sisters

29: just married.

Onur konuklarından hikaye içinde bahsedeceğim. Sisters düğününe hoşgeldiniz.

Keyifli okumalar.

______________________

Yazar

Bu sefer kendi görüş açımla anlatacağım hikayeyi. Üzerimdeki saten lacivert elbisenin kırışmış yerlerini elimle düzelterek gelen misafirleri karşılıyordum. Asıl beklediğim kişiler farklıydı elbette. Hayır, bizim çocuklar değil. Bu yolda bana destek olan, tanımasam bile çok değer verdiğim insanlardı onlar.

Kirishima ve Jirou yanıma gelip bana sarıldı. "Sonunda şu yazar hanımı görebildik, he?" dedi Jirou. Üzerinde siyah, tek omuz askılı bir elbise vardı. "İkinizde şahane görünüyorsunuz." dedim. "Teşekkürler." diyerek yanıma geçtiler ve birlikte karşılamaya devam ettik. "Diğerleri nerede?" diye sordum fırsat bulunca. "Ochaco, Denki, Momo ve Shoto İzuku'nun yanında. Diğerleri de Katsuki'nin." Başımı salladım.

Uzaktan gördüğüm bedenle 'işte!' dedim. İlk konuğum gelmişti. Eerie, üzerindeki pembe elbise ve ayağındaki pırlantalı ayakkabı ile şahane görünüyordu. (pomcolli_v2 hoşgeldinnn) Elinde zarif, gri ve ışıltılı bir cüzdanı vardı. Kumral saçları belinin biraz üstüne kadar hafif su dalgası şeklinde iniyordu. "Hoşgeldin!" diyerek ona sarıldım. O da bana sarılıp "Hoşbuldum. Burayı bulmak biraz zor oldu." dedi. Güldüm. "Haklısın, ben bile zor buldum." Ardından içeri geçti.

Beklemeye devam ederken sıkılmıştım. Mina yanıma gelip bir şarap kadehi vermişti elime. Onun üzerinde de uzun, çapraz askılı bir abiye vardı. Beyaz ayakkabıları gözükmüyordu altından. Kıvırcık saçlarını da mora boyatmıştı. Arada tek tük inciler yapıştırılmıştı saç tellerine. O gittikten sonra uzaktan ikinci konuğum göründü. Aiko, üzerindeki mavi elbise ile çokta tatlı bir şekilde geliyordu. (Mawplie hoşgeldin askimmm) Askılarının omuz detayına ve üst taraftaki düğmelerine bayılmıştım. Altına da aynı renk kısa topuk bir ayakkabı tercih etmiş, tatlılığına tatlılık katmıştı. "Hoşgeldin aşkım!" diyerek sarıldım ona. O da bana aynı şekilde karşılık vermişti.

Kahverengi saçları kulaklarının arkasında sabitlenmişti. Bukle bukle beline kadar iniyordu. İnci küpeleri de bir hayli yakışmıştı ona. Onun hemen ardından üçüncü konuğumu da görmüştüm. Katsumi, üzerindeki kısa ve güpürlü kırmızı elbise, altında yüksek platform topuk ayakkabıları ile oldukça dikkat çekiciydi. (dynabakue sende hoşgeldin askimmm) Kızıl saçları dümdüz bir şekilde beline kadar iniyordu. "Ateş ediyorsun be kızım!" diyerek karşıladığımda gülmüştü. "Senin kadar olamaz." dedikten sonra öpücük atıp içeri geçti.

Diğer bir konuğum Ryu ise modern japon desenleri bulunan hoş bir elbise ve bileğinin üstüne uzanan su damlası şeklinde taşlarla dikkat çeken bir topuklu ayakkabı giymişti. Koyu sarı saçları zarif bir topuz yapılmış, öndeki perçemler ise kıvrık kıvrıktı. (_isimsizbirii_ hoşgeldin askimmm) "Mükemmel olmuşsun bebeğim!" diyerek onu da karşıladım. Okurlarım nasılda güzeldi ama, her birine yavşamamak için zor tutuyordum kendimi.

Deniz'de geldiğinde üstünde su yeşili, eteği yana doğru çapraz uzanan bir elbise ve ayağında inci bilek kemerli kalın topuk bir ayakkabı vardı. Sarı saçları omzunun aşağısında bitiyordu. (Denizzzz0-0000000 hoşgeldin askimmm) Onu da karşılayıp masasını gösterdikten sonra gelen kişileri karşılamaya devam etmiştim.