4

105 9 2
                                    

iyi okumalar

***

Kutay sapık: günaydın
Kutay sapık: güzel bir gün
Kutay sapık: engeli de kaldırmışsın
07.40

Açelya: horozlar uyanmadan niye uyandın amk
11.57

Kutay sapık: istesem de uyuyamıyorum alışmışım erken kalkmaya
Kutay sapık: uyusam da saatin onikisine kadar uyumam yani
Kutay sapık: bir de çocuk bakıyorsun

Cevap vermeden sohbetten çıkarak yatağımda doğruldum ve esnedim.

Kapım tıklandığında terliklerimi giyerken konuştum "Gel Buğra."

"Hadi gidelim acıktım ben." dedi. Sabahları kahvaltı yapmaya kafeye götürüyordum fakat bu sabah bir abla gibi kendim hazırlayacaktım!

Ayağa kalkıp ellerimi belime koydum "Ablan hazırlayacak bugün!" dediğimde yüzünü buruşturdu "Emin misin?" kafamı hızlıca yukarı aşağı salladım.

"İyi o zaman." dedi ve gülümseyerek devam etti "Ben de televizyon izleyeyim." dedi.

Beraber aşağı indikten sonra ben mutfağa o oturma odasına girdi.

Mutfağımız ve oturma odamız birleşikti, mutfak amerikan mutkaftı. "Şimdi." diyerek ellerimi birleştirdim.

"Nerden başlayacağım?" dedim çatık kaşlarımla.

Buğra'ya sorarsam yapamayacağımı düşünür, Duru! Evet Duru'ya yazayım.

Telefonu elime alarak yazmaya başladım.

Açelya: Durucuğum naber
Açelya: geçen gün yüzüne kapattım kusura bakma
Açelya: şey soracaktım
Açelya: kahvaltı nasıl hazırlanır?

Duru: Dalga mı geciyon aq

Açelya: dalga denizde olur durucum

Duru: siktir git açelya

Ulan! Telefonu kilitleyerek mutfakta gözümü gezdirdim. Aklıma gelen şey ile görüldü attığım Kutay'a yazmaya başladım.

Açelya: Kutay kanka naber
Açelya: Bir şey soracağım sana

Kutay sapık: ne ara kanka olduk biz
Kutay sapık: benim neden haberim yok

Açelya: sorayım ben o zaman
Açelya: ben kahvaltı hazırlayacağım da ne yapacağımı bilmiyorum hayatımda hiç kahvaltı hazırlamadım, toplamaya yardım ediyordum sadece.

Kutay sapık: nasıl kızsın sen
Kutay sapık: 19 yaşına kadar iyi gelmişsin

Açelya: uzatma
Açelya: yardımcı olacaksan ol oyalama beni

Kutay sapık: önce çay suyu koy

Açelya: nası

Kutay sapık: demlik varya
Kutay sapık: demliğin ne olduğunu biliyorsun değil mi çay falan yapılıyor

Açelya: biliyorum aq o kadar da değil

Kutay sapık: iyi güzel
Kutay sapık: demliğin büyük olan yerine su doldur.

Demliği ocağın üstünden alarak musluğun başına getirdim ve suyu açtım.

Açelya: neresine kadar doldurayım?

Kutay sapık: ağzına kadar doldur işte

Açelya: ok

Ağzına kadar doldurduğum demliğin kulpundan tutarak ocağa getirmeye çalıştım.

Perde! /Yarı textingWhere stories live. Discover now