Kaybolan Sır

Ali Sezai & Güzide & Öykü

Öykü'yü aldıkları davadan 1.5 ay sonra, Tarıkla Güzidenin boşanma davasından 1 ay önce.
(2 dava arasında 2.5 ay var)

İpek, Güzidelerde kalmıştı. Güzide de Sezaiye gitmiş orda kalmıştı. İkisi de sabaha kadar sevişmenin yorgunluğu ile sabaha karşı uyumuşlardı.

İlk gözünü açan Sezai olmuştu. Güzide'nin alnına bir öpücük kondurur ve izlemeye başlar sevdiği kadını.

Bir süre sonra Güzide de uyanır. Ve karşısında ona gülen gözlerle bakan sevdiğini görünce daha da mutlu olur.

G: Günaydın sevgilim.

Sez: Günaydın yavrum.

Güzide Sezaiye iyice sokularak konuşur.

G: Biraz böyle kalalım.

Sez: Kalalım güzelim.

Diyerek üstlerine yorganı iyice çeker ve örter. Yarım saat sonra Güzide'nin midesi bulanır ve kalkıp hızlıca tuvalete gidip kusar. Sezai de hemen peşinden gider.

Sez: Yavrum iyi misin?

Diye sorar. Tam giricekken Güzide onu durdurur. Sezai mecburen durur. Sonra da odaya gidip kıyafet getirir. Tam o geldiğinde Güzide de tuvaleten çıkar.

Sezai, Güzide'nin alnını öperek konuşur.

Sez: Hadi yavrum giyin şunlarıda daha fazla üşüme.

Diyip giyindirmeye başlar. Güzide giyindikten sonra yatağa gidip uzanır. Sezai de peşinden gider. Yanına oturup saçlarını okşamaya başlar. Güzide, Sezai'yi yanına çeker ve başını göğsüne koyup gözlerini kapatırken, Sezai de sevdiği kadını iyice sarmalar.

Sez: Yavrum iyi misin gerçekten. Betin benzin attı.

G: İyiyim canım. Midemi bozdum galiba. Merak etme geçer yakında.

Sez: Peki güzelim. Ama geçmezse hemen söyle bana hastaneye gidelim.

G: Tamam canım söylerim. Merak etme gerçekten iyiyim.

Sez: Sana yiyecek bir şeyler getireyim mi güzelim.

G: Hayır canım. Sadece böyle kalalım şu an bir şey yiyemem.

Sez: Ama olmaz ki böyle yavrum.

G: Söz veriyorum açıkınca söyleyeceğim sevgilim.

Onlar öyle dururlarken Güzide uyuyakalmıştır. Sezai ise Güzidenin düzenli nefes alışverişini dinlerken kapı çalar. Sezai, Güzidenin kafasını yavaşça yastığa bırakarak kapıyı açmaya gider.

Oz: Sezai amca özür dilerim ikinizi rahatsız ettim ama hem bizim işimiz var hem de Öykü annemi çok istedi. O yüzden getirmek zorunda kaldım.

Sez: Olsun oğlum olur mu öyle şey. Tabii ki bize getireceksin. Hadi gel kızım içeri Ozan abi işini halletmeye gitsin.

Oz: Annem nasıl Sezai amca?

Sez: İyi uyuyor şimdi. Midesini üşüttü galiba. Dinleniyor o yüzden.

Oz: İyi şimdi dimi.

Sez: Evet iyi merak etme.

Ozan gidince Sezai, Öykü'yü içeri alır ve montunu çıkarır.

Sez: İyi misin prensesim.

Öy: İyiyim baba. Annem nerde.

Sez: Odada uyuyor prensesim. Anne uyanana kadar biz de senle birlikte ona kahvaltı hazırlayalım mı?

Öy: Olur hazırlayalım.

Baba kız birlikte mutfağa gidip kahvaltı hazırlamaya başlarlar.  Onlar hazılarken Güzide de uyanmış ve mutfağa gitmiş kapıdan onları izlemeye başlamıştı yüzümdeki tebessümle. Sonra mutfağa girer ve Öyküye sarılır, koklar ve öper.

G: Günaydın bebeğim. Nasılsın?

Öy: Günaydın. İyiyim ama seni çok özledim.

G: Bende seni özledim bebeğim.

Öykü, Güzideye sarılır. Güzide ise onu kucağına alıp öpüp koklamaya devam eder. Öykü de iyice Güzideye sarılır. Sezai ise onları gülerek izliyor bir yandan da kahvaltı hazırlıyordur.

Güzide kucağında küçük kızı ile birlikte salona gider. Sezai kahvaltı hazır olunca salona yanlarına gidip sarılır. Önce kızının sonra sevdiği kadını öper saçlarından.

Sez: Hadi bakalım güzelikler kahvaltı hazır.

G: Ben şu an bir şey yemek istemiyorum.

Öy: Ama ben babama hazırlarken yardım ettim.

G: Biliyorum bebeğim ama canım istemiyor.

Öy: Ben senle yemek istiyorum. Lütfen beraber yiyelim.

Sez: Canım Öykü haklı. Hiç bir şey yemeden olmaz. Eğer kötü olursan doktora gideriz.

G: Peki tamam yiyelim beraber. Hadi bakalım sofraya.

Güzide böyle diyince Öykü ona sıkı sıkı sarılır. Ve beraber sofraya oturup kahvaltılarını yaparlar.

Sezai sofrayı toplarken Güzide Öykü'ye sarılıp ona kitap okuyordur. Sezai de elinde battaniye ile yanlarına gelir ve onlara sarılarak üstlerini iyice örter. Kitap bitince Öykü Güzideye dönerek konuşur.

Öy: Anne hepimiz birlikte dışarı çıkalım mı? Dolaşalım biraz.

G: Olur bebeğim. Ben hazırlanayım çıkalım tamam mı?

Öy: Tamam anne.

Güzide hazırlanır ve beraber dışarı çıkarlar. Hava soğuk olduğu için bir alışveriş merkezine giderler. Önce biraz gezip kendilerine kıyafet alırlar.

Sonrasında Öykü bir oyuncak istediği için oyuncakçıya girerler. Oyuncağı aldıktan sonra Öykü acıktığını söyleyimce bir restoran girip yemek yerler.

O girdikleri yerde Tarık ve Yeşim de vardı. Onlar Sezgüz ve Öykü'yü görürler ancak Güzide ve Sezai onları görmez.

Yemeklerini yiyip kalkmış konuşuyorlardı.Tam o masanın önünden geçerken Öykü Güzideye dönüp sormuştu.

Öy: Anne bana bir tane de kitap alır mısınız?

G: Alırız tabii ki bebeğim. İstediğin kadar alabiliriz.

Öyle konuşa konuşa oradan çıkıp kitapçıya giderler. Hepsi istedikleri kitapları alıp eve giderler.

Hep birlikte evde geçerler. Biraz daha oturduktan sonra önce Öykünün odasına gidip onu uyuturlar. Sezai ve Güzide de odalarına geçip sarılarak uyurlar. Yarının onlara getireceği şeyleri bilmeden.