Ünlü Park şirketinin ceo'sunun oğlu Park Jimin gece arkadaşlarının ısrarı üzerine aileinden gizlin bara gider ve eve sarhoş dönünce yolda tecavüze uğruycakken tanımadığı bir sokak serserisi tarafından kurtarılır.O günden sonra 2 gencin hayatları değ...
YENİ KİTABA BAŞLAMAK İSTİYORUM İKİSİNİ AYNI ANDA YÜRÜTMEK ZORMU OLUCAK BİLMİYORUM AMA YAPSAMMI??
NEYSEE HİKAYEYE GEÇELİMMM
2 gün sonra: Genç çocuk aralarından ayrılalı tamı tamına 2 gün olmuştu.Her kes perişan haldeydi özelliklede Taehyung.Jiminim ve kendi ailesine kızıyordu.
Çocuğun ailesini elinden almamış gibi bide onu genç yaşta hayatından etmişlerdi.
Taehyung içindeki öfkeyi bastıramıyordu.Ama bir taraftanda Jiminin çerçivedeki fotoğrafını görünce gözlerindeki yaşlara engel olamıyordu.
Artık her kes yavaş yavaş dağılıyordu.Geri kalan sadece kendi ailesi,Yoongi ve ailesiydi Bayan Park maalesef ki,daha fazla dayanamamış hastaneye kaldırılmıştı.
Annesi ne kadar "hadi gidelim oğlum,kendini bu kadar harap etme" desede faydasızdı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
(Bu olayı hatırlayanlar çıkarmı?). Off göz yaşınıza dayanamıyorum yaa 💔
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Peki bunu hatırlayanlar olurmu?🥺
Taehyungun annesi ne kadar ısrar etsede onu ayıramamıştılar mezarın başından.En sonunda pes ettiler nasıl olsa içini döktükten sonra geri gelicek dediler oğullarının her gün burda sabahlayacağını bilmeden.
Yoongide yine öyle ikisidide oturmuş mezarın yanında ellerini yavaş yavaş toprakta gezdiriyorlardı.Yoongide öğrenmişti olanları gerçekten çok üzülmüştü kardeşine.
"Bana en son ne dedi biliyormusun hyung?" evet bunu söylememişti ilk defa açıyordu kendini.Yoongi bakışlarını karşısında ki,kardeşine verdi bu devam et demekti.
"Sen benim hayatımda ki, en büyük hayal kırıklığısın Kim Taehyung..." dedi bana hyung diyip ağlamaya başladı.Gerçi göz yaşları dinmemişti ki? Biri bitmeden diğeri ekleniyordu göz yaşlarının yanına.
"Miniğim bu toprağın altına bana küs gitti hyung..."
En son konuşmaları geliyordu miniğiyle aklına ağlaması dahada şiddetleniyordu.Yoongi ise şaşırmamıştı sadece ne diyeceğini bilmiyordu.
Her konuda fikri olan biri şu an ne diyeceğini kelimeleri nasıl toparlayacağını bilmiyordu.Cidden ne kadar zordu "arkadaşını" kayb etmek hayır hayır onlar arkadaş değildi kardeşten öteydiler onların ruhları bağlıydı bir birine.
Yoongi elini Taenin omzuna koyarak "Sadece dua et Tata Tanrıya Jimini seni affetmesi için" sesi o kadar kısık çıkmıştı ki,Taehyungun duyduğundan bile emin değildi.
"Ben Tyuzu teyzeye bakmaya gidiyorum sende çok oyalanma burda yarın yine geliriz tamammı?" biliyordu onun burda sabahlayacağını ama yinede söyledi.
Taehyung ise cevap vermedi bile aklında hala Jiminin son görüntüsü vardı.Son kez gülmüştü bu hayatta "benim yüzümden" dedi Tae kendi kendine "benim yüzümden oldu onu koruyamadım"ağlaması dinmek yerine dahada artıyordu.
Sonra yavaşca Jiminin mezarının yanına yattı eliyle hala ıslak olan toprağı okşuyordu."Meleğimm...beni duyuyormusun? Biliyorum cevap vermiyceksin ama beni affet olurmu?"
"Bana küsme biliyorsun dayanamıyorum...b-ben seni kırmaya kıyamam ki seni üzemem istesemde yapamam ama yaptım dimi *hıck*" dudaklarından bir hıçkırık koptu Taehyungun.
"Kokunu ö-öz-özledim biliyormusun? Sırf senin konunu senden uzak olduğum zamanlarda ala bilim diye senin parfümünü almıştım"dedi gülümseyerek eski anılar aklına dolarken.Ne kadarda mutluydular her zaman birlikteydiler.
"Her gün gelicem miniğim *hıck* sen karanlıktan korkarsın...seni yalnız bırakmam bırakamam*hıck* tata sözü" öptü Taehyung ıslak toprağı.
Jiminin böyle ikna olduğunu biliyordu o yüzden demişti tata sözü diye... Gerçi Jimin duyuyormuydu ondan bile emin değildi.
Yüzünde gülümseme belirdi sonra soldu yüzündeki gülümseme miniğinin kokusunu bu lanet olası toprak bastırıyordu.
Taehyung şimdi gerçeklerin peşine düşmeye gidiyordu ama akşam gelicekti miniğine söz vermişti.Taehyung uzaklaşır uzaklaşmaz ağaçların arkasında biri çıktı ve mezara yaklaştı.
Elini toprakta gezdirdi ve ağlamaya başladı.
"Jimin yerin rahatmı? Umarım Tanrı seni en güzel yerinde ağırlıyordur...melekler kıskanıyordur seni hıh" diye güldü genç.
"Jimin ben özür dilerim sana çok kaba davrandım ama yemin ederim korktum çok korktum... aynı şeyleri tekrar yaşamaktan çok korktum hele ona benzeyince deli oldum duramadım..."
"Hırsımı senden aldım özür dilerim Jimin... Biliyorum affetmiyceksin ama ben yinede özür dilemek istedim.Ama ne fark ettim biliyormusun? Sen asla onun gibi değilsin sen çok masumsun Jimin...masumdunn"
"Kokun Jimin kokunu çok özledim hiç bir şeyin olmadığım halde 3 kere sarıldığımız halde kokuna bağımlı oldum Jimin..."
"Kokunu her yerde arıyorum,seni,sesini,gülüşünü,gözlerini her yerde arıyorum ama bulamıyorum..."
"Ben seni kazanamadan kayb ettim güzelim.."
"Ben sana bağımlı oldum kavuşamadan kayb ettiğim sevgilim..." dedi büyük olan ağlayarak.
"Sevdiğim insanla ruhumun toprağa gömülmesi evrenin en kötü espirisiydi..."
BURDA BİTİRDİMM
ÇÜNKÜ FAZLA YAZARSAM BOKU ÇIKICAKTI VE TÜM DUYGUSALLIK KAÇICAKTI
UMARIM GÜZEL YAZMIŞIMDIR UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR
AĞLADIYSANIZDA O KADAR DERİN VE MANALI YAZAMADIM AĞLAMAYINN YERİM SİZİN O BONCUK GÖZLERİNİZİ
OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN ❤️❤️❤️
