21

121 18 35
                                    

İzuku 4. ayında

Ayaklarını koltuğun tepesine uzatmış baş aşağı duruyordu İzuku. Katsuki elindeki meyve tabağı ile gelirken doğruldu. "Hayatım ters dönecek bebek, oturma şöyle." dediğinde İzuku ofladı. "Ya ne yapayım? Canım sıkılıyor!" Katsuki dudaklarını öptü onun. "Meyvelerini ye, sonra da yürüyüşe çıkalım." Keyfi yerine gelen hamile bebeğini izleyerek gülümsedi Katsuki. Minik bir kızları olacağını öğrenmiştiler geçen gün. Hemen isim bulmaya çalıştılar. Ama hala bulamamışlardı. Bebek odası bile hazırdı, lakin hala bir ismi yoktu.

Meyvelerini yedikten sonra seke seke yukarı çıkmış, üstüne rahat ve kalın birşeyler giymişti. Kış yavaştan geliyordu, hava serindi. Hamile olduğundan daha güçsüzdü bağışıklığı. Bu yüzden biraz daha kalın giyiniyordu. "Hazırsan çıkalım?" dedi Katsuki arkasından sarılıp başındaki bereyi düzeltirken. İzuku güldü ve "Evet! Hadi gidelim! Aiko'yu giydirdin mi?" Katsuki başını salladı. Ardından odaya Aiko girmişti koşarak. "Ayye!" diye bağırıp İzuku'ya sarıldı.

Üçü birlikte evden çıkarak yürümeye başladılar. Yanlarından geçen birkaç fan hem imza hem fotoğraf istiyor, onlar da kırmıyordu ama İzuku tedirgin oluyordu. Bir fan yüzünden hamileliği ortaya çıkmıştı. Yoksa açıklamayı düşünmüyorlardı. Bu durum hep tedirgin hissetmesine sebebiyet verdiğinden Katsuki ise sürekli ona soruyordu. Onlar fotoğraf çekinirken İzuku köşede bekliyordu.

Bir saatlik yürüyüş sonrasında bir kafeye girip köşeye oturdular. İzuku'nun canı tatlı birşeyler çekmişti. Katsuki'de hemen onu pastane tarzı bir kafeye sokmuştu hemen. Tüm tatlıları masaya isterken İzuku gülmüş ve "Hayatım, dur. Ben frambuazlı cheesecake alayım." demişti. Katsuki'de kendine bir kahve söylemişti. Aiko içinse çikolatalı pasta istemişlerdi.

Küçük çocuk eğlenerek pastasını yerken kafedekilerinde dikkatini çekiyordu. Büyüdükçe tatlılaşıyordu. Şebeklikleri kimseye gıcık gelmiyordu miniğin. Her yeri çikolatalı pasta olmuştu işte. İzuku bir mendil çıkararak temizlemeye başladı her yerini. Minik bebek huysuzlanmasın diye de Katsuki onu oyalıyordu. Tabii çekildiklerinden habersizdiler.

Oradan çıkıp eve gittiklerinde üstündekileri çıkardı İzuku ve salona gitti. Telefonunu açtığında İzuku'ya gelen mesajların yarısı Denki'den, yarısı Shinso ve Todoroki'dendi. Denki bir fotoğraf atmıştı.

_____________

Yengem😘
*fotoğraf*
Bu hesabın son attığına bak
Siz izin verdiniz mi buna?

________________

İzuku hesabı X'e yazıp arattığında kafede çekilen fotoğrafları gördü. Fotoğrafın altında çeşitli yorumlar vardı. Lakin tek biri dikkatini çekmişti. 'Keşke orada olsaydım. Bıçağı saplardım göbeğine. Şu iğrençliğe bak.' Hiç kimseden korkmayan İzuku, mevzu bahis bebeğiyken korkuyordu işte. Ya şimdi takip ederlerse onu? Zarar verirlerse bebeğine?

'Bir senedir tedavi görüyormuş, bebeği olsun diye sırf! Bu çocuk kesin parasını yiyor kahramanın!'

