Angelina Stark - Loki Laufeyson

24

Thor-Ahh bunu ağzımdan kaçırmasam iyiydi.

Loki-Lafı eveleyip geveleme de söyle.

Thor-Sanırım başka bir seçeneğim yok şu an.

Loki-Sabrımı sınıyorsun...

Thor-Tamam tamam. Bak şimdi. Sen Asgard'a geldiğinde Frigga hemen sende bir şeylerin değiştiğini hissetmiş. Fakat bundan zarar görebileceğin düşünmüş. O yüzden senin dünyaya dönmeni istemedi. Zaten bir süre sonra da sen ona Angelina'dan bahsedince endişesi daha çok arttı. Odin Frigga'yı uzun süre endişeli görünce ne olduğunu sormuş. Frigga da anlatmak zorunda kalmış. Daha sonra Odin Frigga'ya hak vererek senin Asgard'da kalmanın en iyi fikir olduğunu söyledi. Daha sonra Heimdall'a sana yalan söylemesini ve dünyaya dönmekten seni vazgeçirmesini istedi.
Daha sonra benden de
seni Heimdall'a gitmeye ikna etmemi istedi. Sonrasını biliyorsun zaten Heimdall'a inandın ve uzun süre Asgard'da kaldın daha sonra bizim çocukların başının dertte olduğunu duydum ve buraya geldim. Ama sen niye geldin anlamadım.  Hepsi bu.

Loki yumruğunu sıktı. Siniri yüzünden okunuyordu. Yumruğu bembeyaz olmuştu.

Thor-Hey, sen iyi misin?

Loki Thor'un sorusuna cevap vermeden kalktı.

____________________________________________

Loki-Angelina'yı göreceğim.

Steve-Bak ne diyeceğim sana tavsiyem önce Tony ile konuşman-

Loki onu dinlemeden içeri daldı.

Steve-Ah kime diyorum ki...

Loki-O nasıl?

Tony oturduğu yerden ayağa kalktı.

Tony-Bunu sormadan önce, bana kızımla ne ilişkin olduğunu anlatman daha doğru olur.

Loki-Pekala ben onun sevgilisiyim. Oldu mu? Fakat ben de öncesinde onu bu yaşta kimlik değiştirerek Paris'e gitmesini sağlayarak ve böylesine tehlikeli işlere girmesini tetikleyecek kadar ona ne yaşattığını sorabilir miyim?

Tony-Bak hakkında hiçbir şey bilmiyorsun ve buna rağmen konuşman doğru değil. Ne olursa olsun Angelina benim kızım ve ben onun babasıyım. Evet hatalarım oldu, fakat ona kendimi affettirmeye ve en azından bu yaşından sonra elimden geldiği kadar sevgi vermeye ve destek olmaya çalışacağım. Affedip affetmemek ona kalmış ancak... Görüyorum ki seninle de çok mutlu, huzurlu olamamış ki Amerika'ya geri dönmek zorunda kalmış.

Loki-Mecbur kaldım. Mecbur kalmasaydım bir dakika bile onun yanından ayrılmazdım. Onu her an korumaya ve onun için endişelenmeye hazırdım.

Tony-Peki ya ben? Onun için hiç endişelenmedim mi sanıyorsun? Annesi bana hamile olduğunu söylediğinde mutlu olmuştum fakat... Bir çocuğun sorumluluğunu alma düşüncesi mutluluğuma ağır basarak beni korkuttu. Çünkü kirli işlerim vardı, ben bir silah tüccarıydım. Babam bana hiçbir zaman gerekli ilgiyi veremedi fakat onu severdim. Biraz da onun gibi ilgisiz olmaktan korkuyordum ancak... Daha kötüsü oldum. Ama ömrüm boyunca bir an bile onu düşünmeyi bırakmadım. Uzun lafın kısası, senin anlayacağın. Ben onun babasıyım ve onu çok seviyorum. Takdir edersin ki seninle çok güzel bir geçmişimiz yok. Angelina'nın kararlarına saygı duyuyorum ancak kızım uyanana kadar yanında kalacağım ve onun güvende olduğundan emin olacağım. Şimdi lütfen bana kızımla biraz vakit tanır mısın? İzin ver de yıllardır yapamadığım babalığı şimdi yapmaya çalışayım.

Loki'den

Tony'e kızgındım. Angelina'ya bunları yaşattığı için. Fakat... Hatalı olan tek kişi Tony değildi. Tony en azından ona umut vermemişti. Fakat ben... Ona umut, sevgi, söz verdikten sonra onu terk ettim yani... Tony'i anlayabiliyorum.

Angelina'ya da kızgındım biraz bana yalan söylediği için ancak anladığım kadarıyla tüm bu kargaşadan kurtulmak için bunları yaptı. Ve bana yalan söyleyerek riske atmadı.

Tony'nin de dediği gibi onlara biraz baba kız zaman tanımaya karar verdim.

Loki-Pekala. Ben de ona karşı hata yaptım. Ancak şunu bilmeni isterim ki eğer bundan sonra Angelina'yı üzersen, ben de seni üzerim, Tony Stark.

Tony-Aynısı senin için de geçerli, Loki Laufeyson.

Alaycı bir ifadeyle sırıtıp odadan ayrıldım.

______________________________________________

2 gün sonra, sabah saatlerinde*

Angelina'dan

Yüzüme vuran tatlı güneş ışıklarıyla birazcık gözlerimi araladım. Olduğum yeri ilk önce tanıyamadım daha sonra... Olanları aşağı yukarı hatırladım.

Kalkmaya çalışacağım sırada bedenimin üstündeki ağırlığı hissettim. Birinin kafası kalkmama engel oluyordu.

Kim olduğuna baktığımda onu gördüm. Yani babamı.

Ona çok kızgın olsam da, içimdeki özlem çok büyümüştü. Özellikle Paris'te yalnız kaldığım ilk gece. Onun eksikliğini hissetmiştim.

Bu yaşıma kadar hep annemin güçlü kızı olarak büyümüştüm. Bundan sonra da öyle olacaktım. Her ağlayacak gibi olduğumda kendimi tutar, kimseye kendimi güçsüz göstermezdim.

Fakat... Bu sefer kendimi tutamadım ve ağlamaya başladım.

Eline düşen göz yaşlarından olacak ki Tony uyanmıştı.

Tony-Angelina... Sen...

Gerçekten ona söyleyecek çok şeyim vardı. Ancak o an sadece ağzımdan birkaç kelime döküldü.

Angelina-Neden beni istemedin baba? Sana ihtiyacım vardı... Sana ihtiyacım var.

Tony'nin de gözleri dolmuştu.

Onu da ilk defa bu kadar duygusal görüyordum.

Kelimeleri boğazında düğümlenmiş gibiydi. Ağzını açıp tek bir kelime edemedi.

Yatağıma oturup bana sıkıca sarıldı. Saçlarımı okşadı. Kendine bastırdı.

O kadar güzel hissetmiştim ki. Hıçkırıklı ağlayışım şiddetlenmişti. Ben de ona var gücümle sarıldım. Ancak biraz da öfkemden olacak ki onu çok fazla sıkıyordum.

Tony-Özür dilerim küçük kızım... Özür dilerim Angelina.

Birazcık duygusallaştık mı ne? Beğendiniz mi? ♡