💎Y.E 42 İspat et Kurtoğlu💎

3.3K 212 4
                                    


Selam canlarım yeni bölüme hoşgeldiniz. Hatalarım varsa affola. Keyifli okumalar diliyorum ♥️

💎💎💎💎

Neredeyse yarım saattir üzerinde battaniye örtülü şekilde kucağımda uyuyan Elmas ile birlikte yatağın kenarında oturuyor sevdiğim, hasretinden delirecek hâle geldiğim kızın yüzünü izliyordum.
Kucağımda öylece yatıyor, arada bir dişlerini sıkarak titriyor sonra yeniden dalıyordu. Bu hâlini görmek beni deli edecek kadar üzsede elimden bir şey gelmiyor bu da beni daha fazla üzüyordu.

Elmas'ı yavaşça kaldırıp alnımı alnına yaslarken benden istediği şey yüzünden bana aciz şekilde nasıl yalvardığını yeniden hatırlayınca sanki kalbime hançerler saplandı bu kez ardarda. İşaret parmağımı boynuna bıraktığı tırnak izlerinde gezdirdim. Nasıl bir şeydi ki yaşadığı kendi canını yakmaktan bile çekinmemişti. Elmas'ı bir gün bu halde göreceğimi söyleseler hayatta inanmazdım. Ne olmuştu?
Neler yaşamış, bu hale nasıl gelmişti? Sevdiğim, öldüğünü sanarken yaşadığını öğrendiğim Elmas'ı yeniden gördüğüme sevinirken bu hâli canımı yakıyordu.

" Elmas."

Dedim geri çekilirken.

" Elmas'ım.
Sana bunu kim yaptıysa andolsun parça parça edecem onu."

Yeniden mırıldandı. Ne dediğini anlaşılıyordu. Ama hızlı nefesi ve iniltileriyle hissettiğim acıya acı ekliyordu. Yine kâbus görüyordu. Acaba soğuk kabuslarına şimdi kriz geçirdiği kabuslar mı eklenmişti.

Yeniden titremeye başladığında dişlerimi birbirine, sevdiğim kızı sıkıca sarılıp kendime bastırdım.

" Özür dilerim."

Dedim kısa saçlarını öperek.

" Özür dilerim hepsi benim suçum. O gece olanlara engel olamadım. Affet beni. Sana söz veriyorum herşeyi düzelteceğim."

Kapı tıkladığında,

" Nihayet."

Diyerek ayağa kalktım. İçeriye giren İdris ve Sefa'ydı.

" Nerdesiniz lan!? "

Sefa,

" Abi trafik yüzünden."

Derken İdris hızlı adımlarla yanıma geldi.

" Ne oldi uşak."

" Uyuşturucu krizine girdi."

" Ne?
Nasul?
Emin misun uşak? "

" Eminim. O la*et haplar için bana nasıl yalvardığını görmeliydin. Sonra da kriz geçirdi, aynı titremeleri yine oldu. Sonra da yığıldı kaldı."

" Allah, Allah! Nasul olur?
Yatağa bırak. Bi bakalum."

Diyince Elmas'ı kucağımdan yatağa bıraktım. İdris Elmas'ın yanına gelerek üzerindeki battaniyeyi açarken Sefa,

" Abi ben dışardayım."

Diyerek çıktı.

İdris, Elmas'ı göz bebeklerinden başlayarak kalp atışlarına, tansiyonuna kadar tepeden tırnağa muayene ederken endişeyle onu izliyordum. Sonunda muayene bittiğinde koluna bir damar yolu açarak önce bir kaç tüp kan aldı. Sonrada serum takıp ilaç ekledi.

" Ne verdin."

" Sakinleştirici.
Krizden sonra rahatlatıcı bir ilaç. Kan da aldım. Tahlile yollayacağım. Bakalım ne kullanıyormuş Umarım kliniğe yatacak derecede değildir."

Kliniğe yatırmak?
Düşüncesi bile damarlarımı germeye yetmişti. Ben duyduğum şey yüzünden bir kez daha hissettiğim azap ve acıyla dahada kıvranırken, elini Elmas'ın alnına koydu.

YILBAŞI ELMAS-I ( TAMAMLANDI ✔️)Where stories live. Discover now