11. Bölüm: Araba

114 3 0
                                    


Tired - Gavin James

İyi Okumalar...


※※※

Aylin, Zemheri ile birlikte Süveyda'dan aldıkları arabayla yola çıktıklarında bulutlar sularını yeryüzüne dökmeye başlamıştı.

"Ne yapmayı planlıyorsun?" Zemheri hem araba sürüyor hem de sürekli soru sormaktan geri durmuyordu

Aylin Zemheri'nin sorusuna karşılık bıkmış bir nefes verdi. "Bu soruyu daha önce de sormamış mıydın?" Aylin şu an hiç Zemheri'nin bitmek bilmeyen sorularını cevaplama havasında değildi. Normalde yağmur yağdığında her zaman kendi içine çekiliyor, düşüncelere dalıyordu ancak bu sefer Zemheri sorularıyla maalesef buna engel oluyordu.

"Kaç defa söylemem gerekiyor, sana soru sorduğumda bana cevap vereceksin." Zemheri yola çıktıklarından bu yana yalnızca iki defa söylemişti. Bu da demek oluyordu ki Aylin, Zemheri'nin sabrını biraz daha sınayabilirdi.

"Sana Süveyda'da söyledim ne yapacağımı, daha neyi sorguluyorsun anlamıyorum?"

Zemheri gaza bastı. "Anlatmadığın detaylar var." Vardı, lakin Aylin'in bunu Zemheri'ye söyleme gibi bir niyeti de yoktu.

"Ne söylememi bekliyorsun? Anlat söyleyeyim de için rahat etsin."

Zemheri sinirlenmeye başlıyordu. Bu sinirini de gaz pedalından çıkardı.

Araba hızlandıkça Aylin'e karşı siniri azalıyordu.

Hız sınırını geçti, fakat bunu umursamadı. "Yavaşla." Dedi Aylin.
Korkmuyordu lakin Zemheri'nin sinirini bu şekilde çıkarması sağlıksızdı. "Planın ne?" dedi Zemheri, dişlerinin arasından.

"Söylediğimden fazlası değil." Sesi sakindi.

Zemheri daha çok gaza bastı. Yalan söylenmesinden ve kendisinden bir şeyler saklanmasından hoşlanmıyordu. Hele de "esir" sayılabilecek birinin kendisine karşı diklenmesi ve yalan söylemesi onu çileden çıkarıyordu. "Yalan söyleme." dedi.

Aylin çok kez yalan söylemişti, şimdi Zemheri "yalan söyleme" deyince yalan söylemeyi bırakacak değildi. Ne sanıyordu kendini?

"Önce arabayı yavaşlat, hız sınırını aştın!" Aylin söylememeyi Zemheri de öğrenmeyi kafasına koymuş aslında basit bir soru-cevabı büyütmüşlerdi.

Zemheri daha da fazla gaza yüklendi, hızı artık iki yüze dayanmak üzereydi.

Aylin derin bir soluk verdi. "Şu arabayı durdur ve şoför koltuğunu bana devret!" korkmuyordu, sinirlenmişti.

"Önce soruma cevap ver!"

"Vermiyorum!" Zemheri gaza bastı, böylece arabanın hızı iki yüze ulaştı.

Bu olay artık bilgiyi elde etmekten çıkmış, bir üstünlük savaşına dönmüştü.

"Bana cevap vereceksin! Duydun mu?"

"Sen bana emir veremezsin!"

Zemheri alayla dolu bir kahkaha attı. "Öyle bir veririm ki aklın şaşar."

Aylin'in sabrı artık tükenmişti. İki yüzle ilerleyen aracın kapısını açmak için kulpu tutup çekti. Kapı açılmadı, Zemheri kapıyı kilitlemişti. "Aç şu kapıyı!"

"Neden? Bir amekanizmaya ihtiyaç duymadan uçan ilk insan ol diye mi?"

Aylin sinirlenmişti ve sinirlendiğinde doğru düzgün düşünemiyor, mantığını geçici bir süreliğine kaybediyordu. Düzgün düşünemediğini o da fark ettiğinde gözlerini kapatıp içinden ona kadar saydı, düzenli nefes alıp verdi. Aracın camlarını döven yağmurun sesine ve dışardan duyulan cırcır böceklerinin sesine odaklanmaya çalıştı. Süveyda'nın içinde bulunduğu ormanın kıyısından gidiyorlardı.

Zekanın SavaşıTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon