'' Ensar Karadağlı. '' diyen sesle benden uzaklaşmış ama bakışlarını çekmemişti gözlerimden. Göğsümde bağladığım kollarımı çözememiştim kaskatı kalmışlardı. Kalbim delicesine bir hızla çarpıyordu.
'' Cinayete yardım ve yataklıktan tutuklusun, silah...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
- Truva Atı -
Karşılamak için bile olsa kalkmak istememiştim. Tereddütle karşımdaki adama bakıp usulca başımı sallamamla Dilan'a bakıp, '' Bir çay alırım. '' demesiyle gözlerimi devirdim. Rahat ve gevşek adamın tekiydi. Efnan neresinden hoşlanmıştı bunun anlamamıştım cidden.
'' Güzel mekân burası da, ta o zamandan hoşuma giderdi böreklerin falan. '' bacak bacak üzerine atıp dükkâna göz gezdiren haline istemsizce sinirleniyordum. Rahatsız ediyordu bu adam beni. Halinden tavrından mı yoksa bildiklerimden dolayı mıydı asla çözemiyordum.
'' Efnan anlatmıştı baya seviyorsun dükkânı, bırakamıyormuşsun buraları. '' benimle muhabbet etmeye çalışan hallerine karşı sabırla soluyup, '' Muhabbet açma çabalarını bir kenarı bıraksan da asıl mevzuumuza gelsek Barış. '' önüne çayı bırakan Dilan'a kısa bir bakış atıp, '' Aile işletmesi oldu herhalde burası da, Ensar abinin kardeşi falan da çalışmaya başlamış maşallah o kadar kazanıyor mu burası ya? '' demesiyle kaşlarım çatıldı.
'' Sana ne buranın ne kadar kazandığından, neyi sorguluyorsun sen? '' ciddiyetle karşısında ona bakmamla, '' Sinirlenme Firuze abla, ne de olsa ileride aile olacağız bende yardımcı olacağım sana elbet zamanı geldiğinde merak ettiğimden soruyorum sadece. '' gözlerim şaşkınlıkla açılıp kaşlarım çatıldı duyduklarımla.
'' Biz seninle hiçbir şey olmayacağız Barış, kardeşimin peşini bırakacaksın. '' dememle alayla gülmüştü karşımda.
'' Efnan çok üzülüyor, konuşmuşsunuz benden sonra anlattı. '' demesiyle derince nefeslendim. Kollarımı göğsümde bağladım sabırla.
'' Seviyoruz biz birbirimizi evleneceğiz inşallah, o yüzden bırakmayı düşünmüyorum kimseyi Firuze abla. '' oturduğum koltukta ona doğru uzanıp, '' Bana baksana sen, kime neyi anlatıyorsun? Derdin ne bilmiyorum Barış ama kardeşimi sana yar edecek, hayatını karartmana izin verecek değilim. Zaten Ensar'la da konuşacaksınız bugün yarın çağırır seni konuşmak için. '' Ensar'ın adını duymasıyla gözlerindeki ateşe ve yerinde huzursuzca kıpırdanmasına sebep olmuştu.
'' Benim başka söyleyecek bir şeyim yok. Efnan'la devam etmeyeceksiniz ne dedin, nasıl kandırdın bilmem ama söylediğin hiçbir şey beni ikna etmiyor. O yüzden o ayrılmasa da, sen bitireceksin bu işi. '' söylediklerimi umursamadan ayağa kalkıp ellerini cebine yerleştirdi gevşek bir gülüşle.
'' O iş öyle kolay olmayacak maalesef ayrılmayı düşünmüyorum Firuze abla. Kolay gelsin. '' cevap vermemi beklemeden çıkıp gitmesiyle sinirle soludum oturduğum yerde.
Derdi amacı neydi bilmiyordum ama Efnan'ı bu işin içinden kurtarmaktı bir an önce niyetim.
'' Efnan bununla mı berabermiş? '' Dilan'ın ağzı beş karış açık sorduğu soruyla derince oflayıp başımı salladım.
