3.bölüm

16 8 0
                                    

Devamsızlığım arttıkça artıyordu, derslerime odaklanmam lazımdı, artık okumam son çare olmuştu.

O cadı kadının verdiği işler olmasa dersime düzgünce çalışabilirdim. Açıkçası arada onu boğmak istiyordum ama zamanla ona uyum sağlamak bana mantıklı gelmeye başladı. Okuyup ondan kurtulmayı hedefledim.

Polis olmayı çok istiyorum benim gibi çukurun içince batan insanları oradan çıkarmam gerekiyor

Peki beni kim o çukurun içinde çıkaracaktı?
...

Eve yavaş adımlarla yürümeye başladım saçımı toplayarak kapıyı açtım. Fakat evde başka birileri daha vardı.

"yaa yeter biri görücek".

"deli misin kızım bu evde kim görecek. Hem görürlerse görsünler kimin umrunda seviyorum lan seni!.

Açtığımın kapayıp sessizce kapattım. O pis gülüşleri aklımdan çıkmadı boşa orospu demiyordum. Ben her zaman haklıydım kaç kere yakaladım haberi yok.

Her hafta başka adamla olması ve farklı adamlar olmasına rağmen hepsinin aynı sözleri demesi kadar saçma bişey yoktu. Klasik erkek işte ne beklersin.

Bazen kendime kızıyorum ne işin var bu evde kaç kurtul.
Bazende diyorum ki bir gün her şey değişecek ve aileme ne olduğunu öğreniceğim.
O gün gelene kadar sabretmem gerek.

Her zaman ki gittiğim parkta bekliyorum. Eve yakın rahat bir park tam benlik bir ortam sessiz ve sakin. Bir saat durup eve tekrar geliyorum. O zamana kadar işleri bitmiş oluyordu.

Yavaşça ayağı kalktım ve kendi kendime
"sanırım eve gitme vakti geldi " yavaş adımlar atarak yürümeye başladım.

yürümeye devam ediyordum hafifçe etrafa baktığımda herşeyin durduğunu farkettim. 10 saniye falan durmadan tekrardan kımıldadı.

Ne olduğunu anlamadan
"aman yine deliliğim tuttu sanırım " hiç bişey olmamış gibi eve geldim.
Geldiğimde yerde iç çamaşırı duruyordu

İç sesim :(bitmedi mi yaa uff çıldırcam bu kadar uzun seks mi olur orospu)

Geldiğimi belli etmek için
"ben geldim odama çıkıyorum üstümü değiştirip temizlik yapacağım".

Cevap gelmedi.

Tekrardan seslendim
"yemek yedin mi?"

Sessizce kapının dibine girdim bu sefer seslenmek yerine kapıya vurmayı denedim yine ses vermedi.
Sesli bir şekilde
"sanırım evde yok, ohh azıcık ders çalışıyım
a-ama iç çamaşırlari niye ortalıkta üstelik benden sakladığı halde."

Hafifçe kapıyı açtım aralıktan baktığım da tekrar hayatımın şokunu yaşadım. Üvey annem kanlar içinde duruyordu.

Korkudan elim ayağım titredi koşarak telefonu aldım ve 112 aradım.
"yetişin lütfen üvey annem evde kanlar içinde yatıyor"

...

Zamansız Buluş Donde viven las historias. Descúbrelo ahora