midnight love | taekook

36 | part 2

PART 2

Jimin bir alt katlarında stresle kolyenin mıknatısını ararken, Taekook üst katta başka bir şeyle uğraşıyordu. Evet, birbirleriyle.

Taehyung, Jungkook'un alt dudağını yavaşça emerken, üstüne bıraktığı ağırlık sebebiyle Jungkook'un yatakta geriye doğru uzanmasını sağlamıştı. Kendisi de Jungkook'un üzerinde kalıp dudaklarını ve bazen de boynunu öpmeye devam etti. Jungkook sol elini esmer çocuğun transparan üstü içine sokup, karnına yavaşça sürttükten sonra beline doğru kaydırdı. Diğer elini de kalçasına atmış, yavaşça okşamaya başlamıştı.

İkisi öpüşürken bir anda dudaklarını hafifçe ayırmış ve aynı anda inlemişlerdi. Bunun üzerine Taehyung sevgilisinin kucağında tamamen doğrulup altında yatan bedene baktı ve gülümsedi. "Jeongguk," dedi. "Bazen altımda olup beni içine aldığında acıyla ve zevkle inlerken nasıl görünürsün diye merak ediyorum."

Jungkook duyduğu şeyle yutkundu. Bi an sevgilisinin şaka yaptığını da düşündü ama hayır, Tae bunu çok ciddi bir şekilde söylemişti. Üstte olmak istiyordu.

Jungkook da aslında bunu merak etmiyor değildi ama korkuyordu. Taehyung ilk erkek sevgilisiydi ve bahsettiği şeye hiç hazır hissetmiyordu. Taehyung kendisinin altında olduğunda zevkten ağlıyor, kimi zaman daha sert olmasını bile söylüyordu ve bu gerçekten o hissin neye benzediğine dair içinde merak uyandırıyordu ama korkusuna karşı gelemiyordu. Bu yüzden ilişkileri boyunca altta olan Taehyung olmuştu. Sarışın olan hiçbir zaman bu konuda sevgilisine baskı yapmamıştı.

Şimdi bile yapmıyordu. Sadece merak ettiği bir görüntüden bahsetmişti ve susmuştu. İçten içe bunu ne kadar istese de, Jungkook istemiyorsa diretmezdi. Öyle ki şimdi de bu konunun kapanacağını ve Jungkook'un onu bir güzel becereceğini düşünmüştü fakat öyle olmadı.

Jungkook kısa bi süre daha düşündükten sonra başını aşağı yukarı salladı. "Göstermeme izin ver o zaman."

Taehyung duyduğu şeyle gülümserken şaşkınlığını da gizleyemedi.

"Aşkım eğer iste-"

"İstiyorum," dedi sözünü keserek.

Taehyung artık bunun hakkında konuşmaya bile gerek olmadığını düşünerek sevgilisine doğru eğilmiş ve dudaklarını dudaklarına bastırmıştı.

Kaç dakikaları kalmıştı ikisi de bilmiyordu ama durmak istemiyorlardı. Taehyung Jungkook'un dudaklarından ayrılıp doğruldu ve dizleri üzerinde gerileyerek sevgilisinin kucağından ayrıldı. Jungkook'un bacaklarını hafifçe havalandırıp elini kalçasına attığı gibi pantolonunu indirdi ama tamamen çıkarmadı üzerinden.

Bacakları havada sevgilisinin, pürüzsüz poposuna ve deliğine bakarken yutkundu. Jungkook, Taehyung'un bakışlarından utandığını hissetti. "Tae... Bakma şöyle," diye mırıldandı ve kolunu yüzüne atıp kendi gözlerini kapattı. Kendisi Taehyung'la her seks yaptığında ona zevkle bakıyordu fakat aynısı başına gelince utanmadan edememişti.

Taehyung kıkırdadı. "Neden aşkım? Çok güzel görünüyor."

"Hayır, sus."

"Jungkook... Gerçekten deliğini parçalamak istiyorum."

Jungkook sevgilisinin arsız cümlesi karşısında daha da utandı ama belli etmemeye çalıştı. Aslında Taehyung hep böyleydi. Düşüncelerini pat diye söylemekten asla geri durmazdı. Ne kadar arsız düşünceleri olursa olsun direkt dile getirirdi ve Jungkook onun böyle olmasını gerçekten seviyordu. Ama şu an söz konusu kendi poposu ve deliği olduğundan, utanmadan da edemiyordu... Oysa kendisi her seks yaptıklarında Taehyung'a öyle edepsiz şeyler söylüyordu ki, aynısı ona yapılsa böyle hissedeceğini tahmin edemezdi. Ayrıca Tae hiçbir zaman bu kadar utangaç olmamıştı. Aksine Jungkook'un o sözleriyle daha da yükseliyordu.