'Durum, vaziyet iğrenç. O çocuk onlardan alınmalı!'

'Kesin çenenizi. Gayet yakışıyorlar ve eğer zarar verirseniz hapsi boylarsınız. Ondan önce sizi parçalamazsam!'

'Sizinde tek derdiniz Dynamight ile sevişmekmiş :)) Kuduruyorsunuz şu halinize bakın:D'

'İzuku'ya hamilelik çok yakismisssss!!!!'

Yorumları okurken bir ağlıyor bir gülüyordu. Katsuki elindeki meyve suyu bardağını bırakıp İzuku'ya baktı. Akan gözyaşlarını sildi. "Neden ağlıyorsun!?" İzuku eşine sarıldı. "Bizi öldürmek istiyorlar Katsuki! Yorumlar çok iğrenç!" Katsuki saçlarına bir öpücük bıraktı ve telefonu eline aldı. Yorumları kontrol etti. Ardından "Sen şimdi telefonu bırak meyve suyunu iç. Bende bir tuvalete gidip geleyim. Tamam mı?" İzuku başını salladı ve bardağı alıp bir yudum içti.

Katsuki tuvaletten gelince "Twitter'dan benim hesaba bir baksana." dedi. Gülüyordu. "Tamam." dedi İzuku ve telefonu eline aldı. Upuzun bir tweet gördü. Altında da bugün çektiği bir fotoğraf vardı. İkisi el eleydi, Aiko ikisinin ortasında gülüyordu. Hepsi mutluydu.

'Bizden habersiz fotoğraf çeken herkese dava açacağım ve kazanacağımdan emin olabilirsiniz. Bu yüzden hemen o fotoğrafları kaldırın. Hatta dur, kötü yorum yapan herkesi de dava edeceğim. Fotoğrafa dikkatli bakın. Aiko çok mutlu, huzurlu. İkimizi de çok seviyor. Anne diyor İzuku'ya. Doğmadan önce bile vardı hayatında, annesi ve babası onun arkadaşıydı. Eşim, İzuku ise kötülerin planını durdurmaya bize yardım etti. Çok büyük yardımı dokundu.'

'O da bir kahraman sayılır. Birçok insanı ameliyatlarla kurtardı o. Bu genç yaşına rağmen çok başarılı bir cerrahtı. Sırf Aiko eksik hissetmesin diye bıraktı mesleğini. Birçok fedakarlık yaptı, birçok zorluk çekti. Kıçınızı devirdiğiniz yerden bu çocuğa hakaret edemezsiniz, ölümle tehdit edemezsiniz! Öylesine yaşayıp gidiyorsunuz ama bu çocuk bir kahraman. Hem sizin, hem benim kahramanım. Beni mutlu bir adam ve baba yaptı. Kıskanacağınıza ona teşekkür edin. İğrenmek yerine sevmeyi bilin. Nankörsünüz.'

İzuku ağlamaya başladı. Onu çok seviyordu, Aiko'yu çok seviyordu, doğacak çocuklarını çok seviyordu. Yerinden kalkıp ona sarıldı. "Seni seviyorum, seni seviyorum, seni çok seviyorum!" Katsuki güldü ve ellerini beline attı. Fazla sıkmadan sarıldı. "Bende seni çok seviyorum. Bir daha onlar için, onlar yüzünden ağlama. Kendini üzme. Sana hiç birşey yapamazlar çünkü ben senin yanındayım." Saçlarına bir öpücük kondurdu. "Tamam mı?"

"Tamam."

_____________________

Keşke yazdığım ilişkileri manifestlemiş olsam bxksbfkdnf kendi yazdığım karakterlerin ilişkilerini kıskanıyorum ya bxkdhfkdhfkd

Neyseee

Umarım bölümü beğenmişsinizdir aşklarım. Okuduğunuz, yorum yaptığınız ve oy verdiğiniz için teşekkür ederim. Sizleri çok ama çoooookkkk seviyorum, öptümmm 😘😍

doktor civanımWhere stories live. Discover now