorsun sevdiğim herşeyi aldın zaten ailemi sevdiklerimi sana olan inançlarımı... Neden ya neden geldin bana bir açıklama yap yoksa ben kafayı yiyeceğim! ''
Sonlara doğru bağırarak söylediğim cümlelerden sonra çok net hissettiğim sinir ve birşeyin yokluğuydu neydi tam olarak çözemiyordum ama kriz noktasına ulaştıracak kadar güçlü birşeydi. Nefesimi zorluyordu anlımdan soğuk terler boşalınca bir elimi ağaca yaslayıp normale dönmeye çalıştım.

Ayaz, endişeyle elini belime koyduğunda sinirle elini iteleyip doğruldum. Bana olan bakışları o kadar serti ki bence o da da en az benim kadar sinirliydi, ''Beş yıl Gece beş yıl. Ben seni beş yıldır ölü biliyorum nasıl birşey sen biliyor musun? Ölü sandığın birinin hergün mezarına gitmek kabulenememek ne kadar kötü biliyor musun? günün her saati yanında geçirdiğin mezarın boş olması! bilmiyorsun anladın mı? beni dinlemeden kaçmana bu sefer pek izin verecek değilim!'' Sesi ölüm sakinliğine sahip bir mırıltıyla çıkmıştı.

Ben onun aksine kriz eşiğinde olduğum için bağırarak konuşuyordum, '' Geldiğin yere defol git Ayaz anladın mı yorgunum ve senin saçmalıklarını dinlemek istemiyorum nefes almak istiyorum artık yeter tamam mı yeter sıkıldım sayende herşeyden sıkıldım sal beni ya! ''

Son cümleyi söyledikten sonra artık kalbimin basıncına dayanamadığım için yere bir ağacın dibine doğru çöktüm elimi saçlarıma sertçe geçirip bacaklarımı kendime doğru çektim ve yüzümü dizlerime koydum.

Düzensiz nefes alışlarım sakinleşecek gibi değildi gözlerimden akan yaşlar hızlanınca yüzümü komple dizlerime gömdüm yanımda hareketlenme hissetiğimde başımı daha fazla dizlerime gömdüm el sakinleştirmek adına ufak ufak dokunuşlarla saçımı okşamaya başladı, ama pek kendimde değildim istediğim birşey vardı ve sanki onu bana vermeleri için herşeyi yapıcakmış gibi hissediyordum, ama onun ne olduğunu bulamıyordum

KEFENSİZ RUHLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin