Kanlı Sokaklar

26. Bölüm 🔪

"Son 7 mi?"

Birce kaşlarını çatarak sesli düşündüğünde hepimizin aklında aynı soru vardı.

"Gün mü? Saat mi? Cinayet mi?" diye mırıldandım. "Ya da başka bir şey mi?"

Göktuğ burun kemerini sıkarak nefesini verdiğinde "Bence cinayet." dedi. "Son yedi kişi kaldı, sonra her şey son bulacak. Biz onu bulmayacağız, o bizi bulacak."

"Oyun bitiyor." diye mırıldandım ağzımın içinde. "Kazanmaktan sıkıldı, oyun bitecek."

"Yedi cinayet yedi gün demek." dedi Kaan boğazını temizleyerek. "Tam bir hafta sonra her şey bitecek. Ve bu bizim başarımız olmayacak. Liderin bize verdiği yönergelerle savrulacağız."

Gözlerimi kapatıp öfkeyle nefesimi verdim. "Farkında mısınız?" dedim konuyu değiştirerek. "Her şey gözümüzün önündeymiş, dedikleri gibi. Günlerimizi geçirdiğimiz ofisin hemen yanındalarmış. Nefesleri her zaman ensemizdeydi." öfkeden titrediğini fark ettim "Neden kimse bununla ilgilenmiyor?"

"Boş versene." dedi Birce alaylı bakışlarını savcıların üzerinde gezdirirken. Gözlerimle onlardan şüphelendiğimizi söylememesi için adeta yalvardığımda Birce omuz silkti, Yasmin ise dayanamayıp gri bakışlarını bize çevirdi.

"Anlamadığımızı mı sanıyorsunuz?" dedi kollarını önünde bağlayarak. Kaşlarımı kaldırdığımda Birce'nin koyu renk üstten bakışları Yasmin'e odaklanmıştı. "Bizden şüphelendiğinizi her hareketinizden anlıyoruz zaten, saklayacak bir durum yok."

Dudaklarımı birbirine bastırıp gözlerimi kaçırdığımda Yasmin'in kendinden emin bakışlarıyla bize baktığını hissediyordum.

"Madem sizden şüphelendiğimizi biliyorsunuz," dedi Birce, Yasmin'e doğru bir adım atarak. Bakışları bir Yasmin'e bir Pamir'e kayıyordu. "Neden hala davadan ayrılmadınız?"

Yasmin kaşlarını kaldırdı. "Bizden şüphelenmeniz bizim için hiçbir şey ifade etmiyor. Davaya devam edeceğiz ve başarıyla sonlandıracağız. İki tane polisin benden şüphelenmesi davadan ayrılacağım anlamına gelmiyor."

Bizi küçümsediğini hissetmemle kaşlarımı kaldırdım ama Yasmin toparladı. "Statümü her fırsatta öne sürmeyi sevmem, bu sadece sizinle ilgili. Davadan çekilen ekip ile böyle sıkıntılar yaşamıyorduk."

"Hah," diye bir ses çıktı Birce'nin dudakları arasından. "Aranızdan biri örgüt lideri olduğu için sıkıntı yaşamamanız gayet doğal." dedi gözlerini devirerek.

Göktuğ boğazını temizledi. "Bence şu an odaklanmamız gereken bu değil. Uzatmayalım."

"Ah doğru," dedi Yasmin başını omzuna yatırarak. "Elbette bu konuyu uzatmamamız gerekiyor çünkü uzatırsak davadan çekileceğiz ve bizi kullanamayacaksınız."

"Kendi adına konuş." dedi Pamir kollarını önünde bağladığında. "Ne olursa olsun davadan çekilmem, gerekirse herkes benden şüphelensin, çekilemem. Bunu ekibe yapamam." Ela bakışlarını kaçırdı. "Bunu Efsun'a yapamam."

"Bir kere arkamda dur Pamir!" dedi Yasmin sesini yükselterek. Gri renk gözleri dehşetle Pamir'e döndü. "Bir kere," ses tonunu iyice kıstı "Bir kere olsun arkamda dur." dedi dişlerini sıkarak.

"Ne zaman arkanda durmadım ben senin?" dedi Pamir kaşlarını çatarak. "Senin için kendimi kaç defa riske attım haberin var mı? Kaza olayında..." derin bir nefes verdi ve bize baktı, ardından Yasmin'e döndü. "Boş versene." dedi başını iki yana sallayarak. "Hataydı, hiç yapmamalıydım. Senin arkanda durdukça ben batıyorum. Artık sen batma diye batmaktan sıkıldım, Yasmin. Bundan sonra ben yokum."