İki hafta su gibi geçmiş, büyük maçın günü gelmişti.
Kolumdaki saatime baktığımda, mesainin bittiğini fark edip bilgisayarımı ve dosyalarımı kapatarak yerlerine yerleştirdim ve kabanımı giydim.
Son olarak telefonumu da aldığımda, Aslı kapıyı çalıp içeri girmişti. "Selam doktor hanım?" dedi gülerek.
"Hoşgeldin," dedim. "Hangi rüzgar attı seni buraya?"
"Öyle bir gelesim geldi." diyip güldü. Ben bu gülüşün sebebini çok iyi biliyordum da, neyse. "Bitti mi senin işin?"
"Bitti bitti. Sırıtıp durma yeni aşık olmuş ergen gibi." diyerek yanına gittiğimde, odadan çıkıp kapıyı kilitleyerek hastanenin çıkışına doğru ilerledik.
Otoparktaki arabamın sürücü koltuğuna oturduğumda, o da sağ koltuğa oturdu.
"Aşık olan ben değilim ama umarım sen olursun." diyerek güldüğünde, ters ters ona baktım.
Bombastic side eye.
"Tamam tamam. Kızma şoför. Bir şey demiyorum. Kızgın bir şoför her şeyden tehlikelidir." dediğinde bir şey demeden emniyet kemerimi takıp, arabayı çalıştırdım.
Maça iki saat kala Mine bize gelmiş, makyajım için malzeme seçiyordu. Aslı da onun sorularına cevap verip yardımcı olmaya çalışıyordu.
Ben mi? Ben de yatağımda yatmış Twitter'da geziyordum. Kaan Gürsoy, tweetimi yanıtladığından beri hiç tweet atmamıştı. Takip sayısı ise yalnızca bir artmıştı.
Galatasaray'ın resmi hesabını takip ediyordu.
"Bence kırmızı ruj sürsün." diyen Mine ile telefonumun ekranını kapatıp onlara bakmaya başladım. Elindeki ruju Aslı'ya gösteriyordu.
"Olabilir aslında." diyen Aslı ile göz devirdim.
"Duvak da takayım mı arkadaşlar. Malûm maça değil düğüne gidiyorum ya." dedim alayla.
"Valla ben okeyim, çok güzel olur. Oradan direkt nikah dairesine geçersiniz." diyen Mine'yi, "Bence de gayet mantıklı." diyerek destekledi Aslı.
"Yalnızca şaka yapmak istemiştim." dediğimde, ikisinin de yüzü düştü.
"Of yontulmaz bu, bak gör." dedi Mine Aslı'ya, beni işaret ederek.
"Kızım ben bu sene evleniyorum. Kuş olup uçuyorum yuvadan. Tek başına mı kalacaksın sen bu evde?" dedi Aslı.
"Bana hiç fark etmez. Belki daha iyi olur hatta." diye alayla güldüğümde Aslı kaşlarını çatmıştı. "Şaka yapıyorum. Seni çok özleyeceğim tabii ki ama yalnız da kalabilirim benim için sorun olmaz."
"Çok konuşuyorsun doktor." dedi Mine. "Yalnız sorun şu, boş konuşuyorsun."
"Tamam ya tamam. Hadi çıkın da giyineyim. Kim bilir trafik nasıldır şimdi. Yetişemeyeceğim sizin yüzünüzden maça." diyerek yataktan kalktım.
"Dışarı mı çıkalım?" dedi Mine şaşkınlıkla. "Şerafettin boşanacaksan boşan, benim nafakamı tazminatımı ver. Sen yoluna ben yoluma!"
Dediği şeye kahkaha attım. "Çok sosyal medya kullanıyorsun Mine. Biraz azalt."
"Tamam Twitter kadın. Enişte bey ile lovelandığınızda, size özel açtığım fan sayfasında seni Twitter kadın olarak anacağım."